Başbakan Binali Yıldırım, bir gazetecinin Avrupa Birliği'yle ilgili sorusuna "giren de pişman girmeyen de pişman" cevabıyla İngiltere Başbakanı Theresa May ve salondakileri güldürdü.

Binali Yıldırım ile Theresa May'in ortak basın toplantısında Başbakan Yıldırım'ın esprili yanıtı hem İngiliz Başbakanı hem de salondakileri güldürdü.

"GİREN DE PİŞMAN GİRMEYEN DE PİŞMAN"

Salonda bulunan gazetecilerden May'e yönelik gelen "uzun yıllardır AB'de olan ve çıkmak isteyen bir ülkenin Başbakan'ı olarak uzun yıllardır AB'ye girmeye çalışan bir ülkenin Başbakan'ına ne tavsiyeleriniz olur" sorusuna May cevap verdikten sonra Binali Yıldırım'ın "Giren de pişman girmeyen de" cevabı hem May'i hem de salondakileri güldürdü.

Hürriyet'ten Oya Armutçu'nun haberine göre; Uluslararası Adli Yardımlaşma ve Suçluların İadesi Anlaşması kapsamında 2007’den bu yana Türkiye’nin 6 Dev- Sol, 24 DHKP-C, 8 FETÖ, 1 Hizbullah, 1 MLKP, 1 PKK, 1 THKP-C, 5 TKP-ML ve 3 diğer örgütlerden olmak üzere toplamda 50 teröristin iadesine ilişkin talebi Yunanistan’a iletildi. Yunanistan bu talepleri aldı ancak bu teröristlerin hiçbirini Türkiye’ye iade etmedi.

81 ilde 50 bin 696 polisin katılımıyla huzur operasyonu yapılıyor. Operasyona 12 helikopter, 19 deniz aracı destek veriyor. Bugün İstanbul'da 5 bin polisle genel asayiş denetimi yapıldı. Ayrıca Emniyet Müdürlüğü ekiplerince Van, Bitlis, Muş ve Hakkari'de bin polisin katılımıyla "Huzur Türkiye-2" kapsamında sabit yol uygulaması yapılarak eğlence mekanları ile umuma açık yerler denetlendi

Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından 81 ilde 9 bin 31 ekip, 50 bin 696 personel, 13 helikopter, 19 deniz aracı, 201 dedektör köpeğin katıldığı eş zamanlı "Asayiş Huzur" uygulaması yapılıyor.

Emniyet Genel Müdürlüğü koordinesinde gerçekleştirilen ve merkezden de takip edilen uygulamaya; 81 ilde Asayiş, Terör, Çevik Kuvvet, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele, Özel Harekat, Trafik, Uyuşturucuyla Mücadele, Deniz ve Havacılık şubelerinden toplam 9 bin 31 ekipte görevli, 50 bin 696 personel yer alıyor.

Uygulamaya 13 helikopter, 19 deniz aracı ve 201 dedektör köpek de destek veriyor. Uygulama kapsamında, şehir giriş ve çıkışları dahil olmak üzere kent merkezlerinde, önceden tespit edilen 4 bin 967 sabit nokta da çalıntı araç ,şüpheli şahıs ve araçlar üzerinde arama, kimlik kontrolü ve plaka sorgulaması yapılıyor. Uygulamanın gece geç saatlere kadar süreceği belirtildi.

Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok ve ilgili Daire Başkanlarının Koordinasyon Merkezinden canlı bağlantılarla takip ettiği uygulamaya Asayiş, Terör, Çevik Kuvvet, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele, Özel Harekat, Trafik, Uyuşturucuyla Mücadele, Deniz ve Havacılık Şubelerinden toplam 9031 Ekip, 12 helikopter, 19 deniz aracının, 201 detektör polis köpeği, 50.696 personel katılıyor. Şehir giriş/çıkışları ile şehir merkezlerinde önceden tespit edilen 4967 hassas noktada şüpheli şahıs ve araçlar üzerinde arama, kimlik kontrolü ve plaka sorgulaması yapılıyor. Yapılan uygulama sonuçlarına ilişkin veriler Genel Müdürlüğümüz tarafından bilahare bildirilecek'' ifadeleri yer aldı.

Emniyet Genel Müdürlüğünce Türkiye genelinde 81 ilde gerçekleştirilen "Huzur Türkiye-2" operasyonu kapsamında, Van, Bitlis, Muş ve Hakkari'de bin polisin katılımıyla sabit yol uygulaması ve eğlence mekanları ile umuma açık yerlerde denetimler yapıldı.

Van'da Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele, Terörle Mücadele, Asayiş ve Trafik ekiplerinden oluşan 145 emniyet görevlisi, kent girişlerinde oluşturdukları 4 kontrol noktasında durdukları araçları aradı.

Ekipler, operasyonun ikinci bölümünde ise kafeterya, internet kafe, kahvehane ve tüm umuma açık mekanları denetledi.

Denetimler sırasında şüpheli kişilere yönelik Genel Bilgi Tarama (GBT) sorgulaması yapıldı.

Operasyonun sonunda sorgulanan 443 kişiden haklarında arama kararı bulunan iki şahıs gözaltına alındı. Sorgulanan 42 araçtan biri trafikten men edildi, trafik kurallarına uymayan sürücülere 3 bin 811 lira ceza kesildi. Kontrol edilen 289 iş yerinden biri geçici olarak kapatıldı, 8'ine ise 4 bin 512 lira ceza uygulandı.

- Bitlis

Bitlis'te kenttin farklı noktalarında dondurucu soğukta uygulama yapan 300 polis araçları durdurarak, kimlik kontrolü ve dedektör köpeği Nike ile arama yaptı.

Bitlis Emniyet Müdür Vekili Erdal Akbıyık, gazetecilere yaptığı açıklamada, 81 ilde eş zamanlı "Türkiye Güven ve Huzur Operasyonu 2" uygulaması yapıldığını söyledi.

Diğer huzur uygulamasının geçen yıl aralık ayında düzenlendiğini hatırlatan Akbıyık, şunları kaydetti:

"İlk huzur operasyonunun İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu ve Emniyet Genel Müdürümüz Selami Altınok'un direktifleri doğrultusunda gerçekleştirmiştik. Birçok suçlu ve aranan şahıs yakalanarak adli makamlara teslim edilmişti. Bu günde suç ve terör örgütleriyle mücadele ve ülkemizdeki mevcut ortamının devamını sağlamak amacıyla saat 19.30 ile 23.30 arasında 81 ilimizde eş zamanlı olarak sabit noktalar ve umuma açık yerlerde uygulama çalışmamız gerçekleşti. Amacımız vatandaşlarımıza daha sağlıklı, huzurlu ve güvenli Bitlis ortamını oluşturmak. Umarım bu amaca ulaşırız. Bitlis merkez ve ilçelerinde 300 personelimiz uygulamaya katıldı."

- Hakkari

Hakkari'deki uygulamaya narkotik, mali, terör, kaçakçılık ve organize, özel harekat, çevik kuvvet ve trafik ekiplerinin de aralarında olduğu yaklaşık 700 polis katıldı.

Şüpheli kişilere yönelik Genel Bilgi Tarama (GBT) kontrolleri yapıldı. Öte yandan çarşı merkezinde ana caddelerdeki cafe, okey salonları ve barlar da denetlendi.

- Muş

Muş'ta İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş'ın koordinesinde merkez ve 5 ilçede aynı anda yapılan huzur operasyonuna asayiş, narkotik, terör, trafik şube ve çeşitli birimlerdeki ekipler katıldı.

Polis ekipleri durdurulan araçtaki şüpheli şahısların GBT kontrollerini yaptı, araçları aradı.

Vatandaşlardan Muhammet Samut, "Yapılan bu uygulamalardan memnunuz çünkü ülkemiz için, bizim için yapılıyor. Ülkemizin farklı bölgelerinde terör saldırıları yaşanıyor, bunlar için tedbir alınıyor, bu tür uygulamaların aslında daha sık yapılması lazım." dedi.

- Aksaray

Kent merkezinde yaklaşık 500 polisin katılımıyla sabit yol uygulaması ve eğlence mekanları ile umuma açık yerlerde denetim yapıldı.

İl Emniyet Müdürlüğü bünyesindeki yaklaşık 500 polis, kent merkezindeki yollarda, eğlence mekanları ve umuma açık yerlerde "Huzur" uygulaması gerçekleştirdi.

Uygulamalarda 22 iş yeri denetlenirken 401 kişinin GBT kontrolleri yapıldı.

NEVŞEHİR

Nevşehir Emniyet Müdürlüğü ekipleri, kentteki kafe ve eğlence merkezlerini denetledi.

Terörle mücadele, kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele, çevik kuvvet ve trafik ekiplerinin aralarında olduğu yaklaşık 300 polis il merkezi ve ilçelerde eşzamanlı operasyon gerçekleştirdi.

Suçun önlenmesi ve suçluların yakalanması amacıyla kentin giriş ve çıkış noktalarında kontroller gerçekleştirilirken, iş yerlerine yönelik denetimlerde ise kimlik sorgulaması yapıldı.
Şüpheli şahısların üst aramalarının da yapıldığı uygulamada, narkotik arama köpeği "Irmak" da görev aldı.

Kafe ve eğlence merkezlerinde hassas burnuyla arama yapan Irmak, vatandaşların da ilgi odağı haline geldi.

Adıyaman Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Türkiye genelinde olduğu gibi kent genelinde "Huzur Türkiye Yol Uygulama" adı verilen trafik uygulaması ve iş yeri denetimlerini kapsayan operasyon gerçekleştirdi.

Emniyet Müdürlüğünden alınan bilgiye göre, 371 polisin katılımıyla il ve ilçelerde eş zamanlı gerçekleşen operasyonlarda 2 bin 669 kişiye kimlik sorgulaması yapıldı.

41 sabit noktada 379 aracın incelendiği, 100 iş yerinin denetlendiği operasyonda, 11 araca para cezası kesildi, 4 iş yeri hakkında işlem yapıldı. Çeşitli suçlardan aranan 2 kişi gözaltına alındı. Bir iş yeri kapatıldı. 1 araç ise trafikten men edildi. Araçlara uygulanan ceza miktarı da 7 bin 815 lira oldu. 8 kişiye de adli idari işlem yapıldı.

- Malatya

Malatya'da kafe ve eğlence merkezleri denetlendi.

Kent merkezinde, Cezmi Kartay ve Fahri Kayahan caddeleri, Kanalboyu ve kentin giriş ve çıkışlarında "Türkiye Huzur" uygulaması kapsamında denetlemeler gerçekleştirildi.

Asayiş, narkotik, mali, terör, organize, kaçakçılık, özel harekat, çevik kuvvet ve trafik ekiplerinin yer aldığı uygulamada, şüpheli kişilere yönelik Genel Bilgi Tarama (GBT) kontrolleri yapıldı.

"Huzur Türkiye-2" uygulaması, Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok Genel Müdür Yardımcıları ve ilgili Daire Başkanları tarafından Koordinasyon Merkezinden an be an takip ediliyor.

CHP PM üyesi Sera Kadıgil sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlar büyük tepkilere neden oldu. Kadıgil paylaşımlarında ezan ve şehitler için şok sözler sarfediyor.

Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi Üyesi Sera Kadıgil, kişisel Twitter hesabı üzerinden yaptığı paylaşımlarla dikkat çekti

EZAN VE ŞEHİTLER İÇİN ŞOK SÖZLER

Kadıgil'in İstiklal Marşı'ndaki dizelere atıfta bulunarak; ezanlar için söylediği sözler, "şehitler ölmez vatan bölünmez" sloganı üzerinden şehitlere yaptığı saygısızlık içeren paylaşımları kamuoyunun tepkisini çekiyor.

KİN VE NEFRET KUSTU

CHP Parti Meclisi Üyesi hukukçu Sera Kadıgil attığı tweetlerle adeta kin ve nefret kustu.

Sera Kadıgil attığı skandal tweetler sonrası gelen tepkiler üzerine hesabını korumaya alıp tweetlerini sildi.

Sera Kadıgil tweetlerini sildikten sonra hesabını geri açtı.

İŞTE O PAYLAŞIMLAR

Amerikan Los Angeles Times gazetesinin haberine göre eğitim sisteminde FETÖ benzeri yapıların önüne geçmek için kolları sıvayan FBI Los Angeles'ta bir okula baskın düzenledi. Celerity Educational Group'un sözleşmeli okul ağında yer alan Los Angeles'taki eğitim kurumunda yapılan operasyonda dolandırıcılık ve mali suiistimal şüphesiyle bilgisayarlara incelenmek üzere el konuldu. Okula yönelik incelemeyi yapan ekip içinde ABD İç Güvenlik Bakanlığı ve Eğitim Bakanlığı yetkilileri de bulunuyor. Sözleşmeli okul organizasyonunun yeni okullar açmak için başvurusu reddedilirken, finansmanı ve karışık yönetim yapısıyla ilgili soru işaretleri ortaya çıktığı belirtildi. İddialara göre Celerity yöneticileri "bir okulun borcunu ödemek için başka bir okula borçlanmak, okulla ilgisi bulunmayan alanlardaki harcamalar, organizasyonun finansman yapısına farklı tüzel kişilikleri katmak gibi alışılmadık mali uygulamalar yapmakla suçlandı. Yetkililer okullarla ilgili merkezin dışında Celerity Küresel Kalkınma adlı kuruluşla ilgili soru işaretleri gündeme getirirken okullarla ilgili grubun başındaki yöneticinin bu ikinci yapı üzerinde de önemli finansal ve yönetimsel etkisi bulunduğu belirtildi. ABD'deki bazı FETÖ okulları da devlet fonlarını hortumladıkları ve vize usulsüzlükleri yapıldığı gerekçesiyle FBI tarafından mercek altına alınmıştı.

YİNE O TAKTİK
Celerity School yönetimi tıpkı FETÖ okulları gibi vakıf kurup ABD'den eğitim için alınan fonları hortumlamakla suçlanıyor.

FETÖ’nün tezgâhladığı ‘Futbolda Şike’ ve ‘Odatv’ davalarının kumpasçı hâkimi Mehmet Ekinci, Bakırköy Adliyesi önünde “Ben kendimi devlete adamış bir insanım” diyerek şov yapt

FETÖ'nün tezgahladığı futbolda şike ve Odatv davasının eski hâkimi Ekinci, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında tutuklandı. Firari olarak aranırken Yalova'da yakınlarına ait bir evde yakalanan Ekinci, getirildiği Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda avukatlarıyla birlikte SEGBİS ile Yargıtay Ceza Dairesi'ne 3 saat ifade verdi. Kısa bir aradan sonra daire, mevcut delil durumu, kaçma şüphesinin bulunması, adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalması ve hakkındaki suçların katalog suçlardan olması nedeniyle Ekinci'nin tutuklanmasına karar verdi.

FETÖ/PDY yönelik soruşturma kapsamında aranan FETÖ'cü hakim Mehmet Ekinci, Yalova'da yakalanmıştı.

POLİSLERE "BEN HAKİMİM BANA DOKUNAMAZSINIZ" DEMİŞTİ

Gözaltına alınan Ekinci, polisleri karşısında görünce, "Ben hakimim, bana dokunamazsınız. Avukatımı istiyorum." demiş, polisler ise "O eskidendi. Şimdi terör örgütü soruşturmasından şüphelisiniz." karşılığını vermişti.

TUTUKLANDI

İfade işlemlerinin tamamlanmasının ardından mahkemeye sevk edilen Ekinci, "örgüt üyeliği" ve "darbeye teşebbüs" gerekçesi ile tutuklandı.

MÜEBBET İSTENEN 54 HAKİM ARASINDA
Ekinci, Silivri Ceza İnfaz Kurumu'na gönderildi. Ekinci, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca FETÖ/ PDY'nin "Selam Tevhid" soruşturmasında kumpas yaptığına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında haklarında müebbet ceza istenen 54 hakimden biriydi. Ekinci Bakırköy Adliyesi önünde "Ben kendini devletine adamış bir insanım. Hainlerle işim olmaz. Er geç ortaya çıkar her şey. Merak etmeyin" diyerek pişkinlik yaptı.

Eski hakim Mehmet Ekinci, "örgüt üyeliği" ve "darbeye teşebbüs" gerekçeleriyle tutuklandı. Dün Yalova'da gözaltına alınan 'Futbolda şike' ve 'Odatv' davalarının eski hakimi Mehmet Ekinci, polisleri karşısında görünce, "Ben hakimim, bana dokunamazsınız" demişti.

Şike ve Odatv davasının eski hakimi Mehmet Ekinci, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında tutuklandı.

Yalova'da yakalanan 'Futbolda şike' ve 'Odatv' davalarının eski hakimi Mehmet Ekinci, Bakırköy Adliyesi'ne getirildi. Ekinci, ifadesinin ardından "örgüt üyeliği" ve "darbeye teşebbüs" gerekçeleriyle tutuklandı.

YALOVA'DA YAKALANMIŞTI

Hakkında FETÖ üyeliğinden yakalama kararı bulunan Mehmet Ekinci Yalova'da yakalanmış, polisleri karşısında görünce, "Ben hakimim, bana dokunamazsınız. Avukatımı istiyorum." demişti. Ekinci'nin tepkisine polisler de "O eskidendi. Şimdi terör örgütü soruşturmasından şüphelisiniz." şeklinde karşılık vermişti.

Referandum öncesi bağımsız kampanyalar yürütmeyi planlayan AK Parti ve MHP, ‘Yenikapı ruhu’ ile birlik mesajları verip, “evet” için sahada olacak

AK Parti referandum sürecinde birbirinden etkili birçok projeye imza atarak, "evet" için etkili propaganda yapmak için çalışmalara başladı. Referandum kampanyasında Yenikapı Ruhu'nu hatırlatacak görüntüleri de kullanmayı planlayan AK Parti'nin Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Yıldırım'ın "siyaset dışı" bir programda yeniden bir araya gelme ihtimalinin olduğu, planlamada olmamasına rağmen 1915 Köprüsü için Çanakkale'de bir buluşma gerçekleşmesinin mümkün olabileceği ifade ediliyor. AK Parti kampanyada kullanacağı video klipleri, sloganları, afişleri ve diğer enstrümanlarını belirlemeye bu hafta başlıyor. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın başkanlığında oluşturulan komisyon, yarın reklam şirketleri ile bir araya gelecek.

YENİKAPI'DAN GÖRÜNTÜLER
Nisan ayında gerçekleştirilecek anayasa değişiklik referandumu için AK Parti ayrı, MHP ayrı kampanya yürütecek. Ancak AK Parti kurmayları, kampanyadaki görsellerde Başbakan Binali Yıldırım ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra MHP lideri Bahçeli'nin yer alabileceğine dikkat çekiyor. Bu konuda henüz bir netlik olmadığı belirtilirken, Erdoğan, Yıldırım ve Bahçeli üçlüsünün 15 Temmuz sonrası Yenikapı Meydanı'nda verdikleri birlik-beraberlik görüntülerinin kullanılabileceği ifade ediliyor.

ÇANAKKALE OLABİLİR
AK Parti ve MHP'nin ortak bir mitingde bir araya gelip gelmeyeceği konusunda bir netlik yok. Bu konuda MHP lideri Bahçeli'nin ne düşündüğünün önemli olduğu belirtiliyor. Ancak, referandum mitingleri haricinde, yani "siyaset dışı" bir programda liderlerin bir araya gelebileceği de ifade ediliyor. Bu noktada da, referandum sürecine denk gelecek olan Çanakkale 1915 Köprüsü'nün temel atma töreni hatırlatılıyor. 18 Mart tarihinde yani nisan ayındaki referandumdan kısa bir süre önce gerçekleşecek olan temel atma törenine Bahçeli'nin de davet edilebileceği, kabul etmesi durumunda da Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım ile birlikte yan yana görüntü vermesinin mümkün olabileceği ifade ediliyor. Bu konularda henüz belirlenmiş bir strateji ya da hazırlık bulunmadığını belirten kaynaklar, tüm bu ihtimallerin referanduma hazırlık sürecinde gelişip netlik kazanabileceğine vurgu yapıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Twitter’da en çok takip edilen dünya liderleri arasında bulunuyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan. @RT_Erdogan kullanıcı adıyla paylaşımlarda bulunan Erdoğan'ı 9 milyon 810 bin 98 kişi takip ediyor. Erdoğan, bu rakamla takip edilen liderler arasında altıncı sırada yer alırken, hesabın takipçi sayısında her geçen gün artış gözleniyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sosyal paylaşım platformu Twitter'da en çok takipçisi olan dünya liderleri arasında bulunuyor.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN TAKİPÇİ SAYISI ARTIYOR

Dünya genelinde takipçi sayısıyla öne çıkan diğer lider de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan. @RT_Erdogan kullanıcı adıyla paylaşımlarda bulunan Erdoğan'ı 9 milyon 810 bin 98 kişi takip ediyor. Erdoğan, bu rakamla takip edilen liderler arasında altıncı sırada yer alırken, hesabın takipçi sayısında her geçen gün artış gözleniyor.

ERDOĞAN TAKİPÇİLERİNİ YANITSIZ BIRAKMIYOR

Erdoğan, Twitter takipçilerini de yanıtsız bırakmamaya özen gösteriyor. Erdoğan, son olarak, "Engellinin elinden bu kadar gelir. Cumhurbaşkanım resmimi görür inşallah. Sizi çok seviyorum" ifadelerini kullanarak kendi çizdiği resmi paylaşan engelli Gülşah Yağmur Yazıcı'ya resmi hesabından teşekkür etmiş, ardında da Yazıcı'yı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kabul etmişti.

173 ÜLKEDE 793 HÜKÜMET HESABI ANALİZ EDİLDİ

Dünya genelinde liderlerin izledikleri politikaları duyurmak ve mesajlarını iletmek için Twitter'ı son dönemde çok daha aktif bir şekilde kullandığı görülüyor. Merkezi New York'ta bulunan küresel halkla ilişkiler firması Burson-Marsteller da 2016 yılında dünya liderlerinin ve hükümetlerinin ne sıklıkla Twitter kullandıklarını belirleyen araştırma yaptı.

173 ülkede bulunan 793 hükümet hesabının analiz edildiği araştırmaya göre, Birleşmiş Milletlere (BM) üye ülkelerin yüzde 90'ının Twitter hesabı bulunuyor. Bu hesapların yaklaşık 324 milyon takipçisi varken, Afrika ve Pasifik'te yer alan 20 ülkenin devlet yetkilileri Twitter'da varlık göstermiyor.

EN ÇOK TAKİP EDİLEN KİŞİ OBAMA

Çalışmaya göre, Twitter'da en çok takip edilen kişi, başkanlığı kısa süre önce Donald Trump'a devreden eski ABD Başkanı Barack Obama. Obama'nın 2007 yılında seçim kampanyası esnasında oluşturduğu @BarackObama hesabı, 83 milyonu aşkın kişi tarafından takip ediliyor.

PAYLAŞIMLARINI YARDIMCILARI YAPIYOR

Obama'nın paylaşımlarının çoğu yardımcıları tarafından yapılıyor. Hesaptan atılan 15 milyonu aşkın tweet'in çok az sayıdaki kısmı Obama'ya ait.

TRUMP, PERFORMANSIYLA DİKKAT ÇEKİYOR

ABD'nin yeni başkanı Donald Trump, Twitter'daki performansıyla dikkat çekiyor. Yaklaşık 24 milyon takipçisiyle liderler arasında dördüncü sırada olan Trump, Twitter'ı çok sık kullanıyor. Trump, "Ben tweet atmayı sevmiyorum, yapacak başka işlerim var." dese de hakkındaki iddialara Twitter'dan yanıt vermeyi sürdürüyor. ABD'nin yeni liderinin kritik paylaşımlarının bazı şirketlerin borsadaki hisselerinin düşmesine sebep olduğu biliniyor.
Amerikan başkanlarının kullandığı @Potus adlı resmi hesap da yine takipçi sayısı yüksek olanlardan. 20 Ocak'taki yemin töreninin ardından Obama'dan Trump'a geçen bu hesap, 14 milyonun üzerinde kişinin takibinde.

56 ilden Kayseri’ye gelen 1. Komando Tugayı’nın 400 eski askeri, hain saldırının yaşandığı durakta, 14 şehit komandoyu andı

Kayseri'deki terör saldırısında 14 askerini şehit veren 1. Komando Tugayı'nın yaklaşık 400 eski askeri, hain saldırının yaşandığı yerde şehitleri andı. Sosyal medya üzerinden organize olan ve mavi bere takan eski askerler, Cumhuriyet Meydanı'nda toplanıp uygun adımla olayın yaşandığı Talas Bulvarı'na geldi. Şehit Komandolar Durağı olarak anılan yerde saygı duruşunda bulunan grup, İstiklal Marşı'nın ardından coşkulu bir şekilde Komando Marşı'nı okudu. 33 yıl önce komando tugayında er olarak askerlik yapan Bülent Özer, "14 evladımızı kaybettiğimiz için bizim mecburen bu olaya müdahil olmamız gerekiyordu. Fevri davranmamak için olayın hemen ardından gelmedik. Şimdi şehitlerimizin kırkını çıkarmak için buraya geldik. Burada askerlik yapmış 56 ilden yaklaşık 400 arkadaşımız burada" diye konuştu. Eski askerler, olayın yaşadığı durağa karanfil bırakıp selam durduktan sonra şehitlere mevlit okutmak için 1. Komando Tugayı'na hareket etti.

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından 15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından Türkiye'ye çağrılan ancak geri dönmeyen NATO'daki Türk subaylar hakkında yeni bir detay daha ortaya çıktı. Alman Der Spiegel dergisindeki habere göre Almanya'daki NATO üssünde görevli yüksek rütbeli 40 subayın Almanya'ya iltica talebinde bulunduğu belirtildi. Almanya'nın Rheinland-Pfalz eyaletindeki Ramstein askeri üssünde Türkiye adına NATO askeri olarak görev yapan subayların iltica taleplerinin kabul edilip edilmeyeceğine iltica taleplerindeki gerekçeleri incelendikten sonra karar verilecek. Haberde söz konusu subayların NATO'daki görevlerinin durdurulduğu kaydedildi. Der Spiegel dergisi, konu hakkında Alman ve NATO yetkililerinin herhangi bir açıklama yapmadıklarının da altını çizdi.


Haberde imzası bulunan Der Spiegel'dan Peter Müller ve Alman gazeteci Monica Anthes , NATO'daki firari subaylardan ikisiyle böyle röportaj yaptı. FETÖ'cü subaylar mağdur olarak yansıtıldı.

İngilizlerin Türkiye'ye karşı kinleri ve sosyal medyada yaptıkları algı operasyonları devam ediyor.

BBC MUHABİRİNDEN ALTINDAN SARAY ALGISI

İngiltere Başbakanı Theresa May'in Türkiye programını takip etmek için ülkemizde bulunan BBC muhabirlerinden Laura Kuenssberg, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki altın renkli dekorların ve asansörlerin fotoğraflarını paylaşarak; "Erdoğan'ın Sarayı'nda bir sürü altın" ve "Dünya Lideri'nin altından asansörleri" notunu düştü.

CEVAP GECİKMEDİ

Kuenssberg'in bu paylaşımlarına cevap ise gecikmedi.

Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdür Hasan Doğan; "Gördüğün her sarı şey altın yani" ,Cumhurbaşkanı Danışmanı Mustafa Varank ise "Hey Laura bak Cumhurbaşkanlığı'nın muhafızları bile altın yapılmış" yorumları ile Laura Kuenssberg'e gereken cevabı verdiler.

Resmi temaslarda bulunmak üzere bugün Ankara'da olan İngiltere Başbakanı Theresa May'in ziyaretini izleyen BBC muhabiri Laura Kuenssberg attığı twitle adeta rezil oldu. Paylaştığı fotoğrafta Cumhurbaşkanlığı Külliyesi için "Bunların hepsi altın" diyen BBC muhabirine, İbrahim Kalın'dan tokat gibi cevap geldi.

İngiltere Başbakanı Theresa May'in Ankara ziyaretini izleyen BBC muhabiri Laura Kuenssberg'in Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ile ilgili attığı twitler ortalığı karıştırdı.

İNGİLİZ GAZETECİDEN KÜSTAH TWİT

Kuenssberg'in Külliye'nin asansörlerinin fotoğrafını çekerek "Bunların hepsi altın" diye yazmasına sosyal medyadan tepki yağdı.

İBRAHİM KALIN'DAN TOKAT GİBİ CEVAP

Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı ve Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde çok fazla altın olduğu iddiasını sosyal medyadan paylaşan BBC muhabiri Laura Kuenssberg'a Twitter hesabından, "Bunların hiçbiri altın değil. Yaptıkların sadece gazeteciliğinin düşük kalitesini gösteriyor." ifadesiyle yanıt verdi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, bugün İngiltere Başbakanı Theresa May'in ziyaretini takip etmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne gelerek basın toplantılarının yapıldığı salonda çektiği fotoğrafı, "Erdoğan'ın sarayındayım. Çok fazla altın var." mesajıyla sosyal medyada paylaşan BBC muhabiri Laura Kuenssberg'e Twitter hesabından cevap verdi.

"BBC muhabiri Kuenssberg Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde altın olduğuna dair bir dizi yalan söylüyor." ifadesini kullanan Kalın, "Bunların hiçbiri altın değil. Yaptıkların sadece gazeteciliğinin düşük kalitesini gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün emniyetteki ‘abla’ ve ‘abi’ yapılanmasına yönelik düzenlenen operasyonlar kapsamında işlemleri tamamlanan ve aralarında ByLock kullanıcılarının da bulunduğu 67 şüpheliden 59’u tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün emniyet yapılanmasına yönelik İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü'nce 21 Ocak günü 49 ilde eş zamanlı operasyon düzenlenmiş, 237 şüpheliyle ilgili yapılan operasyon sonucu 177 şahıs yakalanmıştı.

59 TUTUKLAMA

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından yürütülen soruşturma kapsamında örgütün 'abi' ve 'abla konumundaki 67 şüphelinin işlemleri tamamlandı. Şüphelilerden 59'u tutuklanarak cezaevine gönderildi. Tutuklanan şahıslar arasında örgütün kriptolu haberleşme uygulaması ByLock kullanıcısı olduğu tespit edilen kişilerinde olduğu bildirildi.

50 ŞÜPHELİ ARANIYOR

Operasyon kapsamında gözaltında bulunan diğer 60 şüphelinin savcılıkça işlemleri devam ederken, savcılık talimatıyla diğer illerde aranan 50 örgüt mensubu şahsın yakalanmasına yönelik çalışmaların sürdüğü öğrenildi.

TBMM Başkanlık Divanı Üyesi ve CHP Adana Milletvekili Elif Doğan Türkmen, yaptığı yazılı açıklamada, 2016 yılında yaklaşık 1 milyon 200 bin TL'lik haberleşme giderinin TBMM tarafından karşılandığı yönündeki haberlere yanıt verdi.

Milletvekili olarak yasama ve siyasi çalışmalarını, birçok yöntemle seçmenleri ve kamuoyu ile paylaştığını belirten Türkmen, bu yöntemlerden bir kısmının SMS, bir kısmının da yazılı bildirim şeklinde olduğunu aktardı.

"DİVAN ÜYELERİNE VERİLEN HAKKI BEN DE KULLANDIM"

"Divan üyesi olarak benden önce alınmış bir karar ile divan üyelerine verilen hakkı ben de kullandım." açıklamasında bulunan Türkmen, kullanılan bu hakkın, tamamen seçmenleri, hemşehrileri ve kamuoyuna yönelik bir bilgilendirme, iletişim amaçlı olduğunu vurguladı.

Elif Doğan Türkmen, şunları kaydetti: "TBMM yönetimi tarafından satın alınan, kaça alındığını bilmediğimiz, kullanımımıza sunulan bu hak ve hizmetlerin fahiş fiyatlarından sorumlu tutulması gereken kişinin ben olmadığını düşünüyorum. Bu tamamen açık olan harcamaların ulaştığı düzey konusunda tarafıma hiçbir bilgi ve maliyet bildirilmemiştir. Asıl sorulması gereken sorunun; bu hizmetleri fahiş fiyatlardan satın alıp bu konuda bize en küçük bir bilgi bile vermeden kullananlara olması gerekir. Herkes şunu iyi bilsin, milletvekili olarak gerek divan üyesi olduğum süre boyunca gerekse daha sonra yaptığım yasama ve siyasi çalışmalarımı aynı kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğim.

"HESAP VEREMEYECEĞİM TEK ÇALIŞMAMIZ OLMAMIŞTIR"

Önceliğimiz ve hesap vereceğimiz yer seçmenlerimiz ve milli iradedir. Hesabını veremeyeceğim tek bir çalışmamız ve hareketimiz olmamıştır. Bundan sonra da olmayacaktır."

TBMM BAŞKANLIĞI'NDAN AÇIKLAMA

TBMM Basın, Yayın ve Halkla İlişkiler Başkanlığınca, TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi ve CHP Adana Milletvekili Elif Doğan Türkmen'in haberleşme giderleri ile ilgili yayımlanan haberlere ilişkin yazılı açıklama yapıldı.

Açıklamada, Bakanlar Kurulu üyeleri hariç olmak üzere, milletvekillerince ve TBMM Başkanlığı İdari Teşkilatında kullanılan sabit telefon, mobil telefon, GSM ve belgegeçer hatlarının teknik tesis, bakım ve işletilmesi, bu hatlarla yapılan elektronik iletişim iş ve işlemleri ile posta gönderilerinden meydana gelen masrafın tahakkuk ve ödeme esaslarının yönetmelikle düzenlendiği belirtildi.

Kullanıcıların, bu yönetmelikte düzenlenen haberleşme araçlarının amacına uygun kullanılmasından sorumlu olduğu kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

LİMİTİ GEÇERSE MİLLTEVEKİLİ ÖDER

"Milletvekili çalışma odalarında kullanılan sabit hatlar ile biri Kurumca sözleşme yapılan, diğeri ise milletvekilinin bildireceği farklı GSM operatörüne ait kendi adlarına kayıtlı hattın fatura adresi, TBMM Milletvekili Hizmetleri Başkanlığı olarak düzenlenmek ön şartıyla elektronik haberleşme iletişim hizmet alımlarına ilişkin fatura tutarları; kontör veya lira transferi, bağış ücreti, cihaz bedeli, sim kart bedeli, yine tesis özel iletişim vergisi, cayma bedeli, mobil ödemeleri hariç olmak üzere Kurum bütçesinden kamu menfaatleri gözetilerek ödenmekte olup, TBMM yönetimi tarafından bu hak ve hizmetler kamu yararı düşünülerek TBMM’ye özel en düşük fiyattan ücretlendirilmektedir.

Kurum bütçesinden ödemesi yapılan, milletvekillerine ait haberleşme giderlerinin yıllık toplam tutarı, o yılın aralık ayı milletvekili ödenek ve yolluk net tutarı toplamının iki katını geçemez. Geçmesi halinde aşan miktar milletvekilinin ödenek ve yolluklarından kesilmektedir.

HARCAMALARDAN HABERİ VARDI

Milletvekili telefonlarının faturalarını ve abone hareketlerini gösterir belgeler, TBMM Milletvekili Hizmetleri Başkanlığınca dosyalarında veya elektronik ortamda bulundurulur. Bu bilgiler milletvekillerinin e-posta adreslerine gönderilmekte ve ayrıca tüm milletvekilleri de haberleşme giderleriyle ilgili bilgileri ofislerinde kurulu bulunan bilgisayardaki programdan görebilmektedirler.

Söz konusu haberlere konu olan sayın milletvekilinin, yaptığı harcamaların tutarının kendisine bildirilmediği ve haberinin olmadığı yönündeki beyanları gerçeği yansıtmamaktadır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

Sınırsız haberleşme hakkı bulunan divan üyesi bir milletvekilinin 1 milyon 189 bin TL’lik haberleşme faturası TBMM Başkanlık Divanı’nda krize yol açtı. Toplantıda iktidar ve muhalefet vekillerinin ısrarına rağmen ismi açıklanmayan Divan üyesinin CHP’li Elif Doğan Türkmen olduğu öğrenildi.

TBMM Başkanlık Divanı'nın son toplantısında haberleşme ve ulaştırma faturaları tartışmaya yol açtı. Haberleşme giderleri konuşulurken bir divan üyesinin 2016'da 1 milyon 189 bin TL harcama yaptığı, 2017'deki harcamasının ise şimdiden 750 bin TL'yi bulduğu dile getirildi. Dudak uçuklatan bu rakamlara şaşıran iktidar ve muhalefet milletvekilleri, "kimse bu isim açıklansın" diye çıkış yaptı. Ancak toplantıda hangi divan üyesinin ne kadar harcama yaptığına ilişkin liste açıklanmadı. Villa parası kadar harcama yapan milletvekilinin CHP'li Divan Üyesi Elif Doğan Türkmen olduğu öğrenildi. Türkmen'in seçmenleri telefon konuşmalarının yanısıra, yüzbinlerce seçmene tebrik, kutlama kartı gönderdiği bildirildi.Bu durumun CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na iletildiği, CHP liderinin Türkmen'in bu tasarrufuna tepki gösterdiği öğrenildi.

CHP'li vekilin faturası TBMM'yi karıştırdı

38 KİŞİ LİMİTSİZ HARCIYOR

TBMM mevuzatına göre milletvekillerine haberleşme gideri için yıllık iki maaş tutarı ödenek ayrılıyor. Ancak TBMM Başkanlık Divanı üyeleri ve parti grup başkanvekillerinden oluşan 38 kişi ise limitsiz haberleşme harcaması yapabiliyor. Sadece TBMM Başkanlık Divanı ve parti gruplarının yaptığı haberleşme harcamalarının 2016 için 10 milyon TL'ye yaklaştığı öğrenildi.

Başkanlık Divanı'nında 38 kişinin yaptığı sınırsız haberleşme harcamaları için belli bir limit konulması görüşünde uzlaşma sağlandı. Önümüzdeki divan toplantısına sınırın ne kadar olacağı konusunda TBMM Genel Sekreterliği'nin yaptığı çalışma doğrultusunda karar alınacak.
Sınır getirilecek

Bu arada Meclis mevzuatında yıllık haberleşme giderleri için iki maaş tutarı ödenek ayrılan milletvekillerinin çoğunun 2016 için belirlenen 31 bin TL'lik sınırı aştıkları ortaya çıktı. Mevzuatta ödenek sınırını aşan bölümün tek seferde tahsil edilmesi düzenlenirken, Meclis yönetiminin yıllık 31 bin TL'lik ödeneği aşan bölümü için milletvekillerine taksitle ödene fırsatı getirdiği belirlendi.
ULAŞTIRMA FATURASI KABARIK
Bu arada Başkanlık Divanı üyelerine tahsis edilen makam araçları ve benzin giderlerinin de hayli kabarık olduğu öğrenildi. Bir divan üyesinin 2016'da Meclis bütçesinden 500 bin km. yol yaptığı ortaya çıktı.

Başkanlık Divanı'nında milletvekillerine yabancı dil ve diksiyon kursları için TBMM bütçesinden belli bir ödenek ayrılması kararlaştırıldı. Ancak alınan kararda "özel ve kamu kuruluşlarının verdiği eğitim programları" ifadesinin kullanılması tartışmaya yol açtı. Bu ifadeye dayanarak bir milletvekilinin yurtdışında 50-100 bin dolarlık yüksek lisans, doktora gibi akademik programlara katılabileceği gündeme getirildi. (Milliyet)

Cumhurbaşkanlığı Sistemine ilişkin anayasa değişikliği teklifi TBMM'den geçti. Nisan ayı ortalarında Türkiye, referanduma gidecek. Paketin TBMM’den çıkamaması için büyük çaba sarf eden CHP ve HDP, referandum sürecinde de aynı cephede yer alacak. Darbe dönemlerinin eseri mevcut anayasanın değişmemesi için her türlü yolu deneyen CHP’nin hayır cephesinde neden HDP ile birleştiği ise merak edilen konuların başında geliyor. AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, CHP Eski Genel Başkan Yardımcısı Savcı Sayan ve A Haber yorumcusu Gazeteci İdris Kardaş PKK'nın ve CHP'nin 'Hayır' kampanyasında buluşmalarını Sabah.com.tr'ye değerlendirdi.

Türkiye Cumhurbaşkanlığı Sistemi için referanduma gidiyor. Siyasi partiler kampanya hazırlıklarına başlarken CHP ve HDP bir kez daha Türk milletinin karşısına aynı safta yer alarak çıkıyor. Başbakan Binali Yıldırım'ın da dikkat çektiği gibi Atatürk'ün partisi CHP neden ülkeyi bölmek isteyenlerle kol kola hareket ediyor.

İŞTE AK PARTİ GAZİANTEP MİLLETVEKİLİ ŞAMİL TAYYAR'IN AÇIKLAMALARI;

Cumhuriyeti kurmakla övünen ve Mustafa Kemal Atatürk'ü kendilerine rehber edinen Cumhuriyet Halk Partisi, PKK ile 'Hayır' safında buluştu. Kendilerini Atatürk'ün askerleri olarak tanıtan ve göğüslerinde Mustafa Kemal rozeti takanlar Abdullah Öcalan'ın militanları ile birlikte 'Hayır' kampanyası yürütüyor.

BÖYLE DEVAM EDERSE...

Maalesef CHP yönetimi böyle devam ederse partiyi PKK'nın arka bahçesi haline getirebilir. Böyle bir tablo Atatürk'ün partisini terörize eder, CHP'yi siyasi organizasyon olmaktan hızla uzaklaştırır.

ATATÜRK VE ÖCALAN POSTERLERİNİ BİRLİKTE SALLAYANLAR...

Gezi sürecinde Atatürk ve Öcalan posterlerini birlikte sallayanlar 'Hayır' kampanyasında yeniden bir araya geldiler.

A Haber yorumcusu Savcı Sayan, konuyla ilgili sabah.com.tr'ye yaptığı açıklamada, meseleyi tüm boyutlarıyla gözler önüne serdi.

İŞTE CHP ESKİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI SAVCI SAYAN'IN SABAH.COM.TR'YE YAPTIĞI O AÇIKLAMA:

"HEPSİ BİRLEŞTİ, TÜRKİYE'YE OYUN OYNAMAK İSTİYORLAR"

"Yeni anayasa değişikliğinde CHP ve HDP'nin aynı safta yer almasında asıl mesele CHP, PKK meselesi değil. Mesele ülkeye kumpas kuran, Türkiye'yi yok etmek isteyen üst akılın safında yer alan bütün grupların meselesi. Burada CHP, DEAŞ, HDP, PKK var. Yabancılarla işbirliği yapanlar da var. Bunların hepsi birleşti ve Türkiye üzerine oyun oynamak istiyorlar. Ekonomik, sosyolojik, psikolojik bir oyuna başladılar. Bu harekete karşı direnç gösteren insanlarla bu hareketi destekleyen insanlar arasındaki bir seçim bu"

"BU ÜLKE BİZİM BAŞKASINA BIRAKAMAYIZ"

Bu olayı kalkıpta bir gruba bağlamanın, fotoğrafı daha da küçülttüğünü düşünüyorum. Biz büyük fotoğrafa bakmak zorundayız. Bu fotoğrafın içinde, Gezi olaylarına da, 15 Temmuz'a da, 17-25 Aralık'a da bakacağız, Doğu ve Güneydoğu'daki hendek olaylarına da bakacağız. Bütün bunları birlikte değerlendirip ona göre karar vereceğiz. Ya Türkiye'ye düşmanlık eden örneğin Almanya Parlamentosu'nda Türkiye hakkında ajanlık yapan Can Dündar'ın safında yer alacağız ya da 15 Temmuz gecesi kendini tankın altına alan insanımızın yanında olacağız. Buna karar vereceğiz, bu evet-hayır meselesi, rejim meselesi değil. Türkiye'yi yok etmek isteyenlere karşı direnç göstermektir. Sağcı solcu fark etmeden buna göre karar vermek gerekiyor. Olayı böyle okumak lazım. Bu ülke bizimdir. Başkasına bırakamayız".

A HABER YORUMCUSU GAZETECİ İDRİS KARDAŞ'TAN SABAH.COM.TR'YE ÖNEMLİ DEĞERLENDİRMELER...

CHP milletvekili Eren Erdem, referandumda iradesini beyan edenlere, evet diyenlere alayınız hainsiniz demesi, siyaset kurumu için bir utançtır. Bir siyasi parti üyesi ve bir milletvekilinin halkın tercihlerine böyle bir saldırıda bulunması demokrasi açısından kabul edilemez. Muhtemeldir ki bu fikri paylaşan birçok CHP yöneticisi vardır. Yoksa bu konuda bir uyarı alırdı kendisi. Tabi burada önemli olan başka bir husus da şu. Bu sözü söylediği sıralarda, 30 yıldan fazladır kadın erkek, genç yaşlı, sivil asker polis demeden insanları katleden bir terör örgütünün yöneticilerinden biri de hayır kampanyasına katıldı. PKK'nın kurucusu ve yöneticilerinden Rıza Altun, Türkiye'de demokrasi için hayır oyu verilmeli diyor. En son İzmir'de, Kayseri ve Beşiktaş'ta gözünü kırpmadan insanları öldüren örgütün temsilcisi diyor bunu.
CHP'Lİ EREN ERDEM'E ZOR SORU
Şimdi sormak lazım Eren Erdem'e. Evet diyenlere hain diyorsun. Peki on binlerce insanı öldüren, çocukları yetim, eşleri dul, anne babaları evlat sevgisinden mahrum bırakan PKK hayır dedi. Ona ne diyeceksin?

CHP SEÇMENİ ŞAŞKIN

CHP seçmeni bu konuda çok büyük şaşkınlık içinde. Ne yapacağını bilemiyor. Cumhuriyeti kuran CHP'nin bir terör örgütü ile aynı noktada olması ve Cumhurbaşkanlığı sistemine hemen hemen aynı argümanlarla karşı çıkmasından çok rahatsız seçmeni. CHP'li değilim ama benim için de şu sorun var. Siyasal yasal sistemin içinde bir partinin, terör örgütleriyle aynı çizgide olmaları sivil siyaset için büyük tehlikedir. Zira bu konudaki fikri işbirliği yarın bir gün ortaklaştıkları siyasetlerin, fikirlerin şiddet yoluyla halka dayatılmasını da beraberinde getirebilir. Bu demokrasimiz açısından çok büyük bir tehlike potansiyelini barındırıyor. Buna en başta CHP seçmeni dur demelidir.

Kaynak: Sabah.com.tr