Batı üç maymunu oynuyor! Türkiye'den Arakanlı Müslümanlara dev yardım

Grandi, Avrupa Birliği (AB) ile Kuveyt'in öncülük ettiği ve Uluslararası Göç Örgütü (IOM), BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) ile BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'nin bugün ortaklaşa düzenlediği "Arakanlı Sığınmacılar İçin Uluslararası Yardım Konferansı"nı, AA muhabirine değerlendirdi.

Myanmar'ın Arakan eyaletinde ordu ve fanatik Budistlerin saldırılarından kaçarak Bangladeş'e sığınan Arakanlı Müslümanların, temel insani ihtiyaçlarının karşılanması için talep edilen 434 milyon dolarlık acil fonun 335 milyon dolarının karşılandığını anımsatan Grandi, "Konferansın sonucundan memnunuz. Daha önce talep ettiğimiz 434 milyon dolarlık fonun yaklaşık 4'te 3'ünü bu konferans yoluyla tedarik etmiş olduk." dedi.

Grandi, Arakan sorununda önlerinde aşılması gereken büyük zorluklar olduğuna işaret ederek, "Çünkü, baktığımız zaman bu sorunun başlangıcı Myanmar'da. Dolayısıyla çözümü de bu ülkede. Gönüllü olarak Arakanlı sığınmacıların Myanmar'daki evlerine geri dönmeleri ve vatandaşlık sorunları halledilmesi zor konular olarak karşımıza çıkıyor." diye konuştu.

Uluslararası toplumun konferansa gösterdiği ilgiden duyduğu memnuniyeti dile getiren Grandi, "Dünya Bankası ve diğer uluslurarası kuruluşların Bangladeş hükümetiyle dayanışma içinde Arakan sorununa uzun vadede bir çözüm bulunması için gösterdiği duyarlılıktan dolayı mutluyuz." ifadesini kullandı.

TÜRKİYE'YE ÖVGÜ
Grandi, Bangladeş'e sığınan yüz binlerce Arakanlı Müslüman'ın gelecek 6 aydaki temel insani ihtiyaçlarının karşılanması için yaklaşık 100 milyon dolar daha yardıma ihtiyaç duyulduğunu ifade ederek, fonun eksik kalan bölümü için girişimlerini devam ettireceklerini aktardı.

25 Ağustos'tan bu yana Myanmar'daki şiddet olaylarından kaçarak Bangladeş'e sığınan Arakanlı Müslümanların sayısının 600 bini geçtiğini anımsatan Grandi, "Bu, uzun yıllardır görmediğimiz en hızlı gelişen ve devasa bir kriz." dedi.

Grandi, Türkiye'nin BM Cenevre Ofisi Nezdindeki Daimi Temsilcisi Büyükelçi Ali Naci Koru'nun konferansta kullandığı "Planlanan projeler ve teslimatlarla Türkiye tarafından (Arakan Müslümanlarına) sağlanan insani yardım miktarı toplamda 50 milyon doları aşacak." ifadesine de değinerek, Türkiye'ye övgüde bulundu.

Grandi, "Şunu vurgulamak istiyorum ki Türkiye insani yardımlarda küresel olarak cömert bir donör ülke olma özelliğini sürdürüyor. Bunun yanında BMMYK'nın da dünyada en çok sığınmacıya ev sahipliği yapan kuruluş olduğunu belirtmek istiyorum." değerlendirmesinde bulundu.

İHH'DAN 10 MİLYON DOLARLIK KATKI
Konferansa ev sahipliği yapan AB 30 milyon avro, Kuveyt ise 10 milyon dolar yardım taahhüdünde bulunmuştu.

Konferansın öğleden sonraki bölümünde söz alan İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH) İnsani Diplomasi Birimi Koordinatörü Mustafa Talha Keskin de "Arakan halkına 2017-2018 dönemi için 10 milyon dolar ayıracağımızı memnuniyetle duyuruyoruz. Bangladeş ve Myanmar'daki yerel organizasyonlar aracılığıyla çeşitli alanlardaki projelerimizi uygulamaya devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulunmuştu.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nauert, 'Myanmar hükümetine, muhabirlere ve gazetecilere doğru bilgiye ulaşabilmeleri ve ne olup bittiğini anlamaları adına imkan tanıması çağrısı yapıyoruz. İnsani durumlar da söz konusu çünkü insani yardım kuruluşlarının buraya gitmesi ve gerekli yardımı sağlaması çok zor. Hükümetle sadece yaşanan şiddet olayları üzerine değil, gazetecilerin durumunu ve daha da önemlisi insani yardımlar hakkında görüşmeye devam ediyoruz' dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı, Müslümanlara karşı katliamlar yaşanan Arakan'dan yeterince "doğru haber" alınamadığını belirterek Myanmar hükümetinin gazetecilerin bölgede çalışabilmesine yardımcı olmasını istedi.

Bakanlık Sözcüsü Heather Nauert, günlük basın toplantısında Myanmar hükümetine bağlı silahlı güçler ile Budist rahipler tarafından katliama uğrayan Arakanlı Müslümanlar hakkındaki soruları yanıtladı.

Arakan bölgesinde yaşanan olaylardan dolayı "kaygı" duyduklarını anlatan Dışişleri Sözcüsü, çok sayıda insanın evlerini terk etmek zorunda kaldığını vurguladı.

İNSAN HAKLARI İHLALLERİNE "İDDİA" DEDİ

Müslümanlara yönelik insan hakları ihlallerini "iddialar" olarak tanımlayan Sözcü Nauert, bölgeden yeterince "doğru" bilgi alınamadığını kaydetti.

Nauert, "Sahadan doğru bilgileri alabilmek zor." ifadesini kullandı.

Myanmar hükümetine çağrıda bulunan Nauert, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Myanmar hükümetine, muhabirlere ve gazetecilere doğru bilgiye ulaşabilmeleri ve ne olup bittiğini anlamaları adına imkan tanıması çağrısı yapıyoruz. İnsani durumlar da söz konusu çünkü insani yardım kuruluşlarının buraya gitmesi ve gerekli yardımı sağlaması çok zor. Hükümetle sadece yaşanan şiddet olayları üzerine değil, gazetecilerin durumunu ve daha da önemlisi insani yardımlar hakkında görüşmeye devam ediyoruz."

"DİPLOMATLARIMIZ KONUYU TAKİP EDİYOR"

Nauert'e Arakan'da yaşanan insanlık dramına vurgu yapılarak ABD'nin Myanmar hükümetine karşı herhangi bir yaptırım uygulamayı düşünüp düşünmediği de soruldu. Nauert ise Myanmar hükümetiyle görüşmelerin devam ettiğini dile getirerek böyle bir ihtimalin söz konusu olmadığını söyledi.

Daha sonra ABD'nin bölgedeki gelişmeleri yakından takip ettiğini belirten Nauert'e Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'ın Myanmarlı yetkililerle konuya ilişkin herhangi bir telefon görüşmesi yapıp yapmadığı sorusu yöneltildi. Tillerson'ın, Myanmar hükümetiyle yaptığı bir telefon görüşmesine ilişkin elinde bildiri olmadığını kaydeden Nauert, diplomatların konuyu takip ettiğini aktardı.

"NOBEL ÖDÜLÜ" SORUSU YANITSIZ KALDI

Heather Nauert, Arakanlı Müslümanlara katliam gerçekleştiren Myanmar'ın Devlet Başkanlığından Sorumlu Devlet Bakanı Aung San Suu Çii'nin "Nobel Barış Ödülü" sahibi olduğuna vurgu yapılarak "Ödülü hala elinde bulundurmalı mı?" sorusunu ise yanıtsız bıraktı.