Beyaz Saray'ın iki yüzlü 'kaygı' açıklaması yalanlandı

CumhurbaşkanIığı kaynakları, Erdoğan ve Trump arasındaki telefon görüşmesini değerlendirirken, "ABD tarafının yazılı açıklaması görüşmenin içeriğini tam olarak yansıtmıyor" vurgusu yaptı.

Beyaz Saray Yalanlarını, Cumhurbaşkanlığı Ortaya Çıkardı: ABD'nin Açıklaması Gerçeği Yansıtmıyor

Giriş Tarihi: 25.01.2018 04:26 Güncelleme Tarihi: 25.01.2018 08:43

CumhurbaşkanIığı kaynakları, Erdoğan ve Trump arasındaki telefon görüşmesini değerlendirirken, "ABD tarafının yazılı açıklaması görüşmenin içeriğini tam olarak yansıtmıyor" vurgusu yaptı.

Beyaz Saray'ın iki yüzlü 'kaygı' açıklaması yalanlandı

Beyaz Saray, Trump'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a telefonda söyleyemediklerini yazınca gerçekler ortaya çıktı. Yalan dolu açıklamada yer alan OHAL ve kaygı konularının yer almadığı belirtildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Donald Trump'ın görüşmesinin ardından Beyaz Saray açıklama yaptı. Yapılan açıklamada yer alan 'kaygı duyuyoruz' açıklaması, Cumhurbaşkanlığı kaynakları tarafından yalanlandı.

"TRUMP BÖYLE BİR ŞEY SÖYLEMEDİ"

Beyaz Saray, Erdoğan ile Trump görüşmesi sonrası yaptığı açıklamada "Afrin operasyonunda tırmanan şiddetten kaygı duyuyoruz" açıklamasını yaptı.

Cumhurbaşkanlığı kaynakları ise, ABD tarafının yazılı açıklaması görüşmenin içeriğini tam olarak yansıtmadığını belirtiyor.

Görüşmeyle ilgili Cumhurbaşkanlığı kaynakları şu bilgileri verdi:

Trump Afrin operasyonuyla ilgili “tırmanan şiddetten kaygı” diye bir şeyden söz etmedi. Operasyonla ilgili görüş teatisinden öte bir şey konuşulmadı.

-ABD tarafı, operasyonun belirli bir zaman dilimiyle sınırlı tutulması; Münbiç’te az da olsa ABD askerinin mevcudiyetinden bahisle oralarda bir sıcak çatışma ihtimaline mahal verilmemesi gerektiğine değindi.

-Türk tarafı da PYD/YPG unsurlarının daha önce söz verildiği üzere Fırat’ın doğusuna çekilmeleri gerektiğini; çekilme gerçekleştiğinde Münbiç’in olası DEAŞ tehdidine karşı Türk askeri desteğindeki ÖSO tarafından korunabileceğini belirtti.

-Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın terörle mücadele çerçevesinde PYD/YPG’ye ABD’nin silah desteğine son vermesi gerektiğine dikkati çekmesine karşılık olarak Trump ise PYD/YPG’ye artık silah vermediklerini, vermeyeceklerini söylemiştir.

Trump, “Türkiye’den gelen yıkıcı ve yanlış söylemler” diye bir ifade kullanmadı. Konuşmalarda ABD’nin açıkça eleştirilmesinin rahatsızlık uyandırdığına değindi. Buna karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan da terör örgütü PYD/YPG’ye silah verilmesinden FETÖ’nün başının himayesine kadar uzanan ABD politikalarının Türk kamuoyunda ciddi infiale neden olduğundan söz etti.

-Trump, Türkiye’de bazı ABD vatandaşları ve yerel personelin tutukluğundan bahisle bunların serbest bırakılmasını istedi. Buna karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan da Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu hatırlatarak, ilgili konuların yargıda olduğunu ve iddianamelerin tamamlanmasının akabinde kararı da yargının vereceğini hatırlattı.

 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Trump'la arasındaki telefon görüşmesinde, terörle mücadele çerçevesinde PYD/YPG'ye ABD'nin silah desteğine son vermesi gerektiğine dikkati çekti. Görüşmeyle ilgili ABD tarafının yazılı açıklamasının, görüşmenin içeriğini tam olarak yansıtmadığı öğrenildi. Görüşmede Trump'ın tırmanan şiddetten kaygıdan söz etmediği ve Türkiye'deki OHAL'e değinmediği bilgisi paylaşıldı.

GÖRÜŞMENİN PERDE ARKASI

 Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump arasında geçen görüşmenin perde arkası hakkında diplomatik kaynaklardan açıklama yapılarak "ABD tarafının yazılı açıklaması görüşmenin içeriğini tam olarak yansıtmıyor" denildi. Görüşmede, Trump'ın Afrin operasyonuyla ilgili "tırmanan şiddetten kaygı"dan söz etmediği öğrenildi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasında bu akşam gerçekleşen telefon görüşmesinin perde arkası hakkında diplomatik kaynaklardan yeni bir açıklama yapıldı.

TRUMP'UN BÖYLE BİR İFADESİ OLMADI

Açıklamada ABD'nin yazılı açıklamasının görüşmenin içeriğini tam olarak yansıtmadığı belirtirken Trump'ın Afrin'de tırmanan şiddetten kaygı duyduğuna dair bir ifadesinin olmadığı vurgulandı. Operasyonla ilgili görüş teatisinden öte bir şey konuşulmadığı belirtilirken ABD tarafının, operasyonun belirli bir zaman dilimiyle sınırlı tutulması; Münbiç'te az da olsa ABD askerinin mevcudiyetinden bahisle oralarda bir sıcak çatışma ihtimaline mahal verilmemesi gerektiğine değindiği ifade edildi.

"YPG FIRAT'IN DOĞUSUNA ÇEKİLSİN"

Türk tarafının da PYD/YPG unsurlarının daha önce söz verildiği üzere Fırat'ın doğusuna çekilmeleri gerektiğini; çekilme gerçekleştiğinde Münbiç'in olası DEAŞ tehdidine karşı Türk askeri desteğindeki ÖSO tarafından korunabileceğinin belirtildiği açıklandı.

TRUMP: YPG'YE ARTIK SİLAH VERMİYORUZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın terörle mücadele çerçevesinde PYD/YPG'ye ABD'nin silah desteğine son vermesi gerektiğine dikkati çekmesine karşılık olarak Trump'ın ise PYD/YPG'ye artık silah vermediklerini, vermeyeceklerini söylediği vurgulanırken "Trump 'Türkiye'den gelen yıkıcı ve yanlış söylemler' diye bir ifade kullanmadı. Konuşmalarda ABD'nin açıkça eleştirilmesinin rahatsızlık uyandırdığına değindi.

"ABD POLİTİKALARI İNFİALE NEDEN OLUYOR"

Buna karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan da terör örgütü PYD/YPG'ye silah verilmesinden FETÖ'nün başının himayesine kadar uzanan ABD politikalarının Türk kamuoyunda ciddi infiale neden olduğundan söz etti" ifadesine yer verildi.

TRUMP TUTUKLULARI HATIRLATTI

Konuşmada Türkiye'deki OHAL'e hiç değinilmediği açıklanırken "Trump, Türkiye'de bazı ABD vatandaşları ve yerel personelin tutukluğundan bahisle bunların serbest bırakılmasını istedi. Buna karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan da Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu hatırlatarak, ilgili konuların yargıda olduğunu ve iddianamelerin tamamlanmasının akabinde kararı da yargının vereceğini hatırlattı" denildi.

Trump’a inat Türk jetleri Münbiç’teki YPG’lilere bomba yağdırdı

Donald Trump’ın Türkiye’ye ayar vermeye kalktığı dakikalarda Türk savaş uçakları Amerikan silahlarıyla dolu YPG silah depolarını bombalıyordu.

SAVAŞ UÇAKLARI MÜNBİÇ'TE PKK MEVZİLERİNİ VURDU

Amerikalıların beslediği terör örgütü YPG’nin Münbiç’teki silah depoları bir bir yok ediliyor. Türk jetlerinin, Münbiç'teki terör örgütü PKK/PYD mevzilerini vurduğu belirtildi.

Trump ile yapılan görüşmenin ardından Beyaz Saray, Erdoğan'a n iletildiği belirtildi. Zeytin Dalı Harekatı'nın iki ülkenin Suriye'deki ortak çıkarlarını zayıflattığını söyledi.

Diğer yandan Trump, Türk-Amerikan güçleri arasında bir çatışma riskini engellemek için Türkiye'nin ihtiyatlı davranmasını istedi.

Beyaz Saray'ın açıklamasında, "Trump, Türkiye'nin yıkıcı ve yanlış üslubu ve Olağanüstü Hal koşullarında tutuklanan ABD vatandaşlarının durumuyla ilgili kaygısını iletti" ifadeleri yer aldı.

ABD'nin derdi PYD'yi kurtarmak

Terör örgütü YPG’ye Afrin’e ilerlemesi durumunda “yardımı kesme” tehdidinde bulunan ABD, dün de Türkiye’ye Afrin’de 30 kilometrelik güvenli hat oluşturma önerisinde bulundu.

Beş yıl önce Ankara, aynı talebi iletmiş ancak ABD karşı çıkmıştı. Daha önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın telefonlarına döneceği cevabını ABD Başkanı Donald Trump, dün kendisi aradı.
TSK ve ÖSO'nun Suriye'nin kuzeyinde yuvalanan terör örgütlerine karşı yürüttüğü Zeytin Dalı Harekâtında 5'inci gün geride kalırken Türkiye sahada olduğu gibi diplomasi alanında da büyük kazanımlar elde etti. DEAŞ'a karşı savaşıyor maskesi altında PYD-YPG'yi modern silahlarla donatan ve her türü desteği veren ABD yönetimi son olarak Türkiye sınırında ana omurgasını PYD- YPG'li teröristlerin kuracağını söylediği 'sınır muhafızları' adı altında 30 bin kişilik terör ordusu oluşturmayı planlıyordu. Türkiye'nin Zeytin Dalı Harekâtı ve bu süreçte yürütülen başarılı diplomasi ile planları bozulan ABD tavır değişikliğine gitti. Daha önce PYD/YPG'ye desteklerini ifade eden ABD'li yetkililerden birbiri ardına "yanlış anlaşıldık" açıklamaları geldi. Son olarak ABD'nin DEAŞ'la Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk, ABD'nin Suriye'de PYD'den oluşan 30 bin askerlik bir sınır gücü kurma niyetinde olmadığını bir kez daha ifade etti.

NATO VE AB'DEN DESTEK
Bu süreçte NATO ve AB ülkeleri de şaşırtan bir şekilde Türkiye'nin yanında yer aldı. Operasyonun ilk anından itibaren çok net bir şekilde Türkiye'nin güvenlik endişeleri olduğunu ve son derece büyük bir terör tehdidiyle mücadele ettiğine dikkat çeken NATO, Türkiye'nin son dönemde terörle en fazla mücadele eden ülke olduğunu da vurguladı. NATO Genel Sekreter Yardımcısı Rose Gottemoeller, Türkiye'nin güvenliğini koruma hakkı olduğunu söyledi. Harekâtın ilk günlerinde Batılı ülkelerden yapılan 'endişeliyiz' açıklamaları da yerini destek mesajlarına bıraktı. İngiltere operasyona destek verdiğini açıkladı. Hollanda'dan ise YPG'nin masum olmadığı yönünde bir açıklama geldi. Harekâtın 3'üncü gününde, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) Suriye gündemiyle önceden planlanan bir toplandı gerçekleştirdi. Toplantıda beklintiler rağmen Türkiye aleyhine bİr karar çıkmadı. Türkiye'nin Afrin operasyonu Moskova ve Washington arasında tartışmalara da neden oldu.