'Terör örgütü kendini feshetmeli!' Cumhurbaşkanı Erdoğan: Önümüze terörü bitirmek için fırsat penceresi açıldı
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Diyarbakır 8. Olağan İl Kongresi'nde açıklamalarda bulundu. Açıklamasında, "Neredeyse yarım asırdır bu millete nice acılar yaşatan, evlatlarından ayıran, bu milletin geleceğini karartan emperyalist oyunun son halkasını da Allah'ın izniyle bozma aşamasındayız." diyen Başkan Erdoğan, "Küçük çıkarlar uğruna bu tür ihanet projelerine payandalık edenlerin sonu hüsran olacaktır." ifadelerini kullandı.
Başkan Erdoğan'dan Diyarbakır'dan uyardı: Terör örgütü kendini feshetmeli!
Giriş Tarihi: 11.01.2025 15:10 Son Güncelleme: 11.01.2025 16:55
Başkan Erdoğan: Emperyalist oyunu bozma aşamasındayız
'Terör örgütü kendini feshetmeli!' Cumhurbaşkanı Erdoğan: Önümüze terörü bitirmek için fırsat penceresi açıldı
Başkan Erdoğan: Emperyalist oyunu bozma aşamasındayız
Başkan Erdoğan'dan Diyarbakır'dan terörsüz Türkiye mesajı: Terör örgütü kendisini feshetmeli
Türkiye tarihi günlerden geçiyor...
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın "İç cepheyi güçlendirelim" vurgusuyla başlayan "terörsüz Türkiye" adımları MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin sürpriz bir şekilde terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'a "Çık PKK'yı lağvet" çağrısıyla farklı bir boyuta evrildi.
DEM Parti heyeti İmralı'da teröristbaşı Abdullah Öcalan ile görüştü ardından TBMM'de partileri ziyaret ederek bilgilendirme yaptı.
TARİHİ GÜNLER KRİTİK NOKTA: BAŞKAN ERDOĞAN DİYARBAKIR'DA KONUŞTU
Bu gelişmelerin gölgesinde Başkan Recep Tayyip Erdoğan bugün Diyarbakır'a gitti.
AK Parti Diyarbakır 8. Olağan İl Kongresi'ne katılan Başkan Erdoğan'ın burada tarihi mesajlar verdi.
Erdoğan, Seyrantepe Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Diyarbakır 8. Olağan İl Kongresi'ne katıldı.
Burada konuşan Erdoğan, "Dicle ana seni gülden doğurmuş. Nergiz, kekik ve sümbülden doğurmuş. Ey Diyarbakır, seni bu toprak incelikten ve gönülden doğurmuş." sözleriyle Diyarbakır'ın tüm ilçelerini, mahallelerini ve hanelerini selamladı.
"Diyarbakır'ın huzuru unutmayın, Türkiye'nin huzurudur. Diyarbakır'ın refahı, unutmayın Türkiye'nin refahıdır. Diyarbakır'ın kaderi Türkiye'nin kaderidir." diyen Erdoğan, Diyarbakır'ın Türkiye'de en çok sahabeye ev sahipliği yapan, ortak medeniyetin mirası ve İslam'ın mührü bir şehir olduğunu belirtti.
Bu şehrin, tarihi boyunca her şeyden çok birlikte yaşama hukukuna kundak olduğunu dostun da düşmanın da çok iyi bildiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bizim kardeşliğimiz, İslam kardeşliğidir. Bizim kardeşliğimiz, kader kardeşliğidir. Bizim kardeşliğimiz, orduları Diyarbakır'ı fetheden, dönemin gavurlarına karşı gaza eden adalet timsali Hazreti Ömer kardeşliğidir. Bizim yoldaşlığımız Hazreti Ebubekir yoldaşlığı, gönüldaşlığımız Hazreti Ali gönüldaşlığıdır. Bizim cömertliğimiz ve konuk severliğimiz, Hazreti Osman misalidir. Bizim kardeşliğimiz, daha dün işgalcileri denize dökerken omuz omuza mücadele ettiğimiz istiklal ve istikbal kardeşliğidir. Dicle ve Fırat nasıl tabii ve tazeyse bizim kardeşliğimiz de bu ırmakları kıskandıracak tazelikte ve güzelliktedir. Bizim kardeşliğimiz, Diyarbakır surlarından daha muhkem, daha sağlam, daha aşınmaz ve daha görkemlidir."Erdoğan, Sahabelerden, Selçuklulardan, Artuklulardan, Eyyubilerden, Akkoyunlulardan, Osmanlılardan izler taşıyan Diyarbakır'ın her bir ferdinin, bu kadim medeniyetin asli mirasçısı olduğunu ve bu bölgede halk müziği en zengin olan yerin Diyarbakır olduğunu kaydetti.
Başkan Erdoğan, Diyarbakır Havalimanında yöresel kıyafetli çocuklar tarafından karşılandı
"BU TOPRAKLARDA KARDEŞLİĞİN ALTINI OYMAK İÇİN TÜRLÜ OYUNLAR ÇEVİRİYORLARDI"
Erdoğan, "Müşterek hayatımızı, müşterek duygularımızı anlatan Diyarbakır türküleri tek başına nasıl bir millet olduğumuzu dünyaya göstermeye yeter. Ne diyor o güzel Diyarbakır türküsünde, 'Bahçede yeşil çınar, boyu boyuma uyar. Ben seni gizli sevdim, bilmedim alem duyar.' Biz, sizi gizli değil hep aleni sevdik, açıktan sevdik. Sadece sevmekle kalmadık, yatırımlardan hak ve özgürlüklere kadar her alanda eşi benzeri görülmemiş hizmetlere, eserlere kavuşturduk." diye konuştu.
"Böyle bir aşkla Diyarbakır'a hizmet ederken birileri ne yapıyordu?" diye soran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İdeolojilerine uygun suni bir tarih icat etmeye çalışıyorlardı. Milletimizi inancından ve kültüründen uzaklaştırma peşinde koşuyorlardı. Mayası Müslümanlıkla yoğrulan yurdu bölmek için uğraşıyorlardı. Bu topraklarda kardeşliğin altını oymak için türlü oyunlar çeviriyorlardı. Bu gayretlerinin gerisindeki sinsi niyetleri gayet iyi biliyoruz. Kim desteklerse desteklesin, küçük çıkarlar uğruna bu tür ihanet projelerine payandalık edenlerin sonu hüsran olacaktır. Selahaddin Eyyubi'nin gaza arkadaşlarını, emperyalist emellerine alet etmeye çalışanlar hepimizin ortak hasmıdır. Varsın eli kanlı katiller tefrika marşlarıyla ihanetlerini örtmeye çalışsın. Biz Diyarbakır'la yürekten kopup gelen kardeşlik türkülerimizi söylemeye devam edeceğiz. Gençler, milletimizin birliğini, vatanımızın bütünlüğünü, devletimizin ebet müddet gücünü, Ahmed Arif'in ifadesiyle 'Bu yılanlara, bu çıyanlara yedirmeyeceğiz.' Neredeyse yarım asırdır bu millete, nice acılar yaşatan evlatlarından ayıran, bu milletin geleceğini karartan emperyalist oyunun son halkasını da Allah'ın izniyle bozma aşamasındayız."
Bölgede yaşanan her hadisenin, oynanan yıkıcı oyunun, sergilenen alçak senaryonun gerçek yüzünü biraz daha açığa çıkardığına işaret eden Erdoğan, "Bizi birbirimize düşürmek isteyenlerin, süslü ve yaldızlı kavramlarla örtmeye çalıştıkları sinsi niyetleri ortaya dökülmektedir. Yine bir Diyarbakır türküsünün sözleriyle ifade edecek olursak. 'Diyarbakır etrafında bağlar var. Fitil işler yüreğimde yara var. Sen gidersen benim başka kimim var? İsterem ki bir gün evvel gelesen.' Evet, bizim birbirimizden başka kimimiz var? Soruyorum size, iyi günümüzde sevincimizi, kötü günümüzde üzüntümüzü paylaşacağımız, beraber gülüp beraber ağlayacağımız kimimiz var?" şeklinde konuştu.
Hayatın her alanında etle tırnak gibi birbirine geçmiş insanları ayırmaya kalkmanın zulmün en büyüğü olduğunu ifade eden Erdoğan, birliği ve beraberliği güçlendirmenin, hayalleri ve hedefleri aynı vizyon etrafında bütünleştirmenin önemini vurguladı.
Erdoğan, "Bizi birbirimizden ayırmak isteyenlerin gayesi ne size, ne bize iyilik etmek değil kendi köhne düzenlerini sürdürebilecekleri bir ortam oluşturmaktır. İşte bunun için yaşadığımız toprakları ortak vatanımız yapan 1000 yıllık hamuru kim bozmaya, kim zehirlemeye kalkarsa karşısına hep beraber biz dikileceğiz." diye konuştu.
Cumhuriyetin kuruluş sürecine işaret eden Erdoğan, "Şimdi de omuz omuza verecek Türkiye Yüzyılı'nı birlikte inşa edeceğiz. Nasıl Cumhuriyet tarihi boyunca tek parti faşizminden darbelere kadar nice badirelere birlikte göğüs germişsek, demokrasi ve kalkınma tırmanışını da birlikte yapacağız. Unutmayınız, tıpkı 81 vilayetimizin her biri gibi Diyarbakırsız bir Türkiye yetim kalır. Tıpkı 783 bin kilometrekare vatan toprağının her karışı gibi, Türkiye'siz bir Diyarbakır öksüz kalır. " ifadelerini kullandı.
"DOĞRUSUYLA VE YANLIŞIYLA TARİHİMİZİN BİR PARÇASI OLARAK KAYITLARDAKİ YERİNİ ALMIŞTIR"
Başkan Erdoğan, "Son 1,5 asırdır, bilhassa da son yarım asırdır yaşadığımız sancılara artık 'dur' deme vaktidir. Artık yeni şeyler söyleme vaktidir. Türkiye'nin uzunca bir geçmişe sahip terörle mücadele serencamı doğrusuyla ve yanlışıyla tarihimizin bir parçası olarak kayıtlardaki yerini almıştır." şeklinde konuştu.
40 yılı aşan uzun mücadele sürecinde güvenlik güçlerinden, kamu görevlilerine ve masum vatandaşlara kadar binlerce şehit verildiğini vurgulayan Erdoğan, şehitlerin aziz hatıralarının ilelebet kalplerde yaşayacağını söyledi.
Başkan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Attığımız her adımın şehitlerimizin canları pahasına bize emanet ettikleri ülkemizin geleceğini güvence altına alma gayesi taşıdığından kimsenin şüphesi olmasın. Tabii bunun yanında terör örgütü tarafından gasbedilerek ve kandırılarak dağa çıkartılan bölge insanımızın 10 binlerce evladı hayatını kaybetti. Bölücü örgütün zorla dağa çıkarttığı evlatlarına tam 5 yıldır kavuşma mücadelesi veren Diyarbakır annelerinin acılarını da çok iyi biliyoruz. Aynı şekilde milyonlarca insanımız, köyünden, evinden ayrılıp başka şehirlere gitmek zorunda kaldı.
"TERÖR ÖRGÜTÜ ÇOK CİDDİ KAN VE GÜÇ KAYBINA UĞRADI"
Erdoğan, "Sadece elimizi değil tüm gövdemizi taşın altına koymaktan çekinmedik. Ancak karşımızdaki yapı bu ülkenin ve bu milletin değil, bölgesel ve küresel güçlerin sesine kulak verdiği için bu çabalar hedefine ulaşamadı." ifadesini kullandı.
Kendilerinin devlet, hükümet ve siyasi irade olarak yapılması gerekenlerin hepsini fazlasıyla yaptıklarını aktaran Erdoğan, "Maalesef bu iyi niyetli çabamızın cevabını kimi ilçelerimizdeki mahallelere kazılan çukurlarla ve oradaki insanımıza sıkılan kurşunlarla aldık. Bizler elbette o hainlerin hepsini kazdıkları çukurlara gömdük. Ancak tarihi bir fırsatın heba edilmesine engel olamadık." dedi.
Terörle mücadeledeki tavizsiz çalışmalar sayesinde terör örgütünün Türkiye sınırları içinde eylem yapamaz hale geldiğini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Diğer ülkelerdeki terör unsurlarını da önemli ölçüde sınırlarımızdan uzaklaştırdık. Terörü kaynağında bertaraf etme stratejimizle terör örgütü çok ciddi kan ve güç kaybına uğradı. Suriye'de 8 Aralık'ta yaşanan devrimle birlikte örgütün bölgesel hevesleri de kursaklarında kaldı. Sırtını kime yaslarsa yaslasın artık hiçbir terör örgütü Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin karşısında herhangi bir şansı olmadığını gördüğünüz gibi biliyor. Tabii biz meseleye kalıcı çözüm bulma arayışımızdan da vazgeçmedik. Siyasetimizde ve bölgemizde yaşanan kritik bazı değişiklikler sonrasında terör belasını bitirmek için ülkemizin önüne yeni ve önemli bir fırsat penceresi daha açılmıştır. Bunun heba ve heder edilmesini doğru bulmuyoruz.
Son dönemde gerçekleşen çalışmaların tek bir amacı vardır. Terör örgütünün kendini feshetmesi, silahların kayıtsız şartsız teslim edilmesi, örgütün siyaset üzerindeki vesayetinin tamamen kaldırılması, bölücü örgütün baskısı dolayısıyla bir Türkiye partisi olma vasfını kazanamayan siyasi yapıya bu yönde kendini geliştirme fırsatı verilmesi, bölgemizde artan çatışmalar karşısında iç cephemizin güçlendirilmesi, ez cümle yarım asırlık bölücü terör parantezinin kapatılması tüm boyutları ve unsurlarıyla ebediyen tarihe gömülmesidir. Altını çizerek ifade etmek istiyorum ki bu sadece ve sadece büyük ve güçlü Türkiye hedefinin önündeki en son engellerden birinin devreden çıkartılmasıdır. Bu Kürt kardeşlerimizle ilgili bir konuda değildir. Sadece terör örgütünün tasfiye edilmesiyle sınırlı bir husustur. Son 22 yılda gerçekleşen pek çok reformla, sessiz devrimlerle ülkemizin asırlık sorunları birer birer ortadan kaldırılmıştır."