Adnan Oktar grubundan ayrılan Oktar Babuna'nın yeğeni yaşadıklarını anlattı
Giriş Tarihi: 13.7.2018 23:39 Güncelleme Tarihi: 14.7.2018 06:36
Adnan Oktar ve grubunun kendilerini mağdur ettiğini öne süren Oktar Babuna'nın yeğeni Emre Yaşar Ertüzün ve Yılmaz Kuruca yaşadıklarını anlattı.
ANNESİ, DAYISI, 3 TEYZESİ VE KARDEŞİ GÖZALTINDA
Adnan Oktar ve grubu içinde yaklaşık 8 yıl kaldıktan sonra mağdur olarak ayrılarak şikayetçi olduğunu belirten Oktar Babuna'nın yeğeni Emre Yaşar Ertüzün, İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yapılan operasyonda annesi Fatma Ceyda Babuna Ertüzün, dayısı Oktar Babuna, teyzeleri Ayşegül Hüma Babuna, Ferhunde Eda Babuna ve Tuğba Babuna ile kardeşi Alev Babuna'nın gözaltına alındığını söyledi. Ertüzün, gruptan 2010 yılında ayrıldıktan sonra adli makamlara, emniyete ve Adnan Oktar'ın yargılandığı davalara şikayet ve ihbar dilekçeleri gönderdiğini ifade etti.
"OKTAR'IN MESİH OLDUĞU BİZE ÖĞRETİLDİ"
Grubun illegal yapısı hakkında bilgilendirmelerde bulunduğunu belirten Ertüzün, "Bu kişiyi protesto etmek için bugün de buradayım. Dayım Oktar Babuna, üç teyzem, annem ve kardeşim gözaltındalar. Babam 1998 yılında vefat etti. Bir yıl sonra dayımın kan kanseri olduğu dönemde dayımın tedavisi için yanına giden annem bu örgütün içerisine çekildi. Annem 1998 yılında döndükten sonra, ben 14 kardeşim de 11 yaşındayken bizi teyzemlerin ve dayımın telkinleri ile bu örgütün içerisine soktu. Adnan Oktar ile tanıştırıldık. Önce Oktar'ın mesih olduğunu bizlere ezberletildi. İlk senelerde yeni gelenler ilk dış halkada kalıyorlar. 2002 ve 2003 yıllarında daha da içerisine girdim ve Oktar'ın Kandilli'deki örgüt üssünde yaşamaya başladım. Örgütten ayrılana kadar 7-8 sene orada yaşadım" dedi.
6
"DEDEMİN HEDİYE ETTİĞİ 15 HAN DAİRESİ OKTAR GRUBUNA VERİLDİ"
Adnan Oktar'ın, ailelerin miraslarını alıp ana gelir kaynağı oluşturduğunu iddia eden Emre Yaşar Ertüzün, "Adnan Oktar ailelerin mirasıyla geçiniyordu. Benim babamdan kalan beş gayrimenkul, hisse senetleri ve nakit para örgütün kasasına girdi. Yine babamdan dolayı benim ve kardeşimin aldığı yetim maaşlarımız yıllarca bu örgütün kasasına aktarıldı. Dedem Prof. Dr. Cevat Babuna'nın evlatlarına hediye ettiği 15 adet han dairesi yine bu örgütün kasasına devredildi. Oradaki müritler ailelerinden 'iş kuracağız' bahanesi ile evlerini ipotek ettirip, yine onların banka kredilerini bu örgüte aktardılar ve bir çok aile bu şekilde evinden de oldu" diye konuştu.36
"DEDEM VE ANANEM BİZİ KURTARMAK İÇİN ÇOK MÜCADELE ETTİ"
Dedesi Prof.Dr. Cevat Babuna ve ananesi Semin Babuna'nın kendilerini kurtarmak için çok mücadele ettiklerini ifade eden Emre Yaşar Ertüzün, "Ben de çıktıktan sonra çok mücadele ettim. Çok ihbarlarda bulundum. Gereken her şeyi yaptık. Demek ki kısmet bugünlereymiş. Suçlar artık iyice birikti. Devletimizin artık bu örgütü çökerttiğine ve bu adamın dışarıya çıkamayacağına inanıyorum. Bu adam, Türk gençliği ve bütün Türk milleti için bir tehlikeydi. Dolandırıcılık var, şantaj var, insanları sindirme ve korkutma var. Adnan Oktar yaklaşık 10 yıldır İsrail'in üst düzey hahamları ile görüşüyor ve ilişki halinde... Bu isimler defalarca ziyarete Türkiye'ye geldiler. Bende şahit oldum. Daha sonra bu kişinin müritlerinin İsrail'e gidip İsrail Başbakanı ve üst düzey bakanlarla görüşme yaptıklarını ben biliyorum. Herhangi sıradan bir Türk vatandaşını da herhalde İsrail Başbakanı ile görüştürmezler diye düşünüyorum. Burada bir şey var demek ki... Devletimiz de bunu tespit etmiş ki, bunların şimdi hesabını verecekler" şeklinde konuştu.
"MAĞDUR EDİLEN KIZLARA ACIYORUM"
Emre Yaşar Ertüzün, annesi ve kardeşinin büyük suçlara karışmadığını bildiğini belirterek, mağdur edilen kızlara acıyorum ve onlara çok üzüldüğünü söyledi.6
"KADINLARI CAZİBELİ GÖSTEREREK TARAFTAR TOPLAMAYA ÇALIŞTI
Ertüzün, suçlular için adaletin gereği neyse o yapılacağını belirterek, "Adnan Oktar'ın programlarını da kimse izlemeyeceği için bu kadınları böyle cazibeli göstererek açık saçık olarak kullandı ve kendisine taraftar toplamaya çalıştı. Ben orada olduğum dönemde bu adamın, bu işlerle sorunu olan bir müridine şantaj kasetleri çektirdiğini biliyorum. Bunu bizzat ikisinin konuşmasından da duydum. Kaseti görmedim ama konuşmalarına şahidim. Yani bunu yaptığını biliyorum. Bu operasyonda emeği geçen tüm emniyet personeline çok candan teşekkür ediyorum. Umarım artık bu tip yapılara göz açtırılmaz" diye konuşmasını tamamladı.
"13 YILDA, KADINLARIN İSTİSMAR EDİLMESİNİ GÖRDÜM"
Adnan Oktar grubunda 13 yıl bulunduktan sonra ayrıldığının belirten Yılmaz Kuruca ise, "Grup seks ve kadınların istismar edilmelerini gözümle gördüm. Çocuk tecavüzleriyle ilgili ben şahit olmadım fakat bu konuyla ilgili mağdurlar ve şikayetçiler var. Oktar, Yahudilik ve masonluk üzerine yazdığı kitaplarla popüler olup, belli bir kitleye sahip oldu. Biz de İslami kimliğinden etkilenerek İslam'ı yaşamak için bunların arasına katıldık. Daha sonra kadınların açılmalarıyla, İsrailli kişilerle irtibatlarını görmem üzerine ayrılma kararı aldım. 13 yıl boyunca edinmiş olduğum tüm mal varlığımı örgüte aktardım. Ailemden kalan mirası da onlara aktardım" dedi.
"ÖRGÜTTE HİYEARŞİK BİR YAPI VAR"
Yılmaz Kuruca, Adnan Oktar ve grubu içinde bir hiyerarşik yapı olduğunu ifade ederek, "Kaset şantajı 1999 yılında yapılan operasyonda daha fazla gündeme gelmişti. Mutlaka bir arşiv tutuluyordur, fakat bu arşiv şu anda bulunamaz. Bu örgüt kendilerine yapılacak operasyonu 1-1.5 ay öncesinden basın bildirileriyle yayınladı" diye konuştu.
'Pisi'kopatlık
Adnan Oktar Suç Örgütü’ne yönelik soruşturma derinleştirildi. Çetede “Kedicikler” olarak bilinen kadınlar ise gözaltında her şeyi itiraf etti: Kadınlar ‘evlilik vaadiyle’ tuzağa düşürülürdü. Erkek çete üyeleri ise örgüte kazandırdıkları para ve kadın sayılarına göre terfi alırdı...
İstanbul Emniyeti tarafından Adnan Oktar Suç Örgütü'ne yönelik operasyonda 192 kişi gözaltına alındı. 43 şüphelinin daha arandığı açıklandı. Adnan Oktar (62) ile birlikte zanlıların ilk ifadeleri de ortaya çıktı. Oktar, ilk sözlü ifadesinde "Deli değilim. 60'a yakın 'Akıl sağlığı yerindedir' raporum var" dedi. Çete üyeleri de ifadelerinde Oktar için "Deli değildir. Akıl sağlığı yerinde" diye konuştu. Soruşturma kapsamında kadın çete üyeleri birer birer itirafçı oluyor. İşte "Kedicik"lerin itirafları:
İŞKENCE GÖRDÜLER
İLK aşamada kendilerini temiz ve ahlaklı olarak tanıtan, ikna kabiliyeti ve eğitimi yüksek, zengin ve genç erkek örgüt üyeleri, kadınlarla lüks mekanlarda tanıştı. Kadınlara Adnan Oktar ile tanışma, yüklü para kazancı, televizyona çıkma ve şöhret gibi vaatlerde bulunuldu. "Turnike Sistemi" çerçevesinde cinsel ilişkiye zorlandılar.
İTİRAFÇI kadınlar, örgütte "Bacılar Grubu" olarak adlandırılan ve Oktar'a doğrudan bağlı olan kadınlardan oluşan kategoride yer alıyordu. Bunlar erkek üyelerle zorla ilişkiye sokuldular. Gizli fotoğrafları ve videoları çekildi. Şantaja maruz kaldılar.
ŞANTAJLAR karşılığı örgüte para ve eleman temini yapmak zorunda kaldılar. Karşı koyanların saçı kesildi, darp edildiler. İşkence gördüler.
TUZAĞA düşürülen genç kızlara "cariye" gözüyle bakılıyor, zengin kadınların ise mal varlıkları şantaj yoluyla örgüte aktarılıyordu. Kadınlar örgütün hiyerarşik yapısında sınıflara ayrılmıştı. En üst sınıf, Oktar'a doğrudan bağlı olan "İmam Bacılar Grubu"ydu. Oktar'a sınırsız itaate zorlandılar.
KADINLARI "Evlenmek istiyorum" diyerek ve lüks yaşam vaatleri ile tuzağa düşüren erkek çete üyeleri, örgüte kazandırdıkları para ve kadın çete üyesi sayılarına göre terfi aldı. Bu arada Oktar'ın villasında yakalanan bazı kadınlar ailelerine gözaltında oldukları bilgisinin verilmesini istemedi.
MİLYAR EVLADI OLSA FEDA EDECEKMİŞ
Gözaltına alınan Adnan Oktar'a destek veren bir grup emniyet müdürlüğü önünde açıklama yaptı. Oktar'ın hiçbir suça karışmadığını ileri süren kalabalık, taciz iddiaları, casusluk ve diğer suçların da iftira olduğunu belirtti. Çocukları Adnan Oktar'a yapılan operasyonda gözaltına alınan Nursel Tekin "Milyar tane evladım olsa, milyarını ve kendi canımı Adnan Oktar ve arkadaşlarının yoluna feda ederim" diye konuştu.
Gizem Daşer, Adnan Oktar'a İngiliz derin devletinin operasyon yaptığını iddia etti.
BENİMLE DE UĞRAŞTILAR
İşadamı Cefi Kamhi'nin kızı Lara Kamhi, 12 yıl önce Adnan Oktar ve çetesinin kendisiyle uğraştığını belirten bir açıklama yaptı: "Şimdi kedicik diye gülüyoruz ama 12 sene evvel, ben daha 19'um. Az uğraşmadı Adnan Hocacılar benimle. Yıllar sonra kedicik halini görüp şok olduğum, Bilgi Müzik'ten gayet 'nitelikli' sandığım bir kişiyle buluşup kaçırılmaktan 5 dakikayla kurtuldum."
GÖZALTINDA İLK GÖRÜNTÜ
Adnan Oktar ve ekibine yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan örgütün kilit ismi Oktar Babuna ilk kez görüntülendi. Babuna, Bayrampaşa Devlet Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildi.
Adnan Oktar'a destek eylemi
Gözaltına alınan Adnan Oktar'a destek veren bir grup, Emniyet Müdürlüğü önünde açıklama yaptı.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube ekiplerinin Adnan Oktar ve grubuna yönelik önceki gün yaptığı operasyon kapsamında 179 kişiyi gözaltına almıştı. Oktar'ın da aralarında bulunduğu şüphelileri destekleyen bazı kişiler Vatan Caddesi'nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü karşısında toplanarak açıklama yaptı.
"O SİLAHLAR GÜVENLİKÇİ ARKADAŞLARIN RUHSATLI SİLAHLARI"
Yaklaşık 20 yıldır Adnan Oktar'ı tanıdığını, kitaplarını okuduğunu ve iki çocuğunun Oktar'ın öğrencisi olduğunu belirten Osman Yazaroğlu, "Bu arkadaşların herhangi birisi hiçbir suça bulaşmamıştır. Bunlar tamamen atılan bir iftiradan ibarettir. Sonuçlar yargılama süresinde ortaya çıkacaktır. Evde bulunan silahlarla ilgili spekülasyon yapılıyor. Bu silahlar Adnan Oktar'ın malikanesinde ve evinde güvenlik hizmeti veren birkaç arkadaşın ruhsatlı silahlarıdır. Bunlar devletin verdiği ruhsatlı silahlardır. Bu haberlerle bir algı operasyonu oluşturulmak isteniyor. Bunun dooğru olmadığını söylüyoruz" dedi.
"MİLYAR TANE EVLADIM OLSA FEDA OLSUN"
Nursel Tekin ise, "Milyar tane evladım olsa, milyarını ve kendi canımı Adnan Oktar ve arkadaşlarının yoluna feda ederim" diye konuştu.
"İNGİLİZ DERİN DEVLETİNİN OYUNU"
6 yıldır Adnan Oktar'ı tanıdığını ve 3 yıldır da programlara çıktığını belirten Gizem Daşer ise, "Bu zamana kadar ortaya atılan taciz iddiaları tamamen iftiradır. Bütün erkek ve kız kardeşlerimize kardeşi gibi bakar, kardeşi gibi herşeyden sakınır. Bunlar hep İngiliz derin devletinin oyunu ve inşallah bu oyun bozulacak" şeklinde konuştu.
..Adnan Oktar Azerbaycan basınında
İstanbul Emniyetinin Adnan Oktar'a yönelik gerçekleştirdiği operasyonda gözaltılar devam ederken, konu uluslararası basında da karşılığını buldu. Onlardan biri de Azerbaycan basını oldu.
Adnan Oktar gurubuna yönelik olarak başlatılan operasyonda ikinci gün geride kaldı. Aralarında Adnan Oktar ve başkedicik Didem Ürer'in de bulunduğu gözaltına alınanlar için sorgulama işlemleri sürüyor.
Konu İsrail'den ABD'ye İngiltere'ye kadar her yerde yankılanırken Azerbaycan basını da Oktar'ın gözaltına alınmasını haberleştirdi.
"KEDİCİKLER HAREMİNİN SAHİBİ"
Azerbaycan BBC'de yayınlanan bir haberde Adnan Oktar'ın gözaltına alınması ve hayatına ilişkin detaylar paylaşıldı. Oktar haberin içeriğinde "Kedicik hareminin sahibi" olarak tanıtıldı.
YORUMLAR