Giriş Tarihi: 12.06.2017 03:07 Son Güncelleme Tarihi: 12.06.2017 09:01
Birleşik Arap Emirlikleri'nin İsrail ile olan derin ortaklığı gün yüzüne çıkıyor
Körfez bölgesinde yaşanan krizde Katar karşıtı cephenin ön safhından yer alan Birleşik Arap Emirlikleri’nin İsrail ile derin ilişkisi ve işbirliği sorgulanıyor. BAE, bölgede adeta bir Truva Atı gibi çalışarak, İsrail ile işbirliği halinde Filistin direnişinin altını oyuyor. Ülke aynı zamanda MOSSAD ile ilişkili isimlerle de işbirliği halinde.
Bölgede Türkiye’ye yönelik çıban başı olarak öne çıkan Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) İsrail ile özel ve derin ilişkileri gözden kaçmıyor. İsrail ile güvenlik alanında işbirliğinden istihbarat faaliyletlerine kadar geniş yelpazede ortaklığı bulunan Körfez ülkesi, bu çalışmaları ile başta Filistin meselesi olmak üzere, İslam dünyasının altınıoyan faaliyletlerde bulunuyor. Kudüs’te Filistinlilere ait arazileri satın alarak dolaylı yoldan işgalci güç İsrail’e sattığı birçok kez medyaya yansıyan BAE, şimdi de bölgedeki direniş hareketlerini destekleyen Katar’ı hedef aldı. BAE’nin 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında da olduğu biliniyor. BAE’yi yöneten Veliaht Prens Muhammed Bin Zayed’in sağ kolu ise Yaser Arafat’ın ölümünden sorumlu tutulan El-Fetih üyesi Muhammed Dahlan.
Her taşın altında Birleşik Arap Emirlikleri var
ABD’de Katar’a yaptırım öngören tasarının mimarı Temsilciler Meclisi üyelerinin BAE ve İsrail’den milyon dolarlık 'bağış' aldığı ortaya çıktı. Skandal 'terör listesi' ise yaptırım kararının hemen ardından geldi. Bütün eylemlerin göbeğinde BAE var.
ABD’de, Katar’ı ‘Filistin’de teröre destek vermekle’ suçlayan yasa tasarısını hazırlayan Temsilciler Meclisi’nin 10 üyesi, BAE ve İsrail kaynaklı lobicilerden geçtiğimiz 18 ay içinde 1 milyon dolardan fazla ‘bağış’ aldı. 25 Mayıs’ta ABD Temsilciler Meclisi’ne sunulan Katar karşıtı yasa tasarısının içeriği Suudi Arabistan, BAE ve Mısır’ın ‘terör listesi’ni açıklamasından sadece birkaç saat sonra yayınlandı. Filistin Uluslararası Terörizm Desteği Engelleme Yasası olarak bilinen tasarıda Katar’ın Hamas’a verdiği destek, ‘teröre destek’ olarak yorumlandı.
FONLAYANLAR BELLİ OLDU
ABD siyasetindeki para akışını araştıran Sorumlu Siyaset Merkezi’nin elde ettiği bilgilere göre, Katar karşıtı yasa tasarısına sponsor olan kişiler, İsrail destekçisi kişi ve gruplardan 1 milyon 9 bin dolar bağış aldı. Tasarının hemen ardından Katar’a yönelik saldırı kapsamında açıklanan ‘terör listesi’nin altından da İsrail destekli BAE çıktı. Mısır ve İsrail istihbaratının hazırlayarak BAE eliyle Suudi Arabistan’a uygulatılan liste daha önce bölgede Suud, Katar ve Türkiye üzerinden kurulan güç dengesini hedef alıyor. Bu yapıyı bozmak isteyen BAE’nin, Katar’ın resmi haber ajansına korsan saldırıda bulunarak Katar Emiri’nin ağzından İran lehine sözler yayınlattığı belirtiliyor.
DARBEDEN ŞEREF DUYMUŞ
4 Haziran Pazar gecesi, BAE’nin Washington büyükelçisi Yusuf el-Uteybe’nin maili bir grup hacker tarafından ele geçirildi ve yazışmaları basına sızdırıldı. Bu yazışmalarda İsrail yanlısı bir STK olan Demokrasileri Savunma Derneği (FDD) yetkilileri Mark Dubowitz ve John Hannah’la yazışmaları tespit edilen Büyükelçi Uteybe’ye gelen maillerden birinde, John Hannah’ın, “15 Temmuz darbe girişiminde FDD ve BAE’nin adı komplocular arasında zikredilmiş, sizinle anılmaktan şeref duydum” ifadesini kullandığı ortaya çıktı. BAE 15 Temmuz darbe girişimini, her şey belli olduktan sonra, tam 16 saat sonra kınamayı seçmişti.
FETÖ’NÜN TERCİHİ GAD
15 Temmuz’dan sonra sürekli kendini aklayabilmek için kanal kanal, gazete gazete dolaşan FETÖ elebaşı terörist Gülen’in duraklarından biri de uydudan yayın yapan, adı da dünya çapında pek duyulmamış olmasına rağmen Arap dünyasında bilinirliği olan El Gad televizyonuydu. El Gad televizyonu BAE tarafından finanse edilen, Filistin’deki sosyal demokrat Fetih Partisi’nin eski lideri Muhammed Dahlan’ın kanalı.
ÖRGÜTE PARA AKTARDILAR
İngiliz gazeteci David Hearst, 15 Temmuz’dan haftalar önce, BAE’nin FETÖ’ye bir aracı kanalıyla para aktardığını, bu aracının da örgüt lideri Gülen’in röportaj vermeyi seçtiği El Gad TV’nin sahibi Muhammed Dahlan olduğunu yazdı. Dahlan’ın BAE’de etkin bir konuma sahip olan Abu Dabi’nin Veliaht Prensi Muhammed bin Zeyid el Nahyan ile çok yakın ilişkilere sahip olduğu biliniyor. BAE’nin Erdoğan’ı devirme işini ihale ettiği Dahlan’a planın ilk ayağı için 70 milyon dolar bütçe ayırdığı biliniyordu. İhvan’a yönelik olumlu politikasından ötürü AK Parti hükümetini düşman ilan eden BAE, Gezi Parkı eylemleri döneminde yine Dahlan üzerinden Türkiye’de birtakım girişimlerde bulunmuştu.
Çıbanbaşı BAE
Mısır’ın demokratik yollarla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye darbe yapan Abdelfettah Sisi’nin Rabia Meydanı başta olmak üzere darbe sürecinde işlediği cinayetler ve katliamların BAE’nin cesaretlendirmesiyle yapıldığı dile getiriliyor. Darbenin yapıldığı 16 Haziran tarihine kadar ekonomik krizle boğuşan, benzin bulamayan, benzin için kilometrelerce araç kuyruklarının olduğu Mısır, darbe sonrası BAE başta olmak üzere körfez ülkelerince karşılıksız olarak adeta paraya boğuldu. Darbeci general Sisi’nin, Filistin’de El Fetih’in başına Dahlan’ın geçmesini istediği de yine herkes tarafından biliniyor. Her darbenin arkasından çıkan BAE ve İsrail’in bir dediğini iki etmeyen BAE tetikçisi Muhammed Dahlan’ın, Filistin lideri Yaser Arafat’ın zehirlenerek öldürülmesinden de sorumlu olduğu sıkça dile getirilen iddialardan biri.
BAE’nin ayrıca İsrail’in güvenlik yapılanmasına yıllarca hizmet etmiş veya ilişkili isimlerle, işadamı görüntüsü altında stratejik işbirlikleri yaptığı da iddia ediliyor. Netanyahu’nun eski müsteşarı olan Daivd Maiden bu isimlerden biri. Maiden’ın 35 yıl boyunca Mossad’a çalıştığı ve şuan “Davide Maiden Projects” isimli şirketi aracılığıyla BAE ile iş yaptığı belirtiliyor. Maiden, Emirliklerle uzun yıllardır güvenlik işbirliği yürütüyor. İsrailli Hava Savunma Sistemleri şirketinin eski başkanı Avi Leumi ise 2012 yılında Birleşik Arap Emirliklerine insansız hava uçakları satışını gerçekleştirdi. BAE bu uçakları Yemen ve Libya da kullanıyor. Dünyaca ünlü güvenlik şirketi AGT’nin sahibi Mati Kochavi de bu isimler arasında. AGT’nin özelliği eski MOSSAD ajanlarının çalıştığı bir şirket olması. Kochavi Birleşik Arap Emirlikleri pazarına girebilen ilk iş adamı. 2005 yılından bu yana Abu Dabi hükümetinin gerçekleştirdiği birçok ihaleyi de almış bulunmakta. AGT ile BAE arasındaki ilişkinin de 1998-2001 arası İsrail Askeri İstihbaratını yöneten Tümgeneral Amos Malka tarafından yürütüldüğü iddia ediliyor.
Muhammed Dahlan kimdir?
Ortadoğuda "karanlıklar prensi" olarak anılan ve önemli olayların arka planında- Mısır darbesinden Türkiye'deki darbe girişimine kadar- ismi anılan Muhammed Dahlan kimdir?
.Muhammed Dahlan kimdir? Ortadoğuda "karanlıklar prensi" olarak anılan ve önemli olayların arka planında- Mısır darbesinden Türkiye'deki darbe girişimine kadar- ismi anılan Muhammed Dahlan kimdir? DÜNYA . 4 Haziran 2017 Pazar 11:07 muhammed dahlan kimdir? Paylaş Yenişafak gazetesi yazarı Taha Kılınç Ortadoğudaki olayların arka planındaki gizemli isim Muhammed Dahlan'ı böyle yazdı... undan yaklaşık 6 yıl önce, Karadağ Başbakanı Milo Djukanovic parlamentoda yaptığı konuşmada, ülkeye büyük yatırımlar getirecek birinden söz ediyordu: “O bizim gerçek bir dostumuz. Bizimle Birleşik Arap Emirlikleri arasında köprü olacak ve onun bu bağlantıları sayesinde ülkemize ciddi yatırımlar yapılacak”. Djukanovic'in övgüyle bahsettiği bu kişi, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın ezeli rakibi Muhammed Dahlan'dan başkası değildi. Djukanovic'in bizzat kefil olmasıyla, Dahlan ve eşi Celile'ye Karadağ vatandaşlığı verildi.
2013'te, Muhammed Dahlan'a övgüler yağdırma sırası bu defa Sırbistan Başbakanı Aleksandar Vucic'teydi. Yine Birleşik Arap Emirlikleri'nden gelecek milyonlarca doların hayaliyle, Sırplar da Dahlan'a vatandaşlık armağan etti. Dahlan, eşi ve 4 çocuğu Sırbistan vatandaşı oldular.
Muhammed Dahlan gerçekten de sözünü tuttu. Karadağ ve Sırbistan'a milyonlarca dolarlık yatırım yapılmasına aracılık etti. Bosna-Hersek de Dahlan'ın ilgi alanındaydı. Özellikle Arap turistlerin konaklaması için Saraybosna yakınlarında inşa edilmesi düşünülen dev sağlık-turizm kompleksinin projelendirilmesi de tümüyle Dahlan'ın fikriydi.
2011'de Fetih Hareketi'yle ilişkisi kesildikten sonra Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'ye yerleşen Muhammed Dahlan, Ortadoğu siyasi arenasının en aktif ve karanlık şahsiyetlerinden biri. Mahmud Abbas'tan sonra Filistin devlet başkanlığı için adı geçen Dahlan'ın, İsrail'le de oldukça sıcak ilişkiler geliştirdiği biliniyor. İsrail Savunma Bakanı Avigdor Lieberman ile Avrupa'da gizlice buluşup Filistin'in önümüzdeki dönemlerini istişare ettiği, Arap basınında gündeme getirilen ilginç bir ayrıntı. Ancak İsrailli yöneticilerin, Dahlan'ın Filistinliler nezdindeki kredisinin azalmaması için kendisine açıktan sıcak davranmadıkları belirtiliyor.
Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır ve Ürdün'de basın-yayın organları ve haber siteleri satın alarak ciddi bir medya gücüne kavuşan Muhammed Dahlan hakkındaki en dikkate değer iddia, Filistin'in efsanevi lideri Yaser Arafat'ı zehirlettiğine dair ithamlar. Filistin liderliği koltuğuna oturabilmek için Arafat'ı öldürttüğünden kuşkulanılan Dahlan, bu suçlamayı elbette kabul etmiyor. Ancak Filistin'in iç siyasi dengelerini düşündüğümüzde, İsrail istihbaratıyla koordinasyon içinde böyle bir eylemin gerçekleştirilmiş olması akla yatkın bir ihtimal.
Muhammed Dahlan, 2013'te Mısır'da Muhammed Mursi'nin devrildiği askeri darbenin perde arkasındaki mimarlarından biri olarak da biliniyor. Güvenlik danışmanlığını yaptığı Birleşik Arap Emirlikleri Veliaht Prensi Muhammed bin Zâyed Âl-i Nahyan'ı Mursi'yi devirmeye ve Sisi'ye destek vermeye ikna edenin Dahlan olduğu kaydediliyor. Körfez'in Mısır'a yaptığı ekonomik ve askeri yardımların, basın-yayın yoluyla Mursi'nin ve Müslüman Kardeşler Teşkilâtı'nın itibarsızlaştırılması operasyonlarının arkasında hep Dahlan bulunuyor. Arap basınındaki Türkiye karşıtı yayınlar, El Arabiya başta olmak üzere önemli yayın organlarının her fırsatta Türkiye'yi karalaması da, büyük oranda Dahlan'ın etkisine ve yönlendirmesine bağlanıyor.
Dahlan, Mahmud Abbas'ın devrilmesi için de aktif şekilde çaba göstermeye devam ediyor. Filistin mahkemelerinde hakkında açılan yolsuzluk davalarını “Abbas'ın kendisini yok etme politikası” olarak yorumlayan Dahlan, Filistin siyasetine müdahil olma gayretlerini sürdürüyor. 1995-2000 yılları arasında Gazze'de güvenlik şefliği yaparken Hamas üyelerine karşı oldukça sert davranan, tutuklama ve işkence ile adını duyuran Dahlan, Hamas'a mesafeli dursa da, Abbas'ın Hâlid Meşal ve ekibine yanaşmaması için bütün gücünü kullanıyor. Dahlan'ın kendisini devirme planlarından haberdar olan Abbas ise, koltuğunu yitirmemek için Hamas'la yakınlaşıyor. Dahlan unsuru böylelikle, Filistin içinde sürekli bir gerilim konusu.
Suriye krizi de Dahlan'ın ilgilendiği konulardan biri. Suriyeli muhalif gruplarla Kahire'de sık sık bir araya geldiği belirtilen Dahlan, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi'nin Suriye konusunda geliştirdiği rejim yanlısı yeni duruşun da fikir babası. Sisi'ye, Suudi Arabistan'ı kızdırmak pahasına da olsa Beşşar Esed rejiminin desteklenmesi gerektiği düşüncesini benimseten Dahlan'ın, bölgesel gücü birkaç sene öncesine kadar epey zayıflayan Riyad yönetimine karşı adım atabilmesi noktasında Mısır tarafını cesaretlendirdiği söyleniyor.
Yatırımlarının bulunduğu Tunus'ta da siyasete müdahil olan Dahlan, ülkedeki siyasi grupların bir araya gelmesinde ve ulusal uzlaşının temininde kilit rolün kendisine ait olduğunu savunuyor. İşin içinde para olduğuna göre, Tunus yönetiminin Dahlan tarafından ikna edilmiş olma ihtimali, hiç de akla uzak görünmüyor.
Ortadoğu'nun mevcut dengeleri içinde, Muhammed Dahlan figürü, yakından ve dikkatle izlenmeyi hak ediyor. Özellikle Türkiye karşıtı (hatta düşmanı) damarın nerelerde ve nasıl güçlendiği merak ediliyorsa, Dahlan'ın ayak izleri titizlikle takip edilmeli. Görünüm
15 Temmuz'un finansal desteği BAE ve 'Filistinli Dahlan'
Filistin'den sürgün edilen Muhammed Dahlan'ın BAE'nin desteği ile 15 Temmuz öncesi FETÖ'ye finansal destek sağladı iddia edildi. Dahlan'ın 15 Temmuz'dan önce örgüt lideri Fetullah Gülen ile temasa geçtiği ifade edildi.
Filistin’den sürgün edildikten sonra Birleşik Arap Emirlikleri (BAE)’de yaşamaya başlayan ve son dönemde BAE tarafından desteklenen Muhammed Dahlan’ın 15 Temmuz darbe girişimine finansal destek verdiği belirtildi.
Türk ve İslam Düşman'ı Ateist, Muhammed Dahlan
Yenişafak'ın Middle East Eye’a dayandırdığı habere göre, Dahlan’ın darbe girişimi öncesi Pensilvanya’da yaşayan Fethullah Gülen ile temas kurduğu öğrenildi. Haberde Dahlan’ın darbe girişiminin başlamasından haftalar önce darbecilere finansal destek için para yatırdığı ve ABD’de yaşayan bir iş adamının aracılığıyla Gülen ile görüşmeler gerçekleştirdiği belirtildi.
Middle East Eye, Dahlan’a yakın olan iş adamının kimliğinin MİT tarafından ortaya çıkarıldığını ifade ediyor.
BAE medyasından darbe propagandası
15 Temmuz darbe girişimin yaşandığı gece Dubai merkezli Al Arabiya ve Sky News Arabic, darbe girişiminin başarılı olduğu yönünde haberler servis etmişti. Aynı kanallar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ülkeden kaçtığını iddia eden haberlere yer vermişlerdi. Birleşik Arap Emirlikleri ise darbe girişiminin başarısız olduğunun anlaşılmasından 16 saat sonra darbeyi kınayan bir açıklama yapmıştı.
Mısır'da yaşıyor
Birleşik Arap Emirlikleri yaşananlardan sonra şimdiye kadar destekledikleri Dahlan’dan uzak kalmaya yönelik yeni adımlar atmaya çalıştığı ve bu kapsamda Dahlan’ın ülkeden ayrılmak zorunda kaldığı belirtiliyor. Dahlan’ın şimdi darbeci Sisi tarafından yönetilen Mısır’da olduğu belirtiliyor.
Türk ve İslam Düşman'ı Ateist, Muhammed Dahlan
Dahlan'ı Filistin'in başına getirmek istediler
Dahlan’ın şimdiye kadar Birleşik Arap Emirlikleri tarafından desteklendiği ve bazı operasyonlarda kullanıldığı iddia ediliyor. Nitekim BAE’nin başını çektiği bazı Arap ülkeleri Dahlan’ı Filistin için alternatif lider olarak sunmaya ve Mahmut Abbas’ın yerine düşündükleri de iddia ediliyor.
18/04/2010 tarihinde, 18:20 saatinde eklendi
Muhammed Dahlan’ın ajanlığına dair yeni bir belge
YDH- Gazze’deki Filistin hükümetinin içişleri bakanlığı, el-Fetih Merkez Komite Üyesi Muhammed Dahlan’ın, İsrail için çalıştığına ilişkin yeni bir belge açıkladı.
Türk ve İslam Düşman'ı Ateist, Muhammed Dahlan
YDH- Gazze’deki Filistin hükümetinin içişleri bakanlığı, el-Fetih Merkez Komite Üyesi Muhammed Dahlan’ın, İsrail için çalıştığına ilişkin yeni bir belge açıkladı.
El-Alem televizyonunun haberine göre Gazze’deki Filistin hükümetinin içişleri bakanlığı bugün bir açıklamada bulunarak el-Fetih’in Merkez Komite Üyesi Muhammed Dahlan’ın Gazze’deki bir yakınından Cuma günü Han Yunus bölgesinde operasyon yapan direnişçiler hakkında kendisine ayrıntılı istihbarat vermesini istediğini duyurdu.
İsrail ordusu, geçtiğimiz Cuma günü Han Yunus’un doğusundaki Abbasan bölgesine saldırıda bulunmuş, ancak Filistinli direnişçilerin karşı operasyonu ile iki İsrail askeri öldürülmüş çok sayıda İsrail askeri de yaralanmıştı.
Gazze’deki Filistin hükümetinin içişleri bakanlığı yaptığı açıklamada, “Han Yunus bölgesinde ikamet eden Filistin Özerk Yönetimi’nin eski subaylarından biri gönüllü olarak içişleri bakanlığına gelerek burada yetkililerle görüşmek istediğini açıkladı. Bu şahıs içişleri bakanlığı yetkililerine Muhammed Dahlan’ın Han Yunus’taki operasyondan sonra kendisiyle temas kurduğunu ve operasyona katılan direnişçilerin ikamet ettiği yerler, kullandıkları araçlar ve mümkünse cep telefonları hakkında kendisine ayrıntılı bir istihbarat vermesini istediğini söyledi” denildi.
YORUMLAR