Giriş Tarihi: 11.09.2016 13:38 Son Güncelleme Tarihi: 11.09.2016 14:05
Cumhurbaşkanı Erdoğan: PKK ve DAEŞ'i bitireceği
Cumhurbaşkanı Erdoğan bayram mesajında PKK ve DAEŞ'le mücadeleye ilişkin açıklamalarda bulundu. Erdoğan'ın açıklamaları yeni adımların sinyali olarak da yorumlandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Kurban Bayramı mesajında terörle mücadeleye ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Hem teröre destek veren belediyelere kayyum atanması hem de operasyonlarla ağır kayıplar verdirilen DAEŞ ile ilgili 'Terörü bitirme kararlılığı'nı vurgulayan Erdoğan şunları söyledi:
DAEŞ'İ BİTİRMEK BOYNUMUZUN BORCU;
HEM ÜLKEMİZDE HEM SURİYE'DE…
DAEŞ denilen örgütü hem Suriye'de bitirmek hem ülkemizde eylem yapamaz hale getirmek milletimize karşı boynumuzun borcudur. Fırat Kalkanı Harekatı bunun ilk adımıdır. Ülke ve millet olarak bekamızı tehdit eden tüm örgütleri, arkalarında kim olursa olsun yok etmek için ne gerekiyorsa yapmaktan bizi kimse alıkoyamaz.
DAEŞ'E TOPYEKÜN OPERASYON SİNYALİ Mİ?
Erdoğan'ın DAEŞ'ye yönelik hava saldırısı ile 20 teröristin etkisin hale getirilmesini takiben yaptığı açıklama önümüzdeki süreçte bu örgüte yönelik süpürme harekatının ötesinde daha kararlı, etkili ve bitirmeye yönelik operasyonların olabileceğinin sinyali olarak yorumlandı.
PKK'YI DA AYNI SON BEKLİYOR
Güvenlik güçlerimizle ve bölgedeki kardeşlerimizle el ele vererek, Türkiye'yi PKK belasından kurtarmakta kararlıyız. FETÖ gibi PKK'nın da milletimizin dirayeti, devletimizin gücü karşısında direnme şansı yoktur. PKK'nın Suriye'deki kolu olan PYD-YPG'yi de aynı akıbet bekliyor. Ülke ve millet olarak bekamızı tehdit eden tüm örgütleri, arkalarında kim olursa olsun, yok etmek için ne gerekiyorsa yapmaktan bizi kimse alıkoyamaz.
TSK: DAEŞ'E AİT 5 HEDEF VURULDU 20 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ
Cumhurbaşkanı Erdoğan: DAEŞ'i bitireceğiz
Hakkari'ye atanan kayyum ilk icraatını yaptı
16 maddede FETÖ ile mücadelenin ilk 2 ayı
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminden sonraki 58 günde Türkiye, örgütle etkin mücadele kapsamında yeni düzenlemelerle tanışırken, kamuda ihraçlar ve görevden uzaklaştırmalar gerçekleşti.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminden sonraki 58 günde Türkiye, örgütle etkin mücadele kapsamında yeni düzenlemelerle tanışırken, kamuda ihraçlar ve görevden uzaklaştırmalar gerçekleşti. İşte bu kapsamda atılan adımların köşe taşı olarak nitelendirilecek 16 tanesi...
OHAL İLANI
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, 20 Temmuz'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, örgüte yönelik etkin mücadele için üç ay süreli olağanüstü hal (OHAL) ilan etti. OHAL kapsamında bugüne kadar kamuda örgütle bağlantılı kişilerin ihraçlarını, örgüte ait kurumların kapatılarak hazineye devrini de içeren 8 Kanun Hükmünde Kararname (KHK) yayımlandı. Bu KHK'larla Türkiye yeni düzenlemelerle tanıştı.
JANDARMA VE SAHİL GÜVENLİK BAKANLIĞA BAĞLANDI
Buna göre, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı İçişleri Bakanlığına, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıkları, Milli Savunma Bakanı'na bağlandı.
YAŞ'IN YAPISI DEĞİŞTİ
Yüksek Askeri Şura'nın (YAŞ) yapısında da değişikliğe gidildi. YAŞ, Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Başbakan Yardımcıları, Adalet Bakanı, Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı ve Milli Savunma Bakanı ile kuvvet komutanlarından oluştu.
Askeri hastanelerin devrine ilişkin KHK'yla Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) ve asker hastaneleri Sağlık Bakanlığına devredilerek, isimleri değiştirildi.
Harp Akademileri, askeri liseler ve astsubay hazırlama okulları kapatılırken, Milli Savunma Üniversitesi kuruldu. Kapatılan askeri okul mezunları için üniversiteye giriş sınavı hakkı verildi.
KAMUDAN İHRAÇLAR
KHK'lar ile devlet kurumlarında daha önce başlayan FETÖ temizliği hız kazandı. Darbe girişiminin ardından birçok kurumda açığa alınan memurlarla ilgili soruşturmalar sonucunda FETÖ ile bağlantısı tespit edilen yaklaşık 60 bin kişi memuriyetten ihraç edildi. Buna açığa alınanlar dahil değil. Açığa alındığı halde ihraç edilmeyen isimler var.
ORDU'DAN TEMİZLİK
Darbe girişiminden sonra gözlerin çevrildiği Türk Silahlı Kuvvetlerinde (TSK) FETÖ'cü askerlere yönelik ihraçlar sürdü. Örgütle bağlantısı tespit edilen 4 bin 545 asker meslekten atıldı.
İhraç edilenler arasında YAŞ üyesi eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk, 2'inci Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti'nin yanı sıra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başyaveri Albay Ali Yazıcı, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın emir subayı Yarbay Levent Türkkan ile Milli Savunma Bakanı Fikri Işık'ın Özel Kalem Müdürü Albay Tevfik Gök de yer aldı.
Resmi Gazete yayımlanan "Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname"ye göre, olağanüstü halin devamı süresince gözaltı süresi, şüphelinin yakalama yerine en yakın hakim veya mahkemeye gönderilmesi için zorunlu süre hariç, yakalama anından itibaren 30 gün olarak belirlendi.
FİNANS AYAĞINA DARBE
FETÖ'ye finans sağladığı belirlenen şirket ve holdinglere Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) el koyarken, çok sayıda iş adamı hakkında yakalama kararı çıkartıldı.
TMSF'ye geçen holding ve bağlı şirketler arasında Koza-İpek, Kaynak, Boydak, Naksan ve Akbulut holdingleri yer aldı. Koza-İpek Holdingin sahibi Akın İpek, hakkında yakalama kararı çıkarılmadan kısa bir süre önce yurt dışına kaçtı. Boydak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Boydak ise FETÖ soruşturması kapsamında 5 Ağustos'ta tutuklandı.
FETÖ'nün en büyük finansal kuruluşları arasında yer alan ve örgütün para trafiğinin kontrol merkezi olduğu belirlenen Bank Asya ise TMSF tarafından daha önce kapatılmıştı.
Ayrıca aralarında TUSKON Başkanı Rızanur Meral'in de bulunduğu 114 iş adamı hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Aynı soruşturma kapsamında iş adamları Ömer Faruk Kavurmacı ile Faruk Güllü örgüt üyeliği suçundan tutuklandı.
MEDYA AĞ
KHK ile FETÖ propagandası yaptığı gerekçesiyle 3 haber ajansı, 16 televizyon, 23 radyo, 45 gazete, 15 dergi, 29 yayınevi ve dağıtım kanalı kapatıldı. Örgütle ilişiği bulunduğu gerekçesiyle bazı gazetecilerin sarı basın kartları iptal edildi. Gözaltına alınan bazı gazeteciler de çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.
KURUM ADI ALTINDAKİ DESTEK ÜSLERİ KAPATILDI
OHAL'in ilan edilmesinden sonra ilk yayımlanan 667 sayılı KHK ile FETÖ'ye bağlı 35 sağlık kuruluşu, bin 56 okul, 842 öğrenci yurdu, 104 vakıf, bin 125 dernek, 15 üniversite ve 19 sendika kapatıldı. Bazı sağlık kuruluşları devredildiği Sağlık Bakanlığınca hizmete sunuldu.
Mülkiyet ve kullanım hakkı hazineye devredilen kurumlar arasında FETÖ elebaşı Gülen'in sözde onursal başkanlığını yaptığı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı da yer aldı.
Şehir içindeki askeri birliklerin taşınmasına karar verildi. Bu kapsamda taşınmasına karar verilenler arasında Ankara'daki 28. Mekanize Piyade Tugayı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Kara Havacılık Komutanlığı, Etimesgut Zırhlı Birlikler ve Eğitim Tümen Komutanlığı da yer aldı. Söz konusu birliklerin taşınmalarına başlandı.
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) kapatılarak, görevleri Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu bünyesine devredildi. Böylece, TİB Başkanı'nın ve TİB'de görevli daire başkanlarının görevleri de sona ermiş oldu.
FETÖ MAĞDURU ASKER VE YARGI MENSUPLARINA DÖNÜŞ HAKKI
OHAL kapsamında çıkarılan 671 Sayılı KHK'yla herhangi bir nedenle TSK'dan ayrılan veya ilişiği kesilen pilot subayların, gerekli şartları sağlamaları durumunda mesleğe dönmelerinin yolları açıldı.
Öte yandan yayımlanan başka bir KHK ile emekli olan veya birden fazla meslekten çekilen hakim ve savcıların da adliyelere geri dönerek görev yapmalarının önü açıldı.
ELEBAŞININ İADESİ SÜRECİ
Darbe girişiminin ardından Adalet Bakanlığı, Fetullah Gülen'in iadesine ilişkin ABD'ye 4 ayrı dosya gönderdi. Bakanlık, acil tutuklama talebinde de bulundu. ABD ilk kez bir iadeye ilişkin Adalet ve Dışişleri Bakanlıklarında görevli 4 kişiden oluşan bir heyeti Türkiye'ye gönderdi. Heyete Adalet Bakanlığı tarafından, darbe girişiminin terörist başı Gülen'in emir ve komutasında gerçekleştirildiğine ilişkin önemli deliller sunuldu. Ayrıca, heyete FETÖ hakkında bilgiler de verildi.
Çukurca'da PKK yıkılınca HDP devreye girdi
Zaiyat endişesiyle uzun yıllardır güvenlik güçlerinin kısıtlı operasyon yapabildiği Hakkari Çukurca kırsalında 186 PKK'lı teröristin öldürülmesi örgütte ve siyasi uzantılarında büyük panik yarattı
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Hakkari'nin Çukurca kırsalında terör örgütü PKK'ya indirdiği ağır darbenin, örgütte ve siyasi uzantılarında paniğe yol açtığı belirtiliyor. PKK, en güvendiği noktalardan Çukurca kırsalında 186 kayıp vermenin şokunu yaşıyor. TSK'nın Çukurca kırsalında yerli ve silahlı İHA Bayraktar'ın da katıldığı hava harekâtında, teröristlerin sığınakları da imha edildi. TSK'nın bölgeyi ablukaya alarak düzenlediği operasyonlar sonucu teröristlerin ciddi can kaybına uğramasının yol açtığı moral bozukluğunun, örgütün telsiz konuşmalarına da yansıdığı kaydediliyor.
HDP'DEN 'AÇLIK GREVİ' TİYATROSU
"ORADAN AYRILMAYIN GEREKiRSE İNTİHAR EDİN"
Uzmanlar, zayiat endişesiyle 1997'den beri Çukurca'da güvenlik güçlerinin sınırlı operasyonları nedeniyle nispeten rahat hareket eden PKK'nın, son operasyonlarla adeta şok yaşadığını söylüyor. Güvenlik kaynaklarına göre, Kandil'deki örgüt yöneticilerinin, Çukurca kırsalında büyük kayıp vermelerinin ardından psikolojik çöküntü yaşayan teröristlere telsizle "bölgeden asla ayrılmama, gerekirse intihar etme" talimatı verdikleri tespit edildi. Çukurca kırsalının sembolik önemi nedeniyle, o bölgenin teröristlerden temizlenmesinin örgütün çöküşü açısından bir kırılma noktası olacağının altını çizen yetkililer, bunun bilincinde olan Kandil'in oradaki elemanlarını şok ve çöküntüden kurtarabilme çabası içinde olduğu değerlendirmesini yapıyor.
GÜVENLİK GÜÇLERİ ÇUKURCA'DA TERÖRİSTLERE NEFES ALDIRMIYOR
SİYASI KANAT DEVREDE
Güvenlik kaynakları, TSK'nın kararlı ve sonuç alınan operasyonlarını püskürtmede başarısız olan PKK'ya en büyük desteğinse siyasi kanattan geldiğine dikkati çekiyor. Örgütün siyasi kanadının PKK'nın elebaşısı Abdullah Öcalan'ı bahane ederek açlık grevleri başlatması, sivil protesto gösterileri, bazı yerlerde kalkışma hazırlıkları gibi gelişmeler, PKK'nın Çukurca'daki hezimeti kamuoyundan saklama çabalarının göstergesi olarak yorumlanıyor. Büyük kayıplar veren terör örgütünde psikolojik çöküntünün derinleşmesiyle örgütten kopuşların başlaması ihtimalinin de PKK'yı paniğe sevk ettiği ifade ediliyor. Öte yandan, terör örgütünün hezimeti unutturmak için sivil itaatsizlik eylemlerinin yanı sıra sansasyonel kanlı eylemlere de yönelebileceği dile getiriliyor.
ÖCALAN’A, AİLESİYLE GÖRÜŞ İZNİ VERİLECEK
12 BÖLGEDE BÜYÜK OPERASYON
Şehir merkezlerinin teröristlerden temizlenmesinin ardından örgütün kırsaldaki uzantılarına yönelik çalışmalar sürdürülüyor. TSK, dağlık alanda aralarında örgütün sözde üst düzey örgüt yöneticilerinin de yer aldığı teröristler ve işbirlikçilerinin etkisiz hale getirilmesi, örgüt mensuplarınca kullanılan sığınak, barınak, depo alanları, uçaksavar mevzilerinin tahrip edilmesi amacıyla Kars, Bingöl, Tunceli, Diyarbakır, Şırnak, Hakkâri ve Ağrı'daki 12 kritik noktaya yönelik hava destekli operasyon gerçekleştiriyor.
OPERASYONLAR DEVAM EDİYOR
Uydu görüntüleri, insansız hava aracı ve istihbari bilgiler doğrultusunda, PKK'lı teröristlerin yoğunlaştığı Hakkâri'nin Çukurca, Diyarbakır'ın Lice, Hani ve Kocaköy ilçeleri kırsalı, Ağrı'da Tendürek Dağı, Kars'ın Kağızman İlçesi'ndeki Çemçe-Madur bölgesi, Tunceli'nin Çemişgezek ile Hozat ilçeleri arasındaki Aliboğazı mevkisi olmak üzere 12 noktaya yönelik operasyonlara geçici köy korucuları da destek veriyor. -Habertürk-
Bölge İmamı FETÖ'deki ilk çözülmeyi anlattı
Konya'da devam eden FETÖ soruşturmasında ifadesi alınan şüpheli F.G, Erdoğan'ın cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından örgütte başlayan paniği ve çözülmeyi anlattı.
Konya'da Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) yapılanması soruşturmasında ifadesi alınan ve bir dönem Konya'da örgütün bölge imamlığını yapan F.G, Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesindeki ifadesinde örgütün çözülme yaşadığı süreçlere ilişkin bilgiler verdi. Buna göre örgüt en çok 17-25 Aralık sürecini takip eden ilk seçim sonuçlarında kayıp verdi.
ÜYELERİNİN YÜZDE 50'SİNİ O GÜN KAYBETTİ
İfadesinde, 17-25 Aralık sürecinden sonra örgütte yaşananlara da değinen F.G, şunları kaydetti:
"17-25 Aralık sürecinde genel kanı, hükümetin siyasi harakiri yaparak bittiği inancı vardı. En yakın seçimlerde AK Parti'nin ve dolayısıyla Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın büyük bir hezimete uğrayacağı kanısı hakimdi. Tüm cemaat mensubu kişiler arasında bu söylemler inanılmış bir şekilde sürekli dile getiriliyordu. Yerel seçimlerde AK Parti'nin oyunu artırarak birçok ilde yerel yönetimleri kazanması üzerine cemaat içerisinde en büyük kırılma başlamış oldu. Yüzde 50'ye yakın cemaat mensubu ve öğrencisi Fetullah Gülen cemaatinden ayrıldı."
ÇÖZÜLMEYE KARŞI PROPAGANDA SAVAŞI VERDİK
F.G, çözülmeyi durdurmak için çeşitli yollara başvurulduğunu belirterek, "cemaat"in ileri gelenleri tarafından sürekli hükümet ve Recep Tayyip Erdoğan aleyhine kampanyalar yapıldığına dikkati çekti. AK Parti'ye oy verilmemesi konusunda sürekli baskı yapıldığına işaret eden F.G, şöyle devam etti:
"Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra da cemaatin ileri gelenleri çözülmeyi durdurmak için bu kez de HSYK seçimlerinde cemaat mensubu hakim ve savcıların göreve geleceğini, hükümeti hukuk yönünden sıkıştırıp cemaat üzerindeki baskıyı bitireceği algısını yaymaya başladılar. HSYK seçimlerinde de hükümetin desteklediği adaylar seçimi kazanınca cemaat içerisindeki kopma daha da hızlandı.
DERNEKTEN HER ŞEYİ TOPLAYIP GÖTÜRDÜLER
Durum içinden çıkılmaz bir hal almaya başlamıştı. Bu olaylar yaşanırken ben hala dernekte çalışıyordum. Seçimden kısa süre sonra derneğe gelen kişi, Fetullah Gülen'e ait tüm kitapları topladı. Bunun yanında Fetullah Gülen'in gönderdiği söylenen fotokopi şeklindeki kağıtlar, önemli şirket evrakları, bilgisayar hard diskleri, hafıza kartları, flaş bellekler, Gülen'e ait vaaz CD'lerini toplayarak aracına götürdü. Bu kişi, 8 ayrı derneğe daha gidip temizlik yapacağını söyledi."
Isparta merkezli 23 ilde FETÖ operasyonu: 32 kişi tutuklandı
Isparta merkezli olmak üzere 23 ilde gerçekleştirilen FETÖ operasyonunda 32 kişi tutuklandı
Edinilen bilgiye göre Isparta'da Fetullahçı Terör Örgütü paralel devlet yapılanması FETÖ-PDY soruşturması kapsamında sosyal paylaşım sitesinden darbe girişimi propagandası yaptıkları ve ByLock programı kullandıkları belirlenen 32 kişi tutuklandı.
ISPARTA MERKEZLİ 23 İLDE...
Isparta Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sosyal paylaşım siteleri üzerinden darbe propagandası yaptıkları ve örgütün iletişim programı olan ByLock adlı programı kullandıkları tespit edilen kişilere yönelik FETÖ üyesi oldukları şüphesiyle Isparta merkezli 23 ilde operasyon düzenlendi.
32 KİŞİ TUTUKLANDI 9'U SERBEST
Operasyonda 60 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerden 41'i emniyetteki işlemlerinin ardından sağlık kontrolünden geçirildi. Adliyeye sevk edilen şüphelilerden 32'si tutuklanırken, 9'u adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Diğer şüphelilerin işlemlerinin sürdüğü öğrenildi.
Doğu ve Güneydoğu'da internet erişimi normale döndü
YORUMLAR