Giriş:28 Ağustos 2016 17:46: Son Güncelleme: 29 Ağustos 2016 21:37
Başbakan Yıldırım'dan 30 Ağustos mesajı
30 Ağustos dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Başbakan Yıldırım, Türkiye'yi zayıf düşürmeye çalışanların hezimete uğrayacaklarını söyledi.
Başbakan Binali Yıldırım, 30 Ağustos Zafer Bayramıdolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Yıldırım, mesajında, 30 Ağustos 1922'nin, istiklal mücadelesinin zaferle tamamlandığı tarih olduğunu belirterek, işgalci güçler karşısında verilen destansı mücadele nihayetinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin vücut bulduğunu ifade etti.
Başkomutanlık Meydan Muharebesi'nin, milletin en zor şartlar karşısında bile mücadeleden vazgeçmeyeceğini, vatanını, bayrağını ve hürriyetini canı pahasına koruyacağını bütün dünyaya gösterdiğini vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Ülkemizi parçalamak isteyenler milletimizin izzetli direnişi karşısında çaresiz kalmışlardır. Bugün de ülkemizin her köşesinde refah ve huzur ikliminin hakim olması için milletçe birbirimize kenetleniyor; istiklalimizi, cumhuriyetimizi ve demokrasimizi tehdit eden bütün şer odakları karşısında azim ve kararlılıkla mücadele ediyoruz. Herkes emin olsun ki, ülkemizin birlik ve bütünlüğüne kastetmek isteyen güçler, devletimizi bütün azamet ve kudretiyle daima karşılarında bulacaktır."
MUTLAKA HEZİMETE UĞRAYACAKLAR
"Türkiye Cumhuriyeti'ni darbe teşebbüsleriyle, terörle, tedhişle zayıf düşürmeye çalışan güç odakları emellerine asla ulaşamayacak, millet-devlet kenetlenmesi karşısında mutlaka hezimete uğrayacaklardır." ifadesini kullanan Yıldırım, şöyle devam etti:
"Bu duygu ve düşüncelerle Türk Silahlı Kuvvetlerimizin kahraman mensuplarının ve bütün vatandaşlarımızın 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı kutluyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde bu zaferi bize armağan eden istiklal mücadelemizin bütün kahramanlarını, şehit ve gazilerimizi şükranla yad ediyorum."
Başsavcı FETÖ'nün yapılanamadığı tek ili açıkladı!
Manisa Cumhuriyet Başsavcısı Akif Celalettin Şimşek, Fethullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Manisa'da kamu görevlilerinden ay başlarında yüzde 5 ile 10 arasında 'himmet' parası toplandığını belirtip, "Para vermek istemeyen işadamlarına usulsüz dinlemeler yapıp, şantaj malzemesi toplamaya çalışmışlar. Özel yaşamında arıza olanları da tabir yerindeyse Hollanda ineği gibi aylarca sağmışlar" dedi. Başsavcı Şimşek, örgütün ülke genelinde idari ve mali yapılanma yapamadığı tek ilin Tunceli olduğu bilgisini verdi.
Başsavcısı Akif Celalettin Şimşek, facebook hesabından FETÖ/PDY'nin Manisa'daki idari ve mali yapılanması hakkında dikkat çeken paylaşımlarda bulundu. Başsavcı Şimşek, Manisa'da iki yıldır yürüttükleri soruşturmada örgütün mali açıdan işadamlarını ve kamu görevlilerini hedef haline getirdiğinin ortaya çıktığını söyledi.
Fethullah Gülen'in Manisa'da yapılanmaya 1976 yılından başladığını belirten Başsavcı Şimşek, şöyle devam etti:
"1976 yılında geldiği Manisa'da verdiği vaaz ve sohbetlerde bu milletin saf ve temiz insanlarının dini duygularının nasıl sömürüleceğini, bununda para ve menfaate ne kadar kolay çevrileceğini gözlemleyen hain örgüt lideri, yaklaşık iki yıl boyunca yaptığı çalışmaların meyvelerini o günden almaya başlamıştır. Daha sonra geçtiği İzmir Kestane Pazarı'nda da bu sömürünün tüm ülke geneline nasıl yayılacağının profesyonel plan ve projelerini tertiplemiştir. Manisa da yaklaşık iki yıldır yürüttüğümüz soruşturmada şu kanaatlere ulaştık. Örgüt para kaynağı olarak öncelikle iş adamlarını, sonrada kamu görevlilerini hedef kitle haline getirmiş, devlet memuru olan militanlarından ailevi durumlarına bakarak yüzde 5-10 arası 'himmet' adını verdikleri haracı ay başlarında koordine imamı ya da abi-ablaları vasıtasıyla elden toplamış ve malum bankalarında kısa süre hesaplarında tutarak yurt dışı bankalara aktarılmıştır."
"BAĞIŞ YAPMAYANLARA ŞANTAJ"
Başsavcı Şimşek, paylaşımında, şu bilgileri de verdi:
"İş adamlarına gelince, öncelikle örgüte kazandırma amacıyla evlerde toplantılar yapılıp, ikna yoluyla ekonomik güçlerine göre 'himmet' adı altında makbuz ya da belge vermeksizin nakit para ya da arsa arazi bağışları sağlanmış hatta Pensilvanya'ya geziler düzenlenmiştir. Bağış yapmayan ya da karşı çıkanlar hakkında önce usulsüz dinlemeler yaparak, şantaj malzemesi toplamaya çalışmışlar. Özel yaşamında arıza olanları da tabir yerindeyse Hollanda ineği gibi aylarca sağmışlar. Açık bulamadıklarının da iş hayatını bitirip, iflas ettirmişler. Bir grup iş adamı da karşılarındaki güce korkudan boyun eğmek zorunda kalarak, 'haram olsun' diyerek bağışlarda bulunmuşlardır. Bu ülkenin insanlarını bir şekilde ikna ederek büyük bir ekonomik güce sahip olan FETÖ, kazancının büyük bir kısmını da yurt dışına transfer etmiştir. Akıbeti meçhul bu para, nerede ve ne şekilde değerlendirilmekte ya da değerlendirilecektir tarafımızca da bilinmemektedir."
FETÖ'NÜN YAPILANAMADIĞI TEK İL TUNCELİ!
Paylaşımının sonuna not düşen Başsavcı Şimşek, örgütün ülke genelinde idari ve mali yapılanma yapamadığı tek ilin Tunceli olduğu bilgisini verdi.
TSK'dan Cerablus operasyonu açıklaması
Türk Silahlı Kuvvetleri 10 köyün daha teröristlerden temizlendiğini açıkladı..
Türk Silahlı Kuvvetleri, Cerablus devam operasyonuna ilişkin, "24 Ağustos'tan bugüne kadar yaklaşık 400 km2'lik alan bölgedeki terörist unsurlardan temizlenmiştir. DEAŞ Kontrolünde bulunan bölgenin terörist unsurlardan temizlenmesine yönelik harekata devam edilmektedir" ifadelerini kullandı.
Türk Silahlı Kuvvetleri, ÖSO unsurları ile birlikte yürüttüğü Cerablus operasyonda gelinen son durum hakkında açıklama yaptı. Bugün 10 köyün terörist unsurlardan temizlendiği belirtilirken, "Doğu'da Tüzel (Sacur) Çayının Fırat nehri ile birleştiği yer ile Batı'da Ez Zahiriyah-El Yakubiyah-Hasansağır meskun mahallerini içeren bölge ÖSO tarafından ele geçirilmiş ve kontrol sağlanmıştır. Harekatın başlangıcı olan 24 Ağustos'tan bugüne kadar yaklaşık 400 km2'lik alan bölgedeki terörist unsurlardan temizlenmiştir.
Cerablus Bölgesinde Ez Zahiriyah-El Yakubiyah ve Hasansağır hattının Batısında kalan (yani şu ana kadar ele geçirilmiş olan hattın batısına geçiliyor) ve DEAŞ Kontrolünde bulunan bölgenin terörist unsurlardan temizlenmesine yönelik harekata devam edilmektedir" denildi.
, Fırat Kalkanı harekatıyla ilgili "Menfur girişimden sadece günler sonra, hudutlarımızın ve komşu ülke insanlarıyla birlikte milletimizin güvenlik ve huzuru için hayati önemi haiz 'Fırat Kalkanı Harekâtını' icra eden, aynı anda gemilerimizle mavi vatanı savunan ve uçaklarımız ile gök kubbeye Cumhuriyetimizin imzasını atan Türk Silahlı Kuvvetleri, gücünden hiçbir şey kaybetmediğini, içinden hainler temizlendikçe daha da güçlü olacağını göstermektedir. Bilindiği üzere bu menfur hadiseye alanda ve yargıda tereddütsüz bir şekilde verilen cevap, hain bir takım emeller besleyenler için bir ibret vesilesi olarak tarihteki yerini alacaktır" dedi.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar, 30 Ağustos Zafer Bayramı ve Türk Silahlı Kuvvetleri Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Akar, açıklamasında TSK'nın 2225 yıllık geleneği ve gücüne dikkat çekerek, "Kahraman ve Fedakâr Silah Arkadaşlarım, Bugün, tarih sahnesinde var olduğu günden beri bağımsızlığı ile tüm dünyaya örnek olmuş, mazisi kahramanlıklarla dolu yüce Türk milletinin ve kahraman ordumuzun, kutsal vatan topraklarımızı istilaya ve milletimizi tarih sahnesinden silmeye kalkışan düşmana karşı tüm imkânsızlıklara rağmen Ebedî Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde kazandığı Büyük Zafer'in 94'üncü yıl dönümünü kutlamanın onurunu ve gururunu yaşıyoruz. Atatürk'ün liderlik ve komutanlık dehası ile ordu-millet bütünlüğü içinde kazanılan bu büyük zafer, Türkiye Cumhuriyeti'nin sarsılmaz temellerini oluşturmuştur. İlke ve devrimleriyle sonsuzluğa uzanan bir abide gibi bu temeller üzerinde hızla yükselen Türkiye Cumhuriyeti, esaretin karanlığında kalan pek çok millete de örnek olmuştur. Orta Asya'dan Anadolu'ya, Akdeniz'e bir küheylan olup akan, 2225 yıllık ordu geleneğine sahip, gücünü yüce Türk Milletinin desteğinden alan kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri, yüce Türk Milletinin; laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin güvenliğini geçmişte olduğu gibi bugün de en üst seviyede tutmak için var gücüyle çalışmaktadır" ifadelerini kullandı.
"TSK, İÇİNDEN HAİNLER TEMİZLENDİKÇE DAHA DA GÜÇLÜ OLACAĞINI GÖSTERMEKTEDİR"
Fırat Kalkanı harekatına da değinen Orgeneral Akar, "Ordumuz, asil milletimizin temel karakteri olan ve hiçbir zaman ödün vermeyeceği egemenlik ve bağımsızlığının, şehit kanlarıyla yoğrulmuş bayraklaşan kutsal vatan topraklarının bütünlük ve güvenliğinin teminatı olmaya devam edecektir. Milli birliğimize ve bölünmez bütünlüğümüze kasteden tüm terör örgütlerine karşı, Türk Silahlı Kuvvetleri, vatan topraklarında tek bir terörist kalmayıncaya kadar jandarma, polis ve korucularımızla omuz omuza masum hiçbir insanımızın kılına dahi zarar vermeden mücadeleye devam edecektir. Bu azim, kararlılık ve bilinçle Türk Silahlı Kuvvetleri, dünyanın birçok bölgesinde üstlendiği barışı koruma ve destekleme görevlerini de büyük bir özveriyle yerine getirmeye ve Türkiye'den binlerce kilometre uzakta şanlı bayrağımızı gururla dalgalandırmayı sürdürecektir. Menfur girişimden sadece günler sonra, hudutlarımızın ve komşu ülke insanlarıyla birlikte milletimizin güvenlik ve huzuru için hayati önemi haiz 'Fırat Kalkanı Harekâtını' icra eden, aynı anda gemilerimizle mavi vatanı savunan ve uçaklarımız ile gök kubbeye Cumhuriyetimizin imzasını atan Türk Silahlı Kuvvetleri, gücünden hiçbir şey kaybetmediğini, içinden hainler temizlendikçe daha da güçlü olacağını göstermektedir. Bilindiği üzere bu menfur hadiseye alanda ve yargıda tereddütsüz bir şekilde verilen cevap, hain bir takım emeller besleyenler için bir ibret vesilesi olarak tarihteki yerini alacaktır" açıklamasında bulundu.
"TSK, HİÇBİR YASA DIŞI YAPIYA GEÇİT VERMEDEN HİZMET ETMEYİ VARLIK GAYESİ SAYMAKTADIR"
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, Anayasal düzen içinde yasalarla belirlenmiş tek bir emir komuta yapısı olduğunu vurgulayan Akar, "Peygamber ocağı olarak da adlandırdığımız Türk Silahlı Kuvvetlerinin mensupları, şanlı tarihimiz boyunca olduğu gibi, bugün de, vazife uğruna 'ölürsem şehit, kalırsam gazi' inancıyla görev yapmaya devam etmektedir. Geçmişte 'memleketini en buhranlı ve müşkül anlarda zulümden, felaket ve musibetlerden ve düşman istilasından' koruyan ve kurtaran Ordumuz, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nin ve onun temel değerlerinin korunması ve yaşatılması için, bugün de, aynı azim ve kararlılıkla, en kıdemlisinden en genç personeline kadar tüm mensuplarıyla, milletinin emrinde ve görevinin başındadır. Türk Silahlı Kuvvetlerinin, anayasal düzen içinde yasalarla belirlenmiş tek bir emir komuta yapısı vardır. Ordumuzun teşkilat ve faaliyetlerinde, yasal hiyerarşi dışında hiçbir kişi ve oluşumun etkisi söz konusu olamaz. Dün ve bugün Türk Silahlı Kuvvetlerinin herkes tarafından bilinen en önemli vasfı disiplinidir. Bunun da temeli, ruhu 'mutlak itaat'tir. Bundan asla taviz verilemez. Türk Silahlı Kuvvetleri, hiçbir yasa dışı yapı ve oluşuma geçit vermeden; ordu-millet bütünlüğü içinde sadece yüce milletimizin sevgisinden, güveninden ve yasalardan aldığı güç ile ülkemize ve milletimize hizmet etmeyi varlık gayesi saymaktadır" dedi.
"CANINI FEDA EDEN ŞEHİTLERİMİZİ MİNNETLE KAHRAMAN GAZİLERİMİZİ ŞÜKRANLA ANIYORUZ"
Genelkurmay Başkanı Akar, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Her yönüyle millî bir ordu olan Türk Silahlı Kuvvetleri üstün nitelikleri haiz kahraman ve fedakâr personeli ve milli kaynaklarla her geçen gün daha da geliştirilmekte olan imkân ve kabiliyetleri ile etkin, caydırıcı ve saygın bir ordu olarak; ülkemizde, bölgemizde ve dünyada güvenlik, barış ve istikrara katkı sağlamaya devam etmektedir. Bu inançla, tüm personelimize yeni rütbe ve görevlerinin hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ederken görev sürelerini tamamlayarak emekliye ayrılan personelimize de değerli hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyor, aileleri ile birlikte sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir hayat diliyorum. Büyük Zafer'in yıl dönümü vesilesiyle, başta Ebedî Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşları olmak üzere, bu zaferin elde edilmesinde olduğu kadar kazanımlarının korunması için verilen mücadelelerde de hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan ve bu uğurda canını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle, kahraman gazilerimizi şükranla anıyor, aziz hatıraları önünde hürmetle eğiliyorum. Türk Silahlı Kuvvetlerinin her kademesinde görev yapan, general/amiral, subay, astsubay, sivil memur, uzman jandarma, uzman erbaş ve erlerimiz, köy korucularımız, işçilerimiz ile emekli personelimizin Zafer Bayramı'nı ve Türk Silahlı Kuvvetleri Günü'nü kutluyor; terörle mücadele harekâtı ile yurt içi/yurt dışı operasyonlarda görev alanlar başta olmak üzere tüm silah arkadaşlarıma kazasız, belasız başarılı görevler ve kendilerine aileleriyle birlikte mutluluk ve esenlik dolu nice yıllar diliyorum"
Bu yazışmalar CHP içindeki FETÖ'cüleri deşifre etti
Hacker grubu Ayyıldız Tim, CHP’li vekil Eren Erdem ile FETÖ’nün üst yöneticisi İlhan Tanır'la yazışmasını deşifre etti. Yazışmada, CHP’li 5 vekilin Gülen’i ziyaret edeceği de yer aldı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Siyaseti FETÖ'den temizleyelim" çağrısına, hacker grubu Ayyıldız Tim belgelerle karşılık verdi. Grup hesabından önce "Bize sürekli soruyorsunuz hangi vekilin paralelle işi var diye… Yüzlerce FETÖ'cü hesabı aldık. En çok DM olan vekil ise bir CHP'li vekildir" açıklaması yapıldı.
EREN ERDEM YAZIŞMASI
Ayyıldız Tim, daha sonra da hacklediği email ve Twitter hesaplarından birinde, FETÖ'nün ABD'deki bir numarası olarak anılan İlhan Tanır ile CHP Milletvekili Eren Erdem'in yazışmalarını yayımladı. 24 Ocak 2015 tarihli bu yazışmada Erdem, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşma yapacağı Brookings Enstitüsü önünde korumalar ile gazeteciler arasında meydana gelen olayı soruyor ve kendilerince de paylaşılmak üzere periscope üzerinden paylaşılmasını istiyor.
GÜLEN RANDEVUSU
Hacker grubu, 14 Ocak 2014 tarihli Nevzat Ayvacı aracılığıyla Fetullah Gülen'den randevu istenen yazışmayı da yayımladı. Yazıda, Çarşamba gecesi gelecek CHP'li 5 vekilden birinin namaz da kıldığı vurgulanarak, "Sıcak, samimi, halis ve hakikatli ilginiz bizi sevindirecektir" ifadesi kullanıldı.
YORUMLAR