SON DAKİKA: İzmir'de isyan çıktı! Dayanılmaz koku ilçelere yayıldı! Ne balkona çıkabiliyorlar ne de cam açabiliyorlar....

Ahlat Cumhurbaşkanlığı Külliyesi 25 Ağustos'ta açılıyor --- Türkiye'nin güneş enerjisi üretim üssü açılıyor ----- Akdeniz'de Batı'yı çıldırtan harita! Türk gemileri ilan edilen NAVTEX'lerin ardında aralıksız çalışmalarını sürdürüyor ---- Son dakika: YÖK Başkanı Saraç açıkladı! Eğitim fakülteleriyle ilgili tarihi karar --- Son dakika: Milli Eğitim Bakanı Selçuk'tan yüz yüze eğitim açıklaması: İzin verilmeyecek---- 65 yaş üstüne düğün ve alışveriş yasağı

SON DAKİKA: İzmir'de isyan çıktı! Dayanılmaz koku ilçelere yayıldı! Ne balkona çıkabiliyorlar ne de cam açabiliyorlar...
Giriş Tarihi: 18.8.2020  10:39 Son Güncelleme: 18.8.2020  10:46
Son dakika haberi: İzmir'deki Harmandalı Çöp Depolama Alanı isyan çıkarttı. Bölgeden yayılan dayanılmaz koku ilçelerde yaşayanları çileden çıkarttı. Birçok ilçede hissedilen koku sonrası bölgeye gelen vatandaşlar İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin sözünü tutmadığını söyledi. Vatandaşlar, kapı ve cam açamadıklarını, sıcağa rağmen balkonda oturamadıklarını söyledi. Birçok vatandaş çift kat maske ile kokudan korunduğunu ifade etti.

20 yıldır bitmeyen çöp çilesi! İzmirliler belediyeye isyan etti
İzmir'deki Harmandalı Çöp Depolama Alanı'ndan yükselen ve çevre ilçelerden hissedilen ağır çöp kokusu vatandaşların günlük yaşamını olumsuz etkiliyor. Kokuyu engellemek ve kendilerine geçici de olsa bir çözüm sağlamak isteyen vatandaşlar yüzlerine kat kat maske takıyor.

BU ALBÜMÜ PAYLAŞ

İzmir'deki Harmandalı Çöp Depolama Alanı'ndan yükselen ve çevre ilçelerden hissedilen ağır çöp kokusu, bölge halkının yaşamını zorluyor. Vatandaşlar, sıcak yaz günlerinde balkonlarında oturamaz, kapı pencere açamaz hale geldiklerini söyledi. Çiğli Atatürk Mahallesi'nde yaşayan vatandaşlar, bir araya gelerek bu sorunun bir an önce çözüme kavuşması gerektiğini belirtti. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Tunç Soyer'e seslenen yöre halkı, seçimden önce Soyer'in Harmandalı Çöp Depolama Alanı için verdiği sözleri hatırlattı. Çocuklarının sağlığından endişelendiklerini ifade eden vatandaşlar, yaşlıların ve rahatsızlığı bulunanların nefes almakta güçlük çektiğini söyledi. Vatandaşlar çareyi kat kat maske takmakta buldu.

GALERİ DEVAM EDİYOR

  

'ÇOCUKLAR VE YAŞLILAR İÇİN ENDİŞELİYİZ'

20 yıldır çöp sorunu ile karşı karşıya olduklarını ifade eden mahalle halkından Asım Yılmaz (73), "Dünyanın en güzel şehirlerinden biri olan İzmir'e bu manzara yakışıyor mu? Kapımızı penceremizi açamıyoruz. Çocuklar hasta oluyor. Yaşlılar nefes almakta güçlük çekiyor. Bu sorunun çözülmesi lazım. Buranın çözülmesi için eylemler yapıldı, araçların yolları kesildi, başvurular yaptık, sonuç yok. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu sorunla ilgilenmiyor. Bütün İzmir'in çöpü buraya geliyor. Araçlar yollara çöp akıta akıta geliyor. Yollar hep çöp suyu olduğundan kokuyor. Hastalık saçıyor. Hem kendimiz hem çocuklarımız için endişe ediyoruz. Burası mikrop yuvası. Bir an önce bu soruna çare bulmaları lazım" dedi.

'KÖY GİBİ BİR ŞEHİRDE YAŞIYORUZ'

Yoğun ve ağır kokunun yanı sıra sineklerin de çok olduğunu dile getiren Hidayet Ekim (57) ise, "21 sene oldu burada oturalı. Çok fena bir koku geliyor. İnsanlarımız rahatsız. Çocuklar parka çıktığı zaman hastalanıyor. Mahallemiz çok güzel bir yerde. İsmiyle de gurur duyuyoruz ama bu manzaralar yakışmıyor. Hemen yakınımızda Manisa'da tesis kuruldu. Turizm kenti, ticaret kenti diyoruz ama köy gibi bir şehirde yaşıyoruz. Tesis kurdular hala dökülüyor. Vatandaşlarımız kokudan çok rahatsız. İzmir Büyükşehir Belediyesi bizi mağdur ettiği gibi ilçe belediyemizi de mağdur ediyor. Kokunun pisliğin olduğu yerde sinek de çok oluyor" diye konuştu.

'NEFES ALMAKTA GÜÇLÜK ÇEKİYORUM'

Kalp hastası olduğunu ve koku nedeniyle nefes almakta zorlandığını vurgulayan Nuh Mehmet Atahan (73) da, "Kalp hastasıyım. 8'inci katta çalışıyor olmama rağmen bu koku benim nefesimi daraltıyor. Koku yayıldığında pencereleri kapatıyorum. Seçim zamanı mahallemize her gelen çöp depolama alanının kalkacağını söylüyor. Ancak kaldırılmıyor. Bir 30 yıl daha bu kokuyu çekeriz diyorum. Böyle bir idare ile bu iş yürümez. Çeşitli eylemler yapıldı. Ancak soruna çözüm bulunmadı" dedi.

'ÇÖPLER GİDEREK EVLERİMİZE YAKLAŞIYOR'

Çöplerin her geçen gün yerleşim yerlerine daha da yakınlaştığını belirten Hasan Oruç (57), "Yıllardır bu çöp kokusunu çekmekten bıktık. Metan gazının insan sağlığına ne kadar zararlı olduğunu bilirsiniz. Harmandalı'da çöp arabaları geçerken de çöp kokusundan geçilmiyor. Çöplerin üstünü kapatmaya çalışıyorlar. Çöpler giderek evlerimize yakınlaşıyor. 1 kilometre gibi bir mesafe kaldı. Sabaha kadar bu kokuyu çekiyoruz. koku, gece zehir gibi geliyor. Kalp ameliyatı geçirmiş bir kişiyim ama bu gazı solumak zorunda bırakılıyorum" diye konuştu.

Bekir Gökdemir (55) de, "Vaat edilmesine rağmen sorunlar hiçbir zaman çözülmedi, hala çöp kokuyor. Kapımızı pencerelerimizi havalandırmak için açmakla kapatmamız bir oluyor. Çocuklarımızı, torunlarımızı parka çıkarıyoruz ama kokuyu saldıkları zaman herkes evlerine kaçıyor. Ama bu da çözüm değil çünkü evlerimiz de çöp kokuyor" dedi.

    

 

İzmir'deki Harmandalı Çöp Depolama Alanı'ndan yükselen ve çevre ilçelerden hissedilen ağır çöp kokusu vatandaşların günlük yaşamını olumsuz etkiliyor. Kokuyu engellemek ve kendilerine geçici de olsa bir çözüm sağlamak isteyen vatandaşlar yüzlerine kat kat maske takıyor.

İzmir'deki Harmandalı Çöp Depolama Alanı'ndan yükselen ve çevre ilçelerden hissedilen ağır çöp kokusu, bölge halkının yaşamını zorluyor. Vatandaşlar, sıcak yaz günlerinde balkonlarında oturamaz, kapı pencere açamaz hale geldiklerini söyledi.

Çiğli Atatürk Mahallesi'nde yaşayan vatandaşlar, bir araya gelerek bu sorunun bir an önce çözüme kavuşması gerektiğini belirtti. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Tunç Soyer'e seslenen yöre halkı, seçimden önce Soyer'in Harmandalı Çöp Depolama Alanı için verdiği sözleri hatırlattı. Çocuklarının sağlığından endişelendiklerini ifade eden vatandaşlar, yaşlıların ve rahatsızlığı bulunanların nefes almakta güçlük çektiğini söyledi. Vatandaşlar çareyi kat kat maske takmakta buldu.

'ÇOCUKLAR VE YAŞLILAR İÇİN ENDİŞELİYİZ'

20 yıldır çöp sorunu ile karşı karşıya olduklarını ifade eden mahalle halkından Asım Yılmaz (73), "Dünyanın en güzel şehirlerinden biri olan İzmir'e bu manzara yakışıyor mu? Kapımızı penceremizi açamıyoruz. Çocuklar hasta oluyor. Yaşlılar nefes almakta güçlük çekiyor. Bu sorunun çözülmesi lazım. Buranın çözülmesi için eylemler yapıldı, araçların yolları kesildi, başvurular yaptık, sonuç yok. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu sorunla ilgilenmiyor. Bütün İzmir'in çöpü buraya geliyor. Araçlar yollara çöp akıta akıta geliyor. Yollar hep çöp suyu olduğundan kokuyor. Hastalık saçıyor. Hem kendimiz hem çocuklarımız için endişe ediyoruz. Burası mikrop yuvası. Bir an önce bu soruna çare bulmaları lazım" dedi.

'KÖY GİBİ BİR ŞEHİRDE YAŞIYORUZ'

Yoğun ve ağır kokunun yanı sıra sineklerin de çok olduğunu dile getiren Hidayet Ekim (57) ise, "21 sene oldu burada oturalı. Çok fena bir koku geliyor. İnsanlarımız rahatsız. Çocuklar parka çıktığı zaman hastalanıyor. Mahallemiz çok güzel bir yerde. İsmiyle de gurur duyuyoruz ama bu manzaralar yakışmıyor. Hemen yakınımızda Manisa'da tesis kuruldu. Turizm kenti, ticaret kenti diyoruz ama köy gibi bir şehirde yaşıyoruz. Tesis kurdular hala dökülüyor. Vatandaşlarımız kokudan çok rahatsız. İzmir Büyükşehir Belediyesi bizi mağdur ettiği gibi ilçe belediyemizi de mağdur ediyor. Kokunun pisliğin olduğu yerde sinek de çok oluyor" diye konuştu.

'NEFES ALMAKTA GÜÇLÜK ÇEKİYORUM'

Kalp hastası olduğunu ve koku nedeniyle nefes almakta zorlandığını vurgulayan Nuh Mehmet Atahan (73) da, "Kalp hastasıyım. 8'inci katta çalışıyor olmama rağmen bu koku benim nefesimi daraltıyor. Koku yayıldığında pencereleri kapatıyorum. Seçim zamanı mahallemize her gelen çöp depolama alanının kalkacağını söylüyor. Ancak kaldırılmıyor. Bir 30 yıl daha bu kokuyu çekeriz diyorum. Böyle bir idare ile bu iş yürümez. Çeşitli eylemler yapıldı. Ancak soruna çözüm bulunmadı" dedi.

'ÇÖPLER GİDEREK EVLERİMİZE YAKLAŞIYOR'

Çöplerin her geçen gün yerleşim yerlerine daha da yakınlaştığını belirten Hasan Oruç (57), "Yıllardır bu çöp kokusunu çekmekten bıktık. Metan gazının insan sağlığına ne kadar zararlı olduğunu bilirsiniz. Harmandalı'da çöp arabaları geçerken de çöp kokusundan geçilmiyor. Çöplerin üstünü kapatmaya çalışıyorlar. Çöpler giderek evlerimize yakınlaşıyor. 1 kilometre gibi bir mesafe kaldı. Sabaha kadar bu kokuyu çekiyoruz. koku, gece zehir gibi geliyor. Kalp ameliyatı geçirmiş bir kişiyim ama bu gazı solumak zorunda bırakılıyorum" diye konuştu.

Bekir Gökdemir (55) de, "Vaat edilmesine rağmen sorunlar hiçbir zaman çözülmedi, hala çöp kokuyor. Kapımızı pencerelerimizi havalandırmak için açmakla kapatmamız bir oluyor. Çocuklarımızı, torunlarımızı parka çıkarıyoruz ama kokuyu saldıkları zaman herkes evlerine kaçıyor. Ama bu da çözüm değil çünkü evlerimiz de çöp kokuyor" dedi.

Ahlat Cumhurbaşkanlığı Külliyesi 25 Ağustos'ta açılıyor
Malazgirt zaferinin 949. yıl dönümü bu yıl Kovid-19 salgını nedeniyle sınırlı sayıda davetlinin katılacağı törenle kutlanacak. Başkan Recep Tayyip Erdoğan ilk olarak 25 Ağustos'ta Ahlat'taki Selçuklu kabristanlığını ziyaret edecek. Sonrasında atlı akrobasi ve sportif gösterileri izleyecek olan Erdoğan, Okçular Vakfı'nın hazırladığı Han çadırını da ziyaret edecek.
Giriş Tarihi: 18.8.2020  12:34Son Güncelleme: 18.8.2020  12:36

Malazgirt zaferinin 949. yıl dönümü bu yıl Kovid-19 salgını nedeniyle sınırlı sayıda davetlinin katılacağı törenle kutlanacak. Başkan Recep Tayyip Erdoğan ilk olarak 25 Ağustos'ta Ahlat'taki Selçuklu kabristanlığını ziyaret edecek. Sonrasında atlı akrobasi ve sportif gösterileri izleyecek olan Erdoğan, Okçular Vakfı'nın hazırladığı Han çadırını da ziyaret edecek.


Türkiye'nin güneş enerjisi üretim üssü açılıyor
KONYA'da şu an 1'i lisanslı, 6 güneş enerji santraliyle elektrik üretilen Karapınar, yıllık 1,7 milyar kilovatsaat elektrik üretmesi beklenen santralle Türkiye'nin enerji üssü oluyor. Santralde üretilecek elektrik ile cari açığın kapatılmasına yıllık 400 milyon dolarlık katkı sağlanacak. Santral 19 Ağustos'ta hizmete açılacak.
Giriş Tarihi: 17.8.2020  22:01

Konya'nın 95 kilometre doğusunda yer alan 50 bin nüfuslu Karapınar, Türkiye'nin tek çöl toprağı sayılabilen ve en fazla rüzgar erozyonuna maruz kalan sahasında yer alıyor. Türkiye'nin yıllık ortalama 279,5 milimetre ile en az yağış alan bölgelerinden biri olan Karapınar'ın yıllık ortalama sıcaklığı ise 10 derece. Yağış yetersizliği ve yeraltı su seviyenin düşük olması nedeniyle bölgede ağırlıklı olarak kuru tarım yapılıyor. Tarım alanları içinde nadasa ayrılan sahalar oldukça önemli bir oran tutması da dikkati çekiyor. Karapınar aynı zamanda dünyanın nazar boncuğu olarak adlandırılan Meke Gölü ve irili ufaklı 350'nin üzerinde obruklarıyla da tanınıyor.

Güneş enerji santralinin kurulması için Karapınar'ın tercih edilmesini nedeni de düz bir arazi ve güneşlenmenin fazla olmasından kaynaklanıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, 2017 yılında Türkiye'nin en büyük güneş enerji santralinin kurulacağı Karapınar Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı (YEKA) ihalesini yaptı. İhaleyi ise kilovatsaat başına en düşük teklifi 6,99 dolar/cent ile veren Kalyon ve Güney Koreli ortağı Hanwha Grubu aldı.

ŞANTİYE ÇALIŞMALARI BAŞLADI

6 bin hektarlık alana kurulan santralin yapımında sona gelindi. 1000 megavat elektrik gücüne sahip, yıllık 1,7 milyar kilovatsaat elektrik üretmesi beklenen santral yaklaşık 1,3 milyar dolarlık bir yatırımla gerçekleşti. Bölgede lisans şartı gerekmediği için 1'er megavatlık 5 santralin yanı sıra günlük 10 megavat elektrik üretim yapan 1 lisanlı santralde bulunuyor. Santralde üretilecek elektrik ile cari açığın kapatılmasına yıllık 400 milyon dolarlık katkı sağlanacak. Santral 19 Ağustos'ta hizmete açılacak.

Akdeniz'de Batı'yı çıldırtan harita! Türk gemileri ilan edilen NAVTEX'lerin ardında aralıksız çalışmalarını sürdürüyor
Akdeniz'de sıcak sularda petrol ve doğal gaz arama faaliyetlerini sürdüren araştırma gemilerimizin varlığı bölgedeki Batı ülkelerini rahatsız etmeye devam ediyor. Türkiye kıta sahanlığı içerisinde uluslararası hukuka uygun olarak arama-tarama faaliyetlerini sürdüren Barbaros Hayrettin Paşa, Yavuz ve Oruç Reis gemileri peş peşe ilan edilen NAVTEXlerin ardında aralıksız çalışmalarını sürdürüyor.

Giriş Tarihi: 17.8.2020  22:24Son Güncelleme: 17.8.2020  22:25

Akdeniz'de sıcak sularda petrol ve doğal gaz arama faaliyetlerini sürdüren araştırma gemilerimizin varlığı bölgedeki Batı ülkelerini rahatsız etmeye devam ediyor. Türkiye kıta sahanlığı içerisinde uluslararası hukuka uygun olarak arama-tarama faaliyetlerini sürdüren Barbaros Hayrettin Paşa, Yavuz ve Oruç Reis gemileri peş peşe ilan edilen NAVTEXlerin ardında aralıksız çalışmalarını sürdürüyor.

Akdeniz'de Batı'yı çıldırtan harita! Türk araştırma gemileri çalışmalarını aralıksız sürdürüyor | Video

Türkiye kıta sahanlığı içerisinde Akdeniz'de faaliyetlerini sürdüren 3 gemimiz Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından korunuyor.
Öte yandan Mersin Limanı'nda bakımda olan Kanuni sondaj gemisinin de kısa süre içerisinde faaliyetlerine başlayacağı bildirildi.

Son dakika: YÖK Başkanı Saraç açıkladı! Eğitim fakülteleriyle ilgili tarihi karar
Son dakika haberine göre YÖK Başkanı Yekta Saraç, "Eğitim fakültelerindeki öğretmenlik programlarının ders, müfredat ve kredilerine YÖK değil yükseköğretim kurumları karar verecek." dedi. Saraç, "Bu 'yetki devri', eğitim fakülteleri ve öğretmenlik programlarıyla ilgili tarihi bir karar olarak değerlendirilebilecek niteliktedir." ifadelerini kullandı.

Giriş Tarihi: 18.08.2020  12:26Güncelleme Tarihi: 18.08.2020  12:53

YÖK Başkanı Saraç, "Son olarak yaptığımız yetki devri ile Eğitim Fakültelerimizdeki öğretmenlik programlarındaki derslerin, müfredatların ve kredilerin belirlenmesinde artık YÖK değil yükseköğretim kurumlarımızın ilgili kurulları karar verecek." dedi.

Saraç'ın Twitter'dan yaptığı açıklamalar şu şekilde:

1- Bilindiği üzere Yeni YÖK olarak, üniversitelere "yetki devri" sürecini başlatıp başta Yükseköğretim Programları Danışma Kurulu ve Yükseköğretim Kalite Kurulu gibi kurulların kurulması olmak üzere pek çok konuda düzenlemeler yaparak üniversitelere "yetki devri" gerçekleştirdik.

2- Bu kapsamda son olarak yaptığımız yetki devri ile Eğitim Fakültelerimizdeki öğretmenlik programlarındaki derslerin, müfredatların ve kredilerin belirlenmesinde artık YÖK değil yükseköğretim kurumlarımızın ilgili kurulları karar verecek.
3- Eğitim Fakülteleriyle ilgili bu önemli düzenlememiz üniversitelerimize çok geniş bir hareket serbestisi tanımakta olup bu "yetki devri", Eğitim Fakülteleri ve öğretmenlik programlarıyla ilgili tarihi bir karar olarak değerlendirilebilecek niteliktedir.

4- YÖK'ün yükseköğretimle ilgili konularda genel çerçeveyi çizdikten sonra üst düzeyde düzenleme yapması, daha sonra süreci izleme, değerlendirme ve denetleme ile sürdürmesi doğru olandır.

5- Yeni YÖK olarak, üniversitelerimizin ehliyet ve kabiliyetlerine, hocalarımızın alanlarına ilişkin akademik ve mesleki hassasiyetlerine, öğrencilerimizin de öğretmenlik aşklarına güveniyoruz.

SON DAKİKA: YÖK BAŞKANI SARAÇ'TAN UZAKTAN ÖĞRETİM AÇIKLAMASI: YÜZDE 40'A YÜKSELTİLDİSon dakika: Milli Eğitim Bakanı Selçuk'tan yüz yüze eğitim açıklaması: İzin verilmeyecek
Son dakika haberine göre Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Devlet ve özel okullarında 8. ve 12. sınıflar hariç, destekleme ve yetiştirme kursu adı altında yüz yüze eğitime izin verilmeyecek." dedi.
Giriş Tarihi: 18.08.2020  11:52Güncelleme Tarihi: 18.08.2020  12:39

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Bakanlıkta düzenlenen "MEB Asistan Programı Tanıtım Toplantısı" sonrasında basın mensuplarına açıklamada bulundu.

Bazı okulların destekleme ve yetiştirme kursu adı altında yüz yüze eğitime başladığı yönündeki iddiaların sorulması üzerine Bakan Selçuk, "Devlet ve özel okullarında 8. ve 12. sınıflar hariç, destekleme ve yetiştirme kursu adı altında yüz yüze eğitime izin verilmeyecek. Aksi halde cezai müeyyide uygulanacak." ifadesini kullandı.

SON DAKİKA: MİLLİ EĞİTİM BAKANI SELÇUK'TAN YÜZ YÜZE EĞİTİM AÇIKLAMASI: İZİN VERİLMEYECEK
MİLLİ EĞİTİM BAKANI ZİYA SELÇUK OKULLARIN AÇILACAĞI TARİHİ AÇIKLADI!

65 yaş üstüne düğün ve alışveriş yasağı
Türkiye genelinde Kovid-19 vakalarındaki artış nedeniyle 13 ilde 65 yaş üstüne kasıtlamalar getirildi. Buna göre sadece belirli saatlerde dışarı çıkabilecek, pazara gidebilecek. Yakın akraba hariç düğünlere gidemeyecek

Giriş Tarihi: 18.8.2020

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakalarındaki artış sebebiyle 65 yaş üstü vatandaşlara kısıtlama getirilmeye başlandı.
Ankara: 65 yaş ve üzeri ile kronik rahatsızlığı olanların düğün, cenaze, taziye, pazar yeri, sosyal faaliyetler gibi alanlara girişleri kısıtlandı. Sokak düğünlerinde düğün süresinin azami 2 saat olması ve toplu yemek verilmesi yasaklandı. Taksi, dolmuş ve toplu ulaşım araçlarında şoför mahalli ile yolcular arasında fiberglas ile bölünecek.

Bursa: 65 yaş üstündeki kişilerin 08.00-10.00 ve 16.30-19.30 saatlerinde toplu taşıma araçlarını kullanmalarının yasaklandığı belirtildi. Ayrıca, söz konusu kişilerin semt pazarı ve pazar yerlerinde kalabalık olmayan 08.00- 14.00 saatlerinde bulunmalarına, bu zaman dilimi dışında girişleri yasaklandı. Birinci ve ikinci derece yakınları hariç düğün, nişan, nikah, sünnet gibi etkinliklere, mevlit ve dua merasimleri ile toplu organizasyonlara katılmaları da yasaklandı.

Kayseri: Toplu taşıma araçlarını kullanma saatleri, düğün, kına, mevlit gibi toplu etkinliklere katılmaları, pikniğe gitmeleri ve alışveriş merkezi, pazar gibi alışveriş mekanlarına girişleri kısıtlandı. Toplu taşıma sadece 10.00-17.00 saatlerinde kullanabilecek.
Siirt: 65 yaş ve üstü vatandaşlar ile 15 yaş ve altı çocukların nişan, kına ve düğün gibi etkinliklere katılımları yasaklandı.

Şanlıurfa: 06.00-10.00 ve 16.00-18.00 saatlerinde toplu taşıma araçlarını kullanmaları yasaklandı.
Van: Düğün, nişan, sünnet ve mevlit gibi toplu etkinliklere katılmaları yasaklandı.
Yalova: 65 yaş üstü vatandaşların sabah 09:00 ile akşam 21:00 saatleri dışında sokağa çıkması kısıtlandı.
Elazığ: Düğün, nişan, kına törenlerine katılımlarının birinci yakını hariç olmak üzere ikinci bir karara kadar kısıtlandı. Bu gruptaki kişiler pazar yerlerine saat 11.00'den itibaren gidebilecek.

Bartın Valiliği 65 yaş ve üstü vatandaşların düğünlere katılmasını yasakladı.
Kütahya: 65 yaş ve üstü vatandaşların, belirlenen cadde ve sokaklardaki alanlara, hafta sonları 12.00 -19.00 saatleri, hafta içi 16.00-19.00 saatleri arasında girmesi yasaklandı. 65 yaş ve üstündekilerin 10.00 ile 17.00 saatleri arasında dışarı çıkabilecekleri, bu saatler dışında sokağa çıkışlarının yasaklandığı bildirildi.

Kırıkkale: Valilik, 65 yaş ve üzeri insanların sokağa çıkmaları 10:00 ile 18:00 saatleri arasında sınırlandırıldığını bildirdi.
Manisa: 65 yaş ve üzeri vatandaşların 17.00- 20.00 saatleri arasında toplu taşıma araçlarını kullanmaları, ilçe pazarlarına 17.30'dan sonra girmeleri ve birinci derece akrabaları dışındaki düğünlere katılması yasaklandı.
Sivas: 65 yaş ve üzeri vatandaşların sokağa çıkışları 10.00- 17:00 saatleri arası ile sınırlandırıldı.