28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar….
28 Şubat'ın Türkiye'ye maliyeti tam 291 milyar dolar! Türkiye 28 Şubat ile birlikte ilk defa 'Postmodern darbe' ile de tanıştı. '1000 yıl sürecek' dedikleri bu alçak girişim, ağır siyasi ve insani tahribatının yanında Türkiye'ye tam 291 milyar dolar kaybettirdi. O dönemde kendilerini '5'li Çete' olarak adlandırdıkları bilinen TOBB, Türk-İş, TİSK, DİSK ve TESK ülke ekonomisinin tekerine çomak sokmakla meşguldü.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Giriş Tarihi: 28.02.2019 07:04Güncelleme Tarihi: 28.02.2019 07:20
Türkiye tarihine "postmodern darbe" olarak geçen ve toplum ile siyaset üzerinde derin postal izleri bırakan 28 Şubat'ı geride bırakalı 22 yıl oldu. Kadınların başörtüsü olduğu için okullara sokulmadığı, dinini vecibelerini yerine getirmek isteyen insanların adeta kamusal alandan silindiği, var olan toplumsal düzeni korku ve tehlike mantığına endeksleyen kararların kağıda döküldüğü günün adıdır 28 Şubat.
28 Şubat, 1997'de Necmettin Erbakan ve Tansu Çiller hükümetinin silahlı kuvvetler tarafından istifaya zorlanmasıyla yaşandı. 27 Mart, 27 Mayıs ve 12 Eylül darbelerinin aksine, askerler 28 Şubat'ta yönetime bizzat el koymadı. Bunun yerine medya üzerinden bir savaş verildi. Askerlerin hükümeti görevden zorla almaması da 28 Şubat'ın "post-modern darbe" olarak anılmasına yol açtı. Askerlerin deyimiyle "demokrasiye balans ayarı" yapıldı.
Necmettin Erbakan'ın genel başkanı olduğu Refah Partisi, tüm medya baskısına rağmen 1995 seçimlerinden birinci parti olarak çıkmayı başarmıştı. Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, hükümet kurma görevini Erbakan'a vermemek için çok uğraşsa da sonunda mecbur kaldı. Refah'ın hükümeti kurması ve Erbakan'ın Başbakan olmasıyla birlikte Türkiye'de toplu bir cinnet senaryosu sahneye kondu. Halkın seçtiği bir partinin ülkeyi halk adına yönetecek olması başta işadamları olmak üzere pek çok cenahı rahatsız etmişti.
TÜSİAD'ın, medyanın, askerlerin üçlü koalisyonuyla seçimle gelen iktidar, korku senaryoları ve nihayetinde askeri tanklarla yıkıldı. Ardından Refah Partisi kapatıldı, yöneticilerine siyasi yasak konuldu. Başarılı bir algı operasyonuydu, çünkü bütün fatura da o günlerde darbe yapılan insanlara kesildi. 28 Şubat'ta onlarca banka batırıldı, Türkiye milyarlarca dolar zarara uğratıldı. Gayrı safi milli hasılanın üçte biri buharlaştırıldı. Dönemin kuvvetli ve kudretli bir paşası '28 Şubat bin yıl sürecek' demişti. 28 Şubat bin yıl sürmedi şüphesiz ama ülkeye verdiği zararlar hala sürüyor.
DARBENİN UNUTULMAYAN FİGÜRLERİ
UTANÇLARIN EN BÜYÜĞÜ "BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI"
Türkiye, 28 Şubat dönemi ile telafisi imkânsız bir döneme girmişti. "Şeriat geliyor" şeklinde suni korku politikasının ardından, özellikle başörtüsüyle okumak isteyenlere büyük bir linç kampanyası başlatılmıştı.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Tek istekleri eğitimlerine devam etmek olan imam hatip ve üniversite öğrencilerine okul kapıları birer birer kapanmıştı. 1997 'de Sivas Cumhuriyet Üniversitesi başörtülü hemşirelik bölüm birincisi törene alınmaması da o yıllarda yapılan zulmün sembolü oldu.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
28 Şubat'ta okullara girmek isteyen başörtülü öğrenciler adeta terörist muamelesi gördü binlercesi gözaltına alındı okul bahçesine dahi sokulmadı.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
İstanbul üniversitesi eşine rastlanmayan bir skandala imza attı. Rektör Kemal Alemdaroğlu ve yardımcısı Nur Serter öğrencileri ikna odalarına soktu ve zorla okula başörtüsüz girmeyeceklerine dair taahhütname imzalattı.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
11 Ekim 1998 yılında dünyanın en büyük sivil toplum eylemi düzenlendi yüzbinlerce insan el ele tutuşarak özgürlük zinciri oluşturdu. İstanbul merkezli bu eylem bütün Türkiye'ye yayıldı.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Eylemlerde gözaltına alınan birçok kişi gözaltına alındı. Tutuklandı ve idamla yargılandı. Kız öğrenciler giremedikleri üniversitelerin önlerinde aylarca eylem yaptılar. Polis çemberinde süren bu mücadele devlet tarafından hep kırılmak istendi.. Tazyikli su ve coplarla yapılan müdahalelerde, karnındaki bebeğini düşüren genç annelerin feryadı bile dinlenmedi.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Eğitim hakkı ellerinden alınan öğrencilere 2011 yılında AK Parti döneminde üniversiteye geri dönme hakkı tanındı, 2014 Eylül'de kılık kıyafet düzenlemesinin ardından 5'inci sınıftan itibaren başörtüsü hakkı geri verildi. Bu düzenleme tek eğitim alanıyla sınırlı kalmadı kamuda çalışan kişilere de başörtüsü hakkı verildi.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
28 ŞUBAT'IN EN KARA LEKESİ
16 Ocak 1998'de kapatılan Refah Partisinin yerine Fazilet Parti'si kurulmuş 99'da yapılan seçimlerde tam 111 milletvekili çıkarmıştı. Bu vekiller arasından en dikkat çekeni ise Merve Kavakçı'ydı. Başörtülü olan Merve Kavakçı'nın vekil seçilmesi ilk günden olay olmuş, Mecliste başörtüsüyle yemin edip etmeyeceği tartışmaları başlamıştı.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Meclis geçici başkanı Septioğlu'na ise Atatürk'ün kıyafet kararnamesi gösteriliyor ve Merve Kavakçı'nın başörtüsüyle meclise Genel Kuruluna giremeyeceği, yemin edemeyeceği hatırlatılıyordu. İstanbul Milletvekili seçilen Merve Kavakçı 2 Mayıs Pazartesi günü Yüksek Seçim Kurulundan mazbatasını aldıktan sonra Meclisin açılış oturumuna katılmak için Nazlı Ilıcak'la beraber Genel Kurul Salonuna geldi.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Merve Kavakçı'nın başörtüsüyle meclis Genel Kuruluna girmesi üzerine Demokratik Sol Parti milletvekilleri sıralara vurarak ve yuhalayarak protestolara başladılar. Meclisteki protestolardan en çok akılda kalan ise DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit ise Meclis kürsüsüne gelerek sarf ettiği şu cümleler oldu: "Burası hiç kimsenin özel yaşam mekanı değildir. Burası devletin en yüce kurumudur. Burada görev yapanlar devletin kurallarına uymak zorundadırlar. Burası devlete meydan okunacak yer değildir. Lütfen bu hanıma haddini bildiriniz!"
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Hep siyasi yönüyle konuşulan 28 Şubat süreci, aslında finansal ve ekonomik yönden de bir darbeydi. Karmaşık sosyal ve siyasal atmosferi ile Türkiye'yi büyük ölçüde etkileyen darbenin rakamsal boyutu bugün bile çözülmüş değil..
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
DÖNEMİN KUDRETLİ KOMUTANLARI
28 Şubat sürecinin şüphesiz baş mimarları Genelkurmay karargâhındaki komutanlarıydı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in de alan açması ile siyasete her an müdahale edecek bir refleks geliştiren paşalar bir kısım medyayı da Genelkurmay karargahından yönetiyordu.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı: 1932'de Çankırı'da doğdu. 30 Ağustos 1994'te Genelkurmay Başkanlığı görevine getirildi. 28 Şubat post-modern darbesi olduktan sonra Karadayı'nın dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'le işbirliği yaparak, Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir'in planladığı iddia edilen askeri darbeyi engellediği iddia edilmişti.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir: 28 Şubat'ın en önemli komutanları arasında Çevik Bir ön plana çıkıyor. Bir'in, bu süreçte yargıya Genelkurmay Başkanı adına talimatlar gönderdiği, ordu içinde faaliyet gösteren 'Batı Çalışma Grubu'nun başında olduğu iddia ediliyordu. Bir, daha sonra 1. Ordu Komutanlığı'na tayin oldu. Bir, 28 Şubat sürecinde tankların Sincan'dan geçmesini "Demokrasiye balans ayarı yaptık" şeklinde değerlendirmişti.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Kara Kuvvetleri Komutanı Hüseyin Kıvrıkoğlu: 1934'te Bilecik'te doğdu. "28 Şubat bin yıl sürer" sözüyle 28 Şubat'ın sembol olacak sözünü söyleyen Kıvrıkoğlu, 28 Şubat'tan sonra İsmail Hakkı Karadayı'nın yerine Genelkurmay Başkanlığı koltuğuna oturdu. Kıvrıkoğlu, Genelkurmay Başkanlığı görevini 2002 yılında bıraktı.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Deniz Kuvvetleri Komutanı Güven Erkaya: 1938'de Manisa'da doğdu. 1996 Ağustos'undaki MGK toplantısında, "Aşırı dinci akımların devletin geleceği konusunda tehlike oluşturduğunu düşünüyorum ve bunun üzerinde görüşme açılmasını istiyorum" sözleriyle 28 Şubat'ın ilk işaretlerini vermişti. İsteğini bir yıl aradan sonra tekrar gündeme getiren Erkaya'ya Süleyman Demirel'den yanıt gelmedi. Erkaya, Ocak 1997'deki toplantıda, "Görüyorum ki MGK gündeminde bu konu hala yok. İzninizle bir hususu vurgulamak istiyorum. Aşırı dinci akımlar bugün Türkiye'nin en önemli ve birinci öncelikli sorunu haline gelmiştir" dedi. Erkaya'nın bu talebi 28 Şubat 1997'de yapılan MGK'nın gündemine alındı. Erkaya 24 Haziran 2000'de hayatını kaybetti.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Hava Kuvvetleri Komutanı Ahmet Çörekçi:1932'de Çorum'da doğdu. 1955 yılında Harp Okulu'ndan asteğmen olarak mezun oldu. 1968 yılında da Harp Akademisi'nden mezun oldu. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde çeşitli kademelerinde görev yaptıktan sonra 1978-1982 yılları arasında tuğgeneral, 1982-1986 yılları arasında tümgeneral, 1986-1992 yılları arasında korgeneral, 1992-1997 yılları arasında orgeneral rütbesiyle hizmet verdi. 28 Şubat sürecinde Hava Kuvvetleri Komutanlığı yapmaktaydı.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Tuğgeneral Abdullah Kılıçarslan: 28 Şubat'ın komuta kademesine yer alan Abdullah Kılıçarslan 2003'te yapıldığı iddia edilen 'Balyoz' semineriyle de gündeme gelmişti. 28 Şubat döneminde Özel Kuvvetler Komutanlığı Seferberlik ve Tetkik Kurulu Daire Başkanı olarak görev yapan Kılıçarslan, 2003 yılında 11 Türk askerinin başına ABD askerlerince çuval geçirilen 'Süleymaniye Baskını' sırasında Özel Kuvvetler Komutan Yardımcısıydı. Kılıçarslan, MHP'den milletvekili adaylığıyla da gündeme gelmişti.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Jandarma Genel Komutanı Teoman Koman: 1956 yılında Harp Okulu'ndan asteğmen olarak mezun oldu. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde çeşitli kademelerde görev yaptıktan sonra 1980-1984 yılları arasında tuğgeneral, 1984-1988 yılları arasında tümgeneral, 1988-1992 yılları arasında korgeneral, 1992-1996 yılları arasında orgeneral rütbesiyle hizmet verdi. Orgeneral olarak 3. Ordu Komutanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı yaptı ve 1997 yılında bu görevden emekli oldu. 29 Ağustos 1988 ile 27 Ağustos 1992 tarihleri arasında Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı yaptı.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Ege Ordu Komutanı Doğu Aktulga: 28 Şubat Süreci'nin önde gelen isimlerinden olan emekli Org. Doğu Aktulga, 1997–1999 yılları arasında Ege Ordu Komutanı olarak görev yapmış ve görevini Orgeneral Çetin Doğan'a devrederek emekli olmuştu. 28 Şubat Süreci'nde Ege Ordu Komutanı olan Org. Aktulga, Batı Çalışma Grubu'nun önde gelen destekçilerindendi. Orgeneral Doğu Aktulga, yakın geçmişte, Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) kararlarına yargı yolunun açılmasına tepki göstermesiyle gündeme gelmiş; emekli olduktan sonra da yaptığı sert açıklamalarla dikkat çekmişti.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Genelkurmay Sekreteri Erol Özkasnak: Emekli Tümgeneral Erol Özkasnak, dönemin Genelkurmay Genel Sekreteri. 2000 yılında kadro yetersizliğinden emekli olana dek 28 Şubat konuşmalarında sürekli adı geçti. Özkasnak, "Post-modern darbe olmasaydı, 1999 seçimlerinde bu netice alınamazdı" sözleriyle de gündeme gelmiş, bir komutanın 28 Şubat'a post-modern olarak tanımladığının altı çizilmiş ve Özkasnak da bu tanımı doğrulamıştı. Özkasnak ayrıca, "28 Şubat bir kriz yönetimidir. Kriz yönetiminin amacı; savaş veya bir çatışmaya girmeden isteklerinizi karşı tarafa kabul ettirmektir. Bu amaç hâsıl oldu, yani kriz yönetimi başarı ile idare edildi" demişti
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
MGK Genel Sekreteri İlhan Kılıç: 1936'da İstanbul'da doğan emekli Org. Kılıç, 1995 yılında orgeneralliğe yükselerek MGK Genel Sekreterliği'ne, 28 Ağustos 1997 tarihinden itibaren Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na atandı. Dönemin Başbakan'ın Necmettin Erbakan'a 28 Şubat kararlarını imzalaması için ziyaretlerde bulunan 28 Şubat döneminin Genel Sekreteri İlhan Kılıç'tı. Org. İlhan Kılıç, 30 Ağustos 1999'da emekliye ayrıldı.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Zırhlı Birlikler Eğitim Tümen Komutanı Erdal Ceylanoğlu:Orgeneral Erdal Ceylanoğlu, 28 Şubat sürecinde Sincan'da tank yürütülmesi olayında adını kamuoyuna duyurmuştu. Ceylanoğlu 28 Şubat'ın simgesi haline Sincan'daki tankların yürüten komutan olarak biliniyor. 30 Ağustos 2010 tarihinden geçerli olarak 1. Ordu Komutanlığı'na atanan Ceylanoğlu, aynı tarihte Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na atanan Orgeneral Avni Atilla Işık'ın istifa etmesi üzerine yerine Kara Kuvvetleri Komutanı olarak atanmıştı.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
DARBENİN ORTAĞI GAZETELER
Necmettin Erbakan'ın başbakanlığında kurulan REFAHYOL koalisyon hükümeti dönemin komutanları ve Cumhurbaşkanı Demirel'in verdiği destek ile iktidardan indirildi. Darbe sürecinde her türlü yayın organını ele geçiren ve kendi isteğine göre yayın yaptıran Genelkurmay gazete manşetlerine de el atmıştı. Hemen her fırsatta irtica ve şeriat yaygarası yapan 28 Şubat'ın "bir kısım medyası" post-modern darbe sürecinin fiili yaptırımcısıydı adeta.
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Gazeteci İsmet Berkan, meydanın 28 Şubat'taki rolünü çok açık bir şekilde şöyle ifade etmişti: "28 Şubat'ın ana aktörlerinden biri de medyaydı ve medya olmasaydı 28 Şubat başarılı olamazdı. Medya neredeyse gönüllü olarak psikolojik harekâtın parçası oldu. Hepimiz kullanıldık ve kendimizi kullandırdık. 28 Şubat sürecinde hepimizin günahı var."
Yenişafak
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
28 Şubat postmodern darbe nedir? 28 Şubat darbesi nasıl gelişti neler yaşandı? İşte detaylar…
Türkiye tarihine "postmodern darbe" olarak geçen ve toplum ile siyaset üzerinde derin postal izleri bırakan 28 Şubat'ı geride bırakalı 22 yıl oldu. Kadınların başörtüsü olduğu için okullara sokulmadığı, dinini vecibelerini yerine getirmek isteyen insanların adeta kamusal alandan silindiği, var olan toplumsal düzeni korku ve tehlike mantığına endeksleyen kararların kağıda döküldüğü günün adıdır 28 Şubat..
28 Şubat'ın Türkiye'ye maliyeti tam 291 milyar dolar!
Türkiye 28 Şubat ile birlikte ilk defa ‘Postmodern darbe’ ile de tanıştı. '1000 yıl sürecek' dedikleri bu alçak girişim, ağır siyasi ve insani tahribatının yanında Türkiye’ye tam 291 milyar dolar kaybettirdi. O dönemde kendilerini ‘5’li Çete’ olarak adlandırdıkları bilinen TOBB, Türk-İş, TİSK, DİSK ve TESK ülke ekonomisinin tekerine çomak sokmakla meşguldü
Refah Partisi'nin seçimlerden birinci çıkması, Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın DYP lideri Tansu Çiller ile kurdukları koalisyon hükumetinin başbakanı olmasıyla başlayan post modern darbe süreci, 28 Şubat 1997 tarihinde saat 15.10'da başlayan Milli Güvenlik Kurulu toplantısıyla "zirve" yaptı.
1000 YIL SÜRECEK DEMİŞLERDİ!
Dokuz saat süren toplantısından çıkan 18 madde tarihe kara bir not düştü. "1000 yıl sürecek" ancak 15 yıl sonra baş aktörlerinin gözaltınra alınmaya başladığı 28 Şubat Süreci, sadece siyasete değil ekonomi ve sosyal hayata da ağır darbe vurdu.
291 MİLYAR DOLAR ÇALINDI!
Meclis 28 Şubat Araştırma Komisyonu'nun yaptığı hesaplamalara göre 28 Şubat'ta milletin 291 milyar dolar parası çalındı
6 MİLYON İNSAN FİŞLENDİ
Türk ekonomisine 291 milyar dolara malolan darbe sürecinde bakkalından kebapçısına, öğretmeninden öğrencisine, ev hanımına kadar 6 milyon fişleme yapıldı. 28 Şubat Süreci'nde Genelkurmay İkinci Başkanı görevini yapan emekli Orgeneral Çevik Bir, Batı Çalışma Grubu'nun da (BÇG) fikir babasıydı.
28 Şubat sürecinin "Yaşzedeleri"
SAHNE SIRASI 'BEŞLİ ÇETE'NİN
O günlerde sahneye çıkan sivil apoletlilerden biri de sendika ve meslek birlikleri idi. Altılı olmalarına rağmen "5'li çete" olarak şöhret bulan bu yapıyı, TÜRK-İŞ Başkanı Bayram Meral, DİSK Başkanı Rıdvan Budak, TESK Başkanı Derviş Günday, TOBB Başkanı Fuat Miras, TİSK Başkanı Refik Baydur ile TÜSİAD oluşturuyordu. Ekonomi verileri hızla iyileşmiş, ülke itibar kazanmış, yatırım ve istihdam artmış, hükümet dev projeler yapacağını ilan etmiş, ancak en büyük payı alacak olan çete, aldıkları emir gereği bu gelişmelerden rahatsız olmuştu. Ayrıca düşen faizler ve "havuz sistemi" devleti hortumlamalarını engelliyordu.
ANADOLU SERMAYESİ ZARAR GÖRDÜ
Bu süreçte özellikle Anadolu sermayesi büyük zarar gördü. Darbe oldu, olacak manşetleri ile darbeye zemin hazırlanırken banka hortumlamaları, 8 yıllık kesintisiz eğitimle gerilen ülke 2001'deki büyük ekonomik krize sürüklendi.
28 Şubat darbesinin ekonomik açıdan perde arkası, Turgut Özal döneminde güçlenen ve giderek İstanbul'un bayisi olmaktan çıkıp kendisi üretmeye başlayan Anadolu sermayesinin gelişimini durdurmaktı ve Anadolu'nun cebinde birikmiş parayı almaktı. Ayrıca yüksek faizle KİT'lere ve devlete para satıp kolay kazanç sağlamak da İstanbul sermayesinin başlıca hedefiydi.
O İŞ ADAMLARI BİRER BİRER BANKA KURMA İZNİ ALDI
28 Şubat darbesiyle statükocu büyük sermaye istediklerini elde etti. Anadolu sermayesinin gelişimi bir süreliğine durduruldu, darbenin ardından yükselen bütçe açıkları faizleri hızla yükseltti. Necmettin Erbakan'ın başbakanlığındaki Refah-Yol Hükümeti'nin 1997'de darbeyle düşürülmesinin ardından, tüm o süreçte canla başla darbeyi destekleyen daha doğrusu darbeyi olduran iş adamları birer birer banka kurma izni aldı. Bu işadamlarının kredi alacak yeterliliği olmadığını, Hazine Müsteşarlığı bilmesine rağmen darbeyi destekledikleri için onlara banka sahibi olma izinleri verildi.
Anadolu sermayesinin teşvikleri kesilirken, generallerin kampanyalarıyla yeşil sermaye diye ürünlerine satış yasakları konup şirketleri birer birer kapatılırken, darbeyi destekleyenlerin işleri hızla gelişti.
MİLLİ GELİR GERİLEDİ!
Bütçe açığı hızla çoğaldı. Faiz ödemeleri arttı. Bütçe açığının milli gelire oranı 1997'de yüzde 7.6 seviyesindeyken, 1999'da 11.9, 2000'de 10.9 ve 2001'de 16.9'a yükseldi. Faiz ödemelerinin milli gelire oranı 1997'de yüzde 7.7 seviyesindeyken 1998'de 11.5, 1999'da 13.7, 2000'de 16.3, 2001'de 23.3 seviyesine yükseldi. Ve milli gelir 1997'de 194.1 milyar dolar tutarken 2001'de 180.3 milyar dolara geriledi.
TÜRKİYE 2001 KRİZİNE SÜRÜKLENDİ
Kısacası, 28 Şubat darbesinin ardından darbe destekçilerinin bankaların içini boşaltması ve yüksek bütçe açıkları nedeniyle milli gelir azaldı. Halkın refah seviyesi düştü. 28 Şubat darbesinin ardından yaşanan kamu maliyesi soygunu 2001 büyük krizine neden oldu
BANKA HORTUMLARI EKONOMİYİ BATIRDI
Milli gelirdeki azalmanın Türkiye'ye toplam maliyeti 93.3 milyar dolar.
Bütçe yolu ile ödenen faizin maliyeti 45.9 milyar dolar.
Banka kredi faizlerindeki artışların maliyeti 37.2 milyar dolar.
İç borç stokundaki artış 41.4 milyar dolar.
Dış borç stokundaki artış 27.2 milyar dolar.
Hortumlanan bankaların maliyeti 46 milyar $
291 MİLYAR DOLAR ÇALINDI!
Meclis 28 Şubat Araştırma Komisyonu'nun yaptığı hesaplamalara göre 28 Şubat'ta milletin 291 milyar dolar parası çalındı
6 MİLYON İNSAN FİŞLENDİ
Türk ekonomisine 291 milyar dolara malolan darbe sürecinde bakkalından kebapçısına, öğretmeninden öğrencisine, ev hanımına kadar 6 milyon fişleme yapıldı. 28 Şubat Süreci'nde Genelkurmay İkinci Başkanı görevini yapan emekli Orgeneral Çevik Bir, Batı Çalışma Grubu'nun da (BÇG) fikir babasıydı.