Bakan Bozdağ: Bundan sonra aynı muameleyi görecekler.

FETÖ'cüleri Türkiye'ye iade etmeyen ülkelere rest çeken Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Bundan sonra aynı muameleyi görecekler" dedi..

Giriş Tarihi: 31.01.2017 05:29 Son Güncelleme Tarihi: 31.01.2017 07:09

Bakan Bozdağ: Bundan sonra aynı muameleyi görecekler.

FETÖ'cüleri Türkiye'ye iade etmeyen ülkelere rest çeken Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Bundan sonra aynı muameleyi görecekler" dedi..

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ Kanal 24 televizyonunda soruları yanıtladı. Bakan Bozdağ, Yunanistan'ın darbeci hainleri iade etmemesine ilişkin olarak "Yunanistan'ın kararının siyasi olduğunu düşünüyorum. Kim Türk devletine, milletine zarar verip ihanet ediyorsa onları baştacı ediyor. Yunanistan'dan istediğimiz tam 50 kişi var. Bir tanesini bile Yunanistan iade etmedi. " değerlendirmesinde bulundu. Bakan Bozdağ, Batı'nın FETÖ'cüleri açık bir şekilde desteklediğine dikkat çekerek "Batı'nın FETÖ'cüleri himaye etmesinin tek sebebi bunların Türk Milleti'ne verdiği zarardan dolayıdır. Onlar bunları Türkiye'ye ihanet ettiği için koruyorlar. Bundan sonra kim bize ne muamele yapıyorsa biz de onlara aynı muameleyi yapacağız. Mütekabiliyet esasına göre karşılığını vereceğiz." dedi.

YUNANİSTAN'IN İADE ETMEDİĞİ DARBECİLERDEN SKANDAL TALEP

Bakan Bozdağ'ın açıklamaları şöyle:

YUNANİSTAN DARBECİLERİN YARGILANMASINI ÖNLEMİŞTİR

İade talebimizi bir kez daha Yunan makamlarına ilettik. Yeniden değerlendirme yapmalarını talep ediyoruz. Türkiye'nin arzu ettiği istikamette bir karar vermelerinin son derece önemli olduğunu söylüyoruz. Basına yansıyan açıklamalara baktığımızda netice almamız gerekiyordu. Maalesef Yunanistan, Türkiye'nin iade taleplerine bugüne kadar pozitif bir yaklaşım içerisinde bulunmadı. Söylem düzeyinde iyi ancak icraata gelince maalesef pozitif davranmadılar. Yunanistan'a ilettiğimiz dosyada her şey var. şu anda bunlarla ilgili bir iddia var; aslında suçüstü hali sözkonusu. Suç belli, yaptıkları da bellir. Bir darbe teşebbüsüne katılıyorlar. darbe başarısız olunca Yunanistan'a kaçıyorlar ve yakalanıyorlar. Burada şehit olan bütün vatandaşlarımızın kanında bunların elinde var. Bunların arasında sayın Cumhurbaşkanımızı öldürmeye giden ekiple telefon görüşmeleri var. Yunanistan mahkemesinin verdiği karar, böylesine büyük bir suçu işleyen kişilerin yargılanmalarını ve ceza almalarını engellemiştir.

DHKP-C MİLİTANLARIN YUNANİSTAN'DA EĞİTİM GÖRÜYOR

Yunanistan darbelere fatura ödemiş bir devlet. Bizi çok iyi anlamaları lazımdı. Siz darbecilerin yargılanmasının önlerini kesip, sonra da bize "Yargı bağımsız" diyerek kurtulamazsınız. Sayın Genelkurmay Başkanlığımızın yaptığı açıklamaya bakmakta fayda var. Orada denetim faaliyeti çerçevesinde Kardak'a çıkmışlardır. Yorum yoluyla insanlar ilişki kurabilir; ama işin resmiyetine bakınca başka bir şey var. Bu olay hukuki mecrada yürümüyor, ben Yunanistan'ın kararının siyasi olduğunu düşünüyorum. Kim Türk devletine, milletine zarar verip ihanet ediyorsa onları baştacı ediyor. Yunanistan'dan istediğimiz tam 50 kişi var. Bir tanesini bile Yunanistan iade etmedi. DHKP/C militanları Yunanistan'da eğitim görüyor. Sabancı suikastinde yeralan terörist de oradaydı. Yunanistan iade etmedi. Şu anda FETÖ'cü, darbeci 8 terörist var, onları da iade etmediler.

TÜRKİYE'YE KİM ZARAR VERİYORSA ONU EL ÜSTÜNDE TUTUYORLAR

Türkiye'de yargı süreçlerinde olan her kişiyi istiyoruz. Maalesef Interpol de şu anda FETÖ'cü terör üyelerinin yakalanmasını reddediyor. Interpol bu sistemi işletip, onları aramızdaki anlaşmaları ve ilişkiler çerçevesinde usüle göre ilan vermesi lazım, tebligat göndermesi lazım. Bunların gereklerini yapmıyor ve reddediyor. Almanya'da veya başka bir yerde FETÖ'cü teröristler, PKK terör örgütü, DHKP/C terör örgütü militanlarını iade etmiyorlar. Türkiye'ye kim zarar veriyorsa el üstünde tutuyor. Bunlar yargı bağımsızlığı, adalet ve tarafsızlıkla izah edilecek bir şey değildir.

OBAMA DÖNEMİNDE FETÖ DOSYASI MAHKEMEYE İNTİKAL ETTİRİLMEDİ

Bunlar Cumhurbaşkanına suikast teşebbüsünde bulundular, külliyeyi, parlamentoyu bombaladılar. Bu kadar büyük suç işleyenlerin dost bildiğimiz ülkede himaye görmesi bizi rahatsız eder. Almanya'nın yapması gereken şey uluslararası hukuk çerçevesinde bu suçların faillerini Türkiye'ye iade etmesi gerekir. Demokrasiye, hukuka inanıyorlarsa bunu yapmalıdırlar. Şimdi mülteci statüsü açmaya çalışıyorlar. Obama döneminde konuşma konusunda mesafimiz iyiydi. Çok bilgi ve belge gönderdik ama netice alamadık. Konu zamana yayıldı ve bu süreçte "Biz elimizdeki dosyalarımızın sağlam olmasını istiyoruz. Mahkemeye gönderdiğimizde bu işin avukatlığını biz yapacağız" dediler. Bu dosyada iade olmayacaksa herhalde hiçbir dosyayla kimse iade edilmez. Biz mahkemeye göndermesini istedik. Maalesef geçen süre içerisinde dosya intikal ettirilmedi.

YENİ DÖNEMDE GEREKİRSE FETÖ İÇİN ABD'YE TEKRAR GİDERİZ

Yeni dönemde dosyayı tekrar ele alınması için gayret edeceğiz. Trump göreve gelince yeni dosya gönderdik. Başkan Trump'ın konuşmalarına bakınca olumlu kanaatimiz güçlendi. Biz gerekirse ABD'ye bir kez daha gidip yeni Adalet Bakanı'na bu konuda Türkiye'nin beklentilerini ve hassasiyetlerini iletmek için fırsat buluruz diye düşünüyorum. FETÖ'nün kurucusu ve yöneticisi Fetullah Gülen orada mesajını iletiyor. Türkiye'den gelen FETÖ'cüleri malikanesinde kabul ediyor. Terör örgütü herhangi bir kısıta tabi olmadan faaliyetlere devam ediyor. Trump döneminde hala müdahale yapılmadı. ABD'de Türkiye'nin aleyhinde bir terör örgütünün bu kadar rahat faaliyet göstermesini anlamak, izah etmek mümkün değildir. Umarız ki, sayın Trump'ın döneminde değişir. Önümüzdeki süreçte bazı değişikliklerin olabileceğini buradan ifade edelim.

TERÖRİST GÜLEN'İN YAPTIKLARI YANINA KÂR KALMAMALIDIR

ABD'nin Gülen'i bize iade etmesini istiyoruz. Biz onu milletin önünde yargıya çıkaralım istiyoruz. Yargı hesap sorsun ve yaptıklarının cezasını burada çeksin istiyoruz. Biz doğrudan terörist Gülen'in iadesini ABD'li muhataplardan talep ediyoruz. Bunun dışında ABD ben bunu çıkıyorum, başka ülkeye gönderiyorum dediği zaman, hangi ülkeye gönderirse göndersin onu da takip edip, isteyeceğiz. Peşini bırakmayacağız. Yaptığı fiiller hesapsız kalmamalı ve Türk yargısına hesabını vermelidir.

FETÖCÜLERİ TÜRKİYE'YE İHANET ETTİĞİ İÇİN KORUYORLAR

Uluslararası toplumun yargı üzerinden yaklaşına baktığımızda buradan bir deste çıktığı çok açık. Bizim Yunanistan, Almanya ve başka ülkelerden FETÖ'cü darbecileri istediğimiz hiçbir talebe cevap gelmedi. Sağolsunlar Bulgaristan ve Romanya iade yaptı. Ama bunların dışında kalan ülkelerin Türkiye'nin taleplerine olumlu cevap vermediğini görüyoruz. Fetullahçı terör örgütünün Batı'nın himaye etmesinin tek sebebi bunların Türk Milleti'ne verdiği zarardan dolayıdır. Onlar bunları Türkiye'ye ihanet ettiği için koruyorlar. Merkel'in Almanyası da FETÖ'yü koruyor, PKK terör örgütünü, DHKPC'yi koruyor. Bunlar insanlığa hayrı dokunan insanlar mı? Almanya'nın çıkarına hangi iyi şeyi yapmışlar. Bunlar katildirler, hukuku çiğnemişler, suç işlemişlerdir. Türkiye'ye düşmanlık edenler dost muamelesi görüyor. Türkiye'ye zarar verme kapasiteleri devam ettiği sürece onların da desteği devam edecektir.

BİZE KİM NASIL MUAMELE EDİYORSA AYNI KARŞILIĞI VERECEĞİZ

Bundan sonra kim bize ne muamele yapıyorsa biz de onlara aynı muameleyi yapacağız. Mütekabiliyet esasına göre karşılığını vereceğiz.

KANAATİME GÖRE ADİL ÖKSÜZ YURT İÇİNDE SAKLANIYOR

Bu adamı her yerde arıyoruz. Terörist Gülen'in talimatları doğrultusunda darbeyi başlatanlar, darbeyi yönetenlerle aradaki irtibatı başlatan isim olarak gözüküyor. Çok net bir şekilde darbe teşebbüsünün en önemli aktörlerinden bir tanesi. Serbest bırakıldıktan sonra Türkiye'nin her tarafında arama ve tarama faaliyetleri devam ediyor. Güvenlik güçlerimiz, MİT, Emniyet istihbarat bu konuda yoğun çabalar sarfediyor. Ben diyorum ki yakalanıp yargıya hesap verecek. Bazıları yurtdışına kaçtığını düşünebiliyor. Bugüne kadar bu tür iddialarda bulunanların verdiği bilgiler doğru çıkmadı. Gürcistan dediler, ABD dediler. Ama doğrulanan bir şey çıkmadı. Benim kanaatim yurt içinde bir yerde saklı tutulduğuna ilişkindir. Bulunduğu yerden dışarı çıkmış olsa bunun tespiti çok kolay. Çünkü bütün Türk Milleti fotoğraflardan çok iyi tanıyor.

DARBE BAŞARILI OLSAYDI GÜLEN TÜRKİYE'YE GELİP OTURACAKTI

Darbenin bir numarası Fetullah Gülen. Darbe başarılı olmuş olsaydı ve yönetim değiştirilmiş, Meclis feshedilmiş, Hükümet indirilmiş olsaydı, Fetullah Gülen, Pensilvanya'dan kalkıp Türkiye'ye 1 numara olarak gelecekti. Terörist Gülen darbe başarılı olsaydı Pensilvanya'da alayıvala ile Türkiye'ye gelip işin başına oturacaktı.

GÜLEN'İN TALİMATI: İDDİALARI KESİNLİKLE REDDEDİN

Darbeye dair belgeler, bilgiler önüne konduktan sonra bazı kabuller oluyor. Bazıları da buna rağmen farklı noktalara gidiyor. Örgüt lideri terörist lider talimat gönderdi: Bütün isnatları reddedin dedi. Önünüze bir delil konursa pozisyonunuzu ona göre değerlendirin diyor. Bir darbeci generalin Adil Öksüz'le bir evde yaptıkları toplantısı var, orada parmak izi var. Birr generalin telefonu kapalı, niye, şarjım bitti diyor. İsnatları reddediyorlar. Onlardan yine Akıncı Üssü'nün komutanı da reddetti. Önüne fotoğraf ve görüntüler konduğunda başka bir şey ortaya çıkıyor. Darbenin içerisinde Adil Öksüz var. Yakalanmış olsaydı yeni bilgiler ilave edilebilirdi.

DIŞARIDAN İÇERİYE MANEVİ RÜYALAR ÜRETİYORLAR

Örgütün hem çözülmesi bakımından son derece önemli darbe teşebbüsünün içinde rol alanlar bakımından son derece önemli bilgilere sonuçlara ulaşıldı. Terör örgütü itirafçıları önlemek için çok büyük gayretler ortaya koyuyor. İçeriye sahte rüya sokuyorlar. Birileri görmüş gibi dışarıdan birilerine gördürmek suretiyle içeriye aktarıyorlar. Manevi içerikli rüyalar bunlar. Peygamberimize dair, eşlerine dair. Örgüt üyelerinin maneviyatını güçlü tutmak, dağılmamasını önlemek için. Bunlardan bir tanesi de "Peygamberimiz geldi bize Malatya Cezaevi'nde namaz kıldırdı" diyor. Bunu annesini anlatıyor mahkum. Bir başka mahkum "Böyle bir şey olmadı" deyince, "Senin imanında bozulkul olabilir, ben gördüm sen nasıl görmedin?" diyorlar. Bir çeşit tavatür üretiyorlar. Öte yandan da sürekli beklentiler çoğaltılarak motive ediliyor. Örneğin, "yarın çıkacaksınız, 1 hafta sonra çıkacaksınız. Şu gün darbe olacak vs. " diyorlar.

BURADAN FETÖ'CÜ AİLELERE SESLENİYORUM: SAHİP ÇIKIN

100 tane yalan uyduruyorlar. Ben buradan FETÖ'cülerin ailelerine çağrıda bulunuyorum; evladınıza, eşinize sahip çıkın. Dışarıdakini de içeridekini de suç işlemesi için gayret gösteriyorlar. Aileler tavır koymazlar, bu örgütü reddetmezlerse yarın daha geç olacaklardır. Daha fazla üzülmek durumunda kalacaklardır. Bu örgüt daha fazla suç işletmek için yoğun bir çaba içine girmiş durumda. Ailelerin dikkatini bu noktaya çekmek istiyorum. Cezaevinden rüya aktarımları yapana karşı da çocuklarını uyarsınlar. Bunların hepsi uydurma rüyalar. Sırf motivasyon için ana, baba ve aileleri herkesi sihrin içine almak istiyorlar. Lütfen dikkat diyorum.

RESMİ GAZETE'DEKİ İLANDAN 60 GÜN SONRA SEÇİME GİDİLECEK

Sayın Cumhurbaşkanımızın onayının ardından Resmi Gazete'de yayınlanmasıyla birlikte süreç başlayacak. Şu anda onu tahmin etmek imkanımız yok. Resmi Gazete'de yayınlandığı tarihten itibaren 60 gün sonra ilk Pazar günü referandum yapılacak. Yasa gereği 60. günü takip eden ilk Pazar olacak. O da 9 veya 16 Nisan gibi gözüküyor.

CHP BU İŞİN HALKA GİTMESİNİ İSTEMİYOR

CHP milletle, devletle mahkemelik olmayı çok seviyor. Bütün meseleleri mahkemede halletmeyi seviyor. Biz anayasa değişikliği mi yaptık, hayır. Anayasa değişikliğini halka götürme kararı verdik. Bizim gücümüz bunu yasalaştırmaya yetmedi. Onun için sizin vekiliniz olarak aldığımız bu kararı size sormak istiyoruz. Halkoylaması budur. Vekillerimzin aldığı Cumhurbaşkanlığı sistemine geçme kararını kabul ediyor musunuz, yoksa etmiyor musunuz? Biz bunu millete soracağız. Yürütmeyi doğrudan seçmek istiyor musun, istemiyor musun? O zaman halkçı olan partinin yapacağı şey sokakta bunu millete anlatmak ve kararı saygıyla beklemek olacaktır. Şimdi halktan korkuyorlar, millet evet derse ben ne yapacağım diye. Anayasa Mahkemesi'nden bir karar çıkarsa bu işin halka gitmesini engellemiş olacaklarını düşünüyor. Bu işin halka gitmemesi mümkün değil. Halktan korkmaya gerek yoktur.

CUMHURİYETİN EN BÜYÜK MUHAFIZI BU MİLLETTİR

Anayasa'nın ilk dört maddesinde değişiklik yapıldı kim diyorsa yalan söylüyor. Onların yüzüne bakın. Hiçbir şekilde rejim değişikliği yok, ilk 4 maddenin değişikliği yok. Bu millet 15 Temmuz'da Cumhuriyet'e ölümüne sahip çıktı. Cumhuriyet ne CHP'nin ne de başka birisinindir. Cumhuriyet'in bu milletin dışında muhafızlığına ihtiyaç yok. İşin esası bu değişiklik tek adamlığı önleyen bir sistem. Halka gidiyorsunuz, yüzde 50'nin oyuyla seçiliyor ve 5 yıl seçiliyor. 5 yıl sonra aday olup da kazanamazsa gidiyor. Ancak kazanırsa kalabiliyor.

FETÖ'CÜLER MHP ÜZERİNDEN OYUN OYNAMAYA KALKIŞTI

Yeni sistem diyor ki, bu ülkede yüzde 51'le hükümet olabilir diyor. Halkın büyük kesimi diyecek ki, sen bizi yöneteceksin diyecek. Bugünkü sistemden farkı Cumhurbaşkanı var Bakanlar var. Tek olmayan Başbakan. Onun dışında sistem aynı. Bakanlar yine olacak, Cumhurbaşkanı yardımcısı olacak. Bundan sonra hükümeti doğrudan halk seçecek. Bu milli iradeyi güçlendirmektir. Sayın Bahçeli'nin ilkeli duruşu ortada. Özellikle MHP tabanı üzerine bir oyun oynanıyor. Bir yandan FETÖ oynuyor, kritpto bazı kişiler vasıtasıyla oynuyor. CHP'liler tarafından da bu oyun oynanıyor. MHP tabanı ne yönde hareket edeceğine Kılıçdaroğlu'na değil Bahçeli'ye bakarak karar verecektir.

MİLLETİMİZ "EVET" DİYECEK AMA ORAN TAHMİNİ YAPMAM

Ben Yozgatlıyım. Benim ilim MHP'ye en fazla oy veren illerin başında geliyor. MHP tabanı içerisinde farklı düşünen olabilir ama büyük çoğunluğunu sayın Bahçeli'nin çizgisinde hareket edecek. Bu millet sayın Bahçeli'den de diğer siyasi liderlerden de bizden de daha akıllı. Onun için kendilerini yormasınlar. Ben referandumun sonucunun milletimizin belirleyeceği ve milletimizin sağduyu ve basiretinin her zaman galip geleceğine inanıyorum. Burada da doğru yapacaktır. Bir oran tahmini yapmayı doğru görmüyorum.

Yunanistan'ın iade etmediği darbecilerden skandal talep.

 

8 darbeci asker 15 Temmuz darbe girişiminin hemen ardından kaçtıkları Yunanistan'dan sığınma taleplerinin işlemde olduğu sürede gözaltında tutuldular.

Mahkeme yetkililerinin verdiği bilgiye göre, göçmen kurumları yetkilileri kamu düzeni ve güvenlik gerekçeleriyle askerlerin gözaltı süresini üç ay daha uzattı.

Bir mahkeme yetkilisi, bugün yapılan kapalı oturumda askerlerin suçsuz olduklarını öne sürerek gözaltında tutulma kararına itiraz ettiklerini söyledi.

Mahkemenin bu konudaki kararını önümüzdeki günlerde vermesi bekleniyor.

ÇAVUŞOĞLU "GEREKLİ ADIMLAR ATILACAK" DEMİŞTİ

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, darbeci hainlerin iade edilmemesi kararının ardından Yunanistan ile Türkiye arasındaki ikili geri kabul anlaşmasının iptali dahil gerekli adımların atılacağını söylemişti.