Başbakan ABD'de Atatürk anma törenine katıldı
ABD'de bulunan Başbakan Yıldırım, Atatürk'ün ebediyete intikalinin 79. yılı dolayısıyla New York Başkonlosluğu'nda düzenlenen anma törenine katıldı.
Başbakan ABD'de Atatürk anma törenine katıldı
Giriş Tarihi: 11.11.2017 03:05 Güncelleme Tarihi: 11.11.2017 10:47
Başbakan Yıldırım, New York Başkonsolosluğu'nda düzenlenen 10 Kasım töreninde konuştu "yurtta sulh, cihanda sulh" mesajını yineledi.
Binali Yıldırım, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete intikalinin 79. yılı dolayısıyla New York Başkonlosluğu'nda düzenlenen anma törenine katıldı.
Törende bir dakikalık saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı okundu. Başbakan Yıldırım, Atatürk'ü anma töreninde yaptığı konuşmada, bugün milletin hafızasında tarihi öneme sahip bir. günün idrak edildiğini söyledi.
Başbakan Yıldırım New York'ta Atatürk'ü anma törenine katıldı GALERİ
"ATATÜRK MİLLETİMİZİ İDEAL ETRAFINDA BİRLEŞTİRDİ"Vefatının 79. yıl dönümünde Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü milletçe ve şükranla andıklarını belirten Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü: "Cumhuriyetin ilanı ile birlikte mili iradeyi, adaleti, insan hak ve özgürlüklerini, çoğulcu demokratik prensipleri ülkemiz için hedef gösteren Atatürk, milletimizi bu ideal etrafında birleştirmiştir. Cumhuriyetimiz bugün gelişen demokrasisiyle, hukuk devleti hüviyetiyle birlikte daha güçlü bir şekilde muasır medeniyetler hedefine doğru ilerlemektedir. Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün vatandaşları Cumhuriyetimize demokrasimize sahip çıkma iradesinde tereddütsüz bir bütünlük içindedir. Bunu en son 15 Temmuz alçak darbe girişiminde 80 milyon vatadandaşımız, yurtdışında yaşayan milyonlarca vatandaşımız bütün dünyaya göstermiştir. Aziz milletimiz milli mücadele ruhunu, Cumhuriyetin değerlerini ve kazanımlarını korumakta kararlıdır."
Türkiye'nin bugün güçlü ekonomisiyle Avrupa'nın beşinci, dünyanın 17. en gelişmiş ekonomileri arasında yer aldığını söyleyen Yıldırım, küresel ve bölgesel barışa çok önemli katkı sağlayan bir ülke olduğunu ifade etti.
Atatürk'ün doğunun dinamikleriyle batının dengelerini çatışmadan uzak barışçı bir üslupla birleştirerek Türkiye'nin modern dünya ile bütünleşmesini değişim ve dönüşümünü sağladığını belirten Yıldırım şunları söyledi: "Cumhuriyetimizin 94. yılında iftiharla söyleyebiliriz ki Türkiye elde ettiği siyasi istikrar ve ekonomik gücüyle gelişimini kalkınmasını kararlılıkla sürdürmektedir. Ülkemizin her köşesinde açılışlarını yaptığımız dev yatırımlar, hayata geçirdiğimiz büyük projeler, muasır medeniyet hedefimizi aşmak için atılmış önemli adımlardır. Türkiye'ye yönelik olumsuz kampanyalar maksatlıdır, ülkemizi hukukunu çiğnemek isteyenlerin alçak iftiralarıdır. ABD'de yaşayan vatandaşlarımızın ve dünyadaki bütün vatandaşlarımızın içi rahat olsun, başı dik olsun. Türkiye, demokrasi yolunda, kalkınma yolunda hiçbir sapma göstermemiş ve bundan sonra da göstermeyecektir."
Dünyanın bugün çok sıkıntılı bir dönemden geçtiğini, küresel düzen, birçok tehlike, risk, kriz ve çatışmayla karşı karşıya olduğuna dikkati çeken Yıldırım, artan güvenlik sorunlarının ve terör tehdidinin dünyanın hiçbir yerinde barışın ve sükuneti tam anlamıyla tesis edilmesine izin vermediğini ifade etti.
Hiçbir ülkenin bu tehditlerden muaf olmadığını söyleyen Yıldırım, " İstanbul ne kadar güvenliyse New York'ta o kadar güvenlidir. Ankara ne kadar güvenliyse Washington'ta o kadar güvenlidir." dedi.
"ATATÜRK'ÜN PRENSİBİ YURTTA SULH, CİHANDA SULHTUR"5 Kasım tarihinde Teksas eyaletinde meydana gelen saldırıda ölenlerin yakınlarına başsağlığı dileyen Başbakan Yıldırım, söz konusu bu saldırıları şiddetle kınadıklarını ve Türk halkının Amerikan halkının acılarını anladığını ve paylaştığını söyledi.
Yıldırım, "Küresel teröre karşı bütün ülkeler birbirinin hukukuna saygı göstermek zorundadır. Teröre karşı uluslararası alanda yalnız bırakılan Türkiye, terörden muzdarip bütün toplumların acısını en iyi şekilde anlamaktadır. Kısacası küresel gelişmeler oldukça karmaşık ve tehlikeli bir seyir izliyor. Bu durum maalesef ister istemez ülkeler arasındaki ilişkilere de yansımaktadır. Bu noktada uzun yıllara dayanan dostluğa sahip olduğumuz müttefikimiz ABD ile ilişkilerimizin durumuna kısaca değinmek istiyorum. Hepinizin malumu olduğu üzere ABD ile aramızda ortak değerlere müşterek çıkarlara dayalı güçlü, kalıcı ve kapsamlı ilişkiler mevcuttur. Esas itibariyle bugün küresel ve bölgesel anlamda yaşanan olumsuz gelişmeler artan istikrarsızlık bu ilişkileri her zamankinden daha önemli hale getirmiştir. Bugün Amerika Birleşik Devletleri ile yaşamakta olduğumuz sorunlar geçicidir. Türkiye'nin dostluğu her zaman bütün müttefiklerimiz için önemli ve kıymetlidir. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün prensibi yurtta sulh, cihanda sulhtur. Bu prensipten hareketle, bütün haksızlıklara karşı duruyor, bütün mazlumlara kucak açıyoruz, bölgesel ve küresel barış için insanlık adına büyük bedeller ödüyor, yerinden yurdundan edilmiş milyonlarca insana evimizi açıyoruz, ekmeğimizi paylaşıyoruz. Bu bizi suçlayanlar yeryüzünde yaşanan acılar için bir kendilerinin ne yaptığına ne yapmadığına baksınlar, ondan sonra karar versinler."
Türk-Amerikan toplumunun olarak ticaretten sanata siyasetten bilime kadar çeşitli alanlardaki çalışmalarla Türkiye- Amerika ilişkilerine önemli katkı sağladığını anlatan Yıldırım, bu başarılardan gurur duyduklarını söyledi.
Yurtdışındaki bütün vatandaşların bir yandan kendi kimliklerini korurken diğer yandan da yaşadıkları topluma entegre olmalarını çok önemsediklerini söyleyen Yıldırım şunları kaydetti: "Federal ve yerel kurumlardaki temsil seviyenizin artırılması, sesimizin daha fazla duyulmasına önemli katkı sağlayacaktır. Sosyal alanda yürüteceğiniz faaliyetler ayrı bir öneme sahiptir. Bu alandaki çalışmalarınız hem vatandaşlarımız arasındaki dayanışmayı güçlendirecek, aynı zamanda yaşadığımız toplum içindeki barış ve huzura katkı sağlayacaktır. Şunu özellikle hatırlatmak isterim. Biz bütün farklılıklarımızla biriz, beraberiz, birlikte Türkiye'yiz. Farklılıklarımızı kabullenerek, sahip olduğumuz ortak değerleri öne çıkardığımız sürece bütün sorunların üstesinden çok daha kolay gelebileceğiz." diye konuştu.
ABD'nin kültürel kimlikleri ve geçmişleri ne olursa olsun bireylerin kendi imkanlarıyla başarılı olabileceği bir toplum modelini öne çıkardığını kaydeden Yıldırım, "Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu durumu en iyi şekilde değerlendireceğinize eminim. Millet ve devlet olarak ülkemizin gelecek hedeflerinden bir an bile gözümüzü ayırmayacağız. Türkiye bugün siyasi ve ekonomik gücüyle uygar dünyanın saygın ülkeleri arasındadır. Bir güven ve istikrar ülkesidir. Bütün vatandaşlarımızın hukukuna sahip çıktığımız gibi yer yüzündeki mazlumalara da ev sahipliği yapıyoruz. Hakimiyet milletindir şiarıyla çıktığımız bu yolda kararlılıkla devam edeceğiz.Türkiye Cumhuriyeti'nin milletin değerlerine, vatandaşın can ve mal emniyetine, bütün vatadaşlarımızın hukukuna sahip çıkarak, demokrasiyle hukuk düzeniyle muasır medeniyetlere oradaki hedeflere erişeceğimize hiç kimsenin şüphesi olmasın.Şehitlerimizin aziz hatıraları başta olmak üzere Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve bütün silah arkadaşlarını şükranla minnetle yad ediyor, gazilerimizin hatıralarına gölge düşürmeden kararlılıkla yolumuza devam edeceğimizi ifade etmek istiyorum. Bu duygularla sözlerime son verirken biz kez daha Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ölümünün 79. yılında minnet ve şükranla anıyor hepinize katılımlarınızdan dolayı teşekkür ediyorum." dedi.
Törende New York'taki Atatürk Okulu öğrencileri şiirler okudu. Anma törenine Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop, İstanbul Milletvekilleri Volkan Bozkır,Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, New York Başkonsolosu Ertan Yalçın da katıldı
Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete intikalinin 79. yılı dolayısıyla New York Başkonlosluğu'nda düzenlenen anma törenine katıldı.
Törende bir dakikalık saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı okundu. Başbakan Yıldırım, Atatürk'ü anma töreninde yaptığı konuşmada, bugün milletin hafızasında tarihi öneme sahip bir. günün idrak edildiğini söyledi.
Vefatının 79. yıl dönümünde Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü milletçe ve şükranla andıklarını belirten Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü:
"Cumhuriyetin ilanı ile birlikte mili iradeyi, adaleti, insan hak ve özgürlüklerini, çoğulcu demokratik prensipleri ülkemiz için hedef gösteren Atatürk, milletimizi bu ideal etrafında birleştirmiştir. Cumhuriyetimiz bugün gelişen demokrasisiyle, hukuk devleti hüviyetiyle birlikte daha güçlü bir şekilde muasır medeniyetler hedefine doğru ilerlemektedir. Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün vatandaşları Cumhuriyetimize demokrasimize sahip çıkma iradesinde tereddütsüz bir bütünlük içindedir. Bunu en son 15 Temmuz alçak darbe girişiminde 80 milyon vatadandaşımız, yurtdışında yaşayan milyonlarca vatandaşımız bütün dünyaya göstermiştir. Aziz milletimiz milli mücadele ruhunu, Cumhuriyetin değerlerini ve kazanımlarını korumakta kararlıdır."
Türkiye'nin bugün güçlü ekonomisiyle Avrupa'nın beşinci, dünyanın 17. en gelişmiş ekonomileri arasında yer aldığını söyleyen Yıldırım, küresel ve bölgesel barışa çok önemli katkı sağlayan bir ülke olduğunu ifade etti.
Atatürk'ün doğunun dinamikleriyle batının dengelerini çatışmadan uzak barışçı bir üslupla birleştirerek Türkiye'nin modern dünya ile bütünleşmesini değişim ve dönüşümünü sağladığını belirten Yıldırım şunları söyledi:
Cumhuriyetimizin 94. yılında iftiharla söyleyebiliriz ki Türkiye elde ettiği siyasi istikrar ve ekonomik gücüyle gelişimini kalkınmasını kararlılıkla sürdürmektedir. Ülkemizin her köşesinde açılışlarını yaptığımız dev yatırımlar, hayata geçirdiğimiz büyük projeler, muasır medeniyet hedefimizi aşmak için atılmış önemli adımlardır. Türkiye'ye yönelik olumsuz kampanyalar maksatlıdır, ülkemizi hukukunu çiğnemek isteyenlerin alçak iftiralarıdır. ABD'de yaşayan vatandaşlarımızın ve dünyadaki bütün vatandaşlarımızın içi rahat olsun, başı dik olsun. Türkiye, demokrasi yolunda, kalkınma yolunda hiçbir sapma göstermemiş ve bundan sonra da göstermeyecektir."
Dünyanın bugün çok sıkıntılı bir dönemden geçtiğini, küresel düzen, birçok tehlike, risk, kriz ve çatışmayla karşı karşıya olduğuna dikkati çeken Yıldırım, artan güvenlik sorunlarının ve terör tehdidinin dünyanın hiçbir yerinde barışın ve sükuneti tam anlamıyla tesis edilmesine izin vermediğini ifade etti.
Hiçbir ülkenin bu tehditlerden muaf olmadığını söyleyen Yıldırım, " İstanbul ne kadar güvenliyse New York'ta o kadar güvenlidir. Ankara ne kadar güvenliyse Washington'ta o kadar güvenlidir." dedi.
5 Kasım tarihinde Teksas eyaletinde meydana gelen saldırıda ölenlerin yakınlarına başsağlığı dileyen Başbakan Yıldırım, söz konusu bu saldırıları şiddetle kınadıklarını ve Türk halkının Amerikan halkının acılarını anladığını ve paylaştığını söyledi.
Yıldırım, "Küresel teröre karşı bütün ülkeler birbirinin hukukuna saygı göstermek zorundadır. Teröre karşı uluslararası alanda yalnız bırakılan Türkiye, terörden muzdarip bütün toplumların acısını en iyi şekilde anlamaktadır. Kısacası küresel gelişmeler oldukça karmaşık ve tehlikeli bir seyir izliyor. Bu durum maalesef ister istemez ülkeler arasındaki ilişkilere de yansımaktadır. Bu noktada uzun yıllara dayanan dostluğa sahip olduğumuz müttefikimiz ABD ile ilişkilerimizin durumuna kısaca değinmek istiyorum. Hepinizin malumu olduğu üzere ABD ile aramızda ortak değerlere müşterek çıkarlara dayalı güçlü, kalıcı ve kapsamlı ilişkiler mevcuttur. Esas itibariyle bugün küresel ve bölgesel anlamda yaşanan olumsuz gelişmeler artan istikrarsızlık bu ilişkileri her zamankinden daha önemli hale getirmiştir. Bugün Amerika Birleşik Devletleri ile yaşamakta olduğumuz sorunlar geçicidir. Türkiye'nin dostluğu her zaman bütün müttefiklerimiz için önemli ve kıymetlidir. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün prensibi yurtta sulh, cihanda sulhtur. Bu prensipten hareketle, bütün haksızlıklara karşı duruyor, bütün mazlumlara kucak açıyoruz, bölgesel ve küresel barış için insanlık adına büyük bedeller ödüyor, yerinden yurdundan edilmiş milyonlarca insana evimizi açıyoruz, ekmeğimizi paylaşıyoruz. Bu bizi suçlayanlar yeryüzünde yaşanan acılar için bir kendilerinin ne yaptığına ne yapmadığına baksınlar, ondan sonra karar versinler."
Türk-Amerikan toplumunun olarak ticaretten sanata siyasetten bilime kadar çeşitli alanlardaki çalışmalarla Türkiye- Amerika ilişkilerine önemli katkı sağladığını anlatan Yıldırım, bu başarılardan gurur duyduklarını söyledi.
Yurtdışındaki bütün vatandaşların bir yandan kendi kimliklerini korurken diğer yandan da yaşadıkları topluma entegre olmalarını çok önemsediklerini söyleyen Yıldırım şunları kaydetti:
"Federal ve yerel kurumlardaki temsil seviyenizin artırılması, sesimizin daha fazla duyulmasına önemli katkı sağlayacaktır. Sosyal alanda yürüteceğiniz faaliyetler ayrı bir öneme sahiptir. Bu alandaki çalışmalarınız hem vatandaşlarımız arasındaki dayanışmayı güçlendirecek, aynı zamanda yaşadığımız toplum içindeki barış ve huzura katkı sağlayacaktır. Şunu özellikle hatırlatmak isterim. Biz bütün farklılıklarımızla biriz, beraberiz, birlikte Türkiye'yiz. Farklılıklarımızı kabullenerek, sahip olduğumuz ortak değerleri öne çıkardığımız sürece bütün sorunların üstesinden çok daha kolay gelebileceğiz" diye konuştu.
ABD'nin kültürel kimlikleri ve geçmişleri ne olursa olsun bireylerin kendi imkanlarıyla başarılı olabileceği bir toplum modelini öne çıkardığını kaydeden Yıldırım, "Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu durumu en iyi şekilde değerlendireceğinize eminim. Millet ve devlet olarak ülkemizin gelecek hedeflerinden bir an bile gözümüzü ayırmayacağız. Türkiye bugün siyasi ve ekonomik gücüyle uygar dünyanın saygın ülkeleri arasındadır. Bir güven ve istikrar ülkesidir. Bütün vatandaşlarımızın hukukuna sahip çıktığımız gibi yer yüzündeki mazlumalara da ev sahipliği yapıyoruz. Hakimiyet milletindir şiarıyla çıktığımız bu yolda kararlılıkla devam edeceğiz.Türkiye Cumhuriyeti'nin milletin değerlerine, vatandaşın can ve mal emniyetine, bütün vatadaşlarımızın hukukuna sahip çıkarak, demokrasiyle hukuk düzeniyle muasır medeniyetlere oradaki hedeflere erişeceğimize hiç kimsenin şüphesi olmasın.Şehitlerimizin aziz hatıraları başta olmak üzere Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve bütün silah arkadaşlarını şükranla minnetle yad ediyor, gazilerimizin hatıralarına gölge düşürmeden kararlılıkla yolumuza devam edeceğimizi ifade etmek istiyorum. Bu duygularla sözlerime son verirken biz kez daha Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ölümünün 79. yılında minnet ve şükranla anıyor hepinize katılımlarınızdan dolayı teşekkür ediyorum" dedi.
Törende New York'taki Atatürk Okulu öğrencileri şiirler okudu. Anma törenine Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop, İstanbul Milletvekilleri Volkan Bozkır,Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, New York Başkonsolosu Ertan Yalçın da katıldı.