Manisa'da 3 bin 500 yıllık tahıl ambarları bulundu
Ege'deki verimli tarım havzalarından Gölmarmara'daki kazılarda Genç Tunç Çağı'nda kullanıldığı tahmin edilen 16 tahıl ambarı tespit edildi. Kazı Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Ünlüsoy "Kazılarda 3 bin 500 yıl öncesine ait olduğu değerlendirilen buğday, arpa ve üzüm tohumları bulundu. Bu tohumlar üzerinde de araştırmalar devam ediyor" dedi. Manisa'da Genç Tunç Çağı dönemine ait 8 hektarlık Gölmarmara Kaymakçı yerleşiminde 3 bin 500 yıllık çok sayıda tahıl ambarı bulundu
Manisa'da 3 bin 500 yıllık tahıl ambarları bulundu
Giriş Tarihi: 24.7.2017 22:05 Son Güncelleme Tarihi: 25.7.2017 09:09
Manisa'da Genç Tunç Çağı dönemine ait 8 hektarlık Gölmarmara Kaymakçı yerleşiminde 3 bin 500 yıllık çok sayıda tahıl ambarı bulundu.
Ege'deki verimli tarım havzalarından Gölmarmara'daki kazılarda Genç Tunç Çağı'nda kullanıldığı tahmin edilen 16 tahıl ambarı tespit edildi. Kazı Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Ünlüsoy "Kazılarda 3 bin 500 yıl öncesine ait olduğu değerlendirilen buğday, arpa ve üzüm tohumları bulundu. Bu tohumlar üzerinde de araştırmalar devam ediyor" dedi.
Manisa'nın Gölmarmara havzasındaki Kaymakçı mevkisinde devam eden kazılarda Geç Tunç Çağı'nda kullanıldığı tespit edilen tahıl ambarları bulundu.
Ege Bölgesi’nin bilinen en büyük Geç Tunç Çağı yerleşimi olan Gölmarmara havzasında Lidyalıların atalarının yaşadığı tahmin edilen kale ve evlerden oluşan Kaymakçı'da 2014'ten bu yana devam eden kazı, tarımsal verimiliğiyle bilinen bölgenin tarihine ışık tutuyor.
ABD, Avrupa ve Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden arkeologların oluşturduğu uluslararası ekip tarafından gerçekleştirilen kazının başkan yardımcılığını üstlenen Yaşar Üniversitesi Turizm Rehberliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sinan Ünlüsoy, 8 hektarlık alanda devam eden kazılarda heyecan verici sonuçlar alındığını dile getirdi.
Yürütülen çalışmalarla insanların Geç Tunç Çağı'nda hangi koşullarda yaşadıklarını öğrenmek için kale ve evlerin duvarlarını ortaya çıkarmaya çalıştıklarını belirten Ünlüsoy şöyle konuştu:
"Bizim için buradaki kazı çalışmalarının en heyecan verici sonuçlardan bir tanesi evlerin, binaların ve caddelerin yanı sıra çok sayıda bulunan yuvarlak biçimdeki tahıl ambarları oldu. Bu kadar çok sayıda tahıl ambarı bulmayı beklemiyorduk. Normalde bu tür yerleşim alanlarında tahıl ambarları bulursunuz. Çünkü günümüzde dahi Anadolu’nun birçok köyünde benzer ambarlar yapılıyor. Fakat Kaymakçı’daki tahıl ambarlarının büyüklüğü, boyutları ve sayıları oldukça fazla. Tahıl ambarlarından elde edilen tohumlar ne tür tarımsal faaliyetlerde bulundukları hakkında bilgi veriyor. Bu ambarlar o dönemin ekonomik koşulları hatta siyasi düzeni hakkında da bize bilgiler sunacak."
3 BİN 500 YILLIK ÜZÜM ÇEKİRDEĞİ
Yapılan kazılarda tespit edilen 16 tahıl ambarından çıkan bulguların bölgenin tarımsal geçmişini de ortaya koyduğunu dile getiren Ünlüsoy, arkeobotanik çalışmalarıyla Geç Tunç Çağı'nda tarım yöntemleri, bitki ve hayvan türleri, doğal çevre ve insanların beslenme biçimlerine ilişkin sonuçlara ulaşmayı umduklarını aktardı.
Ünlüsoy, "Bu bölge, Türkiye'nin en önemli tarım alanlarından bir tanesi. Buradaki tarımsal faaliyetlerin geçmişini, ne zaman başladığını günümüze kadar nasıl süreç içinde geldiğini anlamak istiyoruz. Ambarların içinde yapılan kazılarda 3 bin 500 yıl öncesine ait olduğu değerlendirilen buğday, arpa ve üzüm tohumları bulundu. Bu tohumlar üzerinde de araştırmalar devam ediyor."
MÖ. 2000'li yıllarda Hitit İmparatorluğu kaynaklarında “Seha Nehri Ülkesi” olarak adı geçen bölgede, Truva'dan 4 kat daha büyük bir yerleşimin bulunduğu tahmin ediliyor.
Manisa‘nın Gölmarmara havzasındaki Kaymakçı mevkisinde devam eden kazılarda Geç Tunç Çağı‘nda kullanıldığı tespit edilen tahıl ambarları bulundu.
Ege Bölgesi’nin bilinen en büyük Geç Tunç Çağı yerleşimi olan Gölmarmara havzasında Lidyalıların atalarının yaşadığı tahmin edilen kale ve evlerden oluşan Kaymakçı’da 2014’ten bu yana devam eden kazı, tarımsal verimiliğiyle bilinen bölgenin tarihine ışık tutuyor.
ABD, Avrupa ve Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden arkeologların oluşturduğu uluslararası ekip tarafından gerçekleştirilen kazının başkan yardımcılığını üstlenen Yaşar Üniversitesi Turizm Rehberliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sinan Ünlüsoy, 8 hektarlık alanda devam eden kazılarda heyecan verici sonuçlar alındığını dile getirdi.
Ünlüsoy, yürütülen çalışmalarla insanların Geç Tunç Çağı’nda hangi koşullarda yaşadıklarını öğrenmek için kale ve evlerin duvarlarını ortaya çıkarmaya çalıştıklarını belirtti.
3 bin 500 yıllık üzüm çekirdeği
Yapılan kazılarda tespit edilen 16 tahıl ambarından çıkan bulguların bölgenin tarımsal geçmişini de ortaya koyduğunu dile getiren Ünlüsoy, arkeobotanik çalışmalarıyla Geç Tunç Çağı’nda tarım yöntemleri, bitki ve hayvan türleri, doğal çevre ve insanların beslenme biçimlerine ilişkin sonuçlara ulaşmayı umduklarını aktardı.
Ünlüsoy, “Bu bölge, Türkiye’nin en önemli tarım alanlarından bir tanesi. Buradaki tarımsal faaliyetlerin geçmişini, ne zaman başladığını günümüze kadar nasıl süreç içinde geldiğini anlamak istiyoruz. Ambarların içinde yapılan kazılarda 3 bin 500 yıl öncesine ait olduğu değerlendirilen buğday, arpa ve üzüm tohumları bulundu. Bu tohumlar üzerinde de araştırmalar devam ediyor.”
MÖ. 2000’li yıllarda Hitit İmparatorluğu kaynaklarında “Seha Nehri Ülkesi” olarak adı geçen bölgede, Truva’dan 4 kat daha büyük bir yerleşimin bulunduğu tahmin ediliyor.